Sözcü gazetesi yazarı Soner Yalçın, Erdoğan'ın ABD ziyaretinde korumalarının karıştığı olaylar sonrası alınan kararlara ilişkin ilginç bir köşe yazısı kaleme aldı. Yalçın, Yaklaşık 20 eski korumasını Türkiye'de bırakacak olan Erdoğan için "Acaba diyorum; 'Erdoğan'ın koruma kalkanını zayıflatma girişimi mi?' Bunun neye yol açacağı sır değil; suikast!" ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumalarının ABD'de Erdoğan'ı protesto eden grubu dövmesinin ardından ABD'den korumalara dava, silah satışının engellenmesi ve ülkeye giriş yasağı gibi kararlar gelmişti.
Odatv ve Sözcü yazarı Soner Yalçın, bu korumalara karşı Amerikan meclisi ve yargı makamlarının aldığı misilleme niteliğindeki kararları 'Erdoğan'a ABD'de suikast mi planlanıyor' şeklinde görmeyi tercih etti.
Yüzlerce koruması bulunan Erdoğan'ın dava açılan 12 korumasından ayrı kalmasını ''Acaba diyorum; “Erdoğan'ın koruma kalkanını zayıflatma girişimi mi?” Bunun neye yol açacağı sır değil; suikast!'' şeklinde yorumlayan kripto AKP'li Yalçın güldürdü.
Soner Yalçın'ın yazısından ilgili bölüm...
(...)
ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Ed Royce ve New York Temsilciler Meclisi Üyesi Elliot Engel, Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'a yazdıkları mektupta, New York'a gidecek olan Erdoğan'ın korumalarının yeni bir şiddet olayına karışmamaları için gerekli diplomatik adımların atılmasını istedi. Neydi istedikleri?
“Barışçıl protestoculara saldırıyla yargılanan korumaların, resmi delegasyonun bir parçası olarak ABD'ye giriş vizelerinin kaldırılacağına dair güvencelerinizi istiyoruz. Korumalar da içinde olmak üzere bu ülkeyi ziyaret eden yabancı yetkililer, ABD yasalarına uymak zorundadır.”
Yani sırada “diplomatik nota” verilmesi var!
Bu arada…
ABD Senatosu Tahsisler Komitesi'nde, Türk hükümet yetkililerinin ABD'ye sokulmaması için ABD Dışişleri Bakanlığı'na yetki veren bir karar kabul edildi.
Ne oluyor arkadaş?
Mesele çok abartılmıyor mu?
İşte… İstedim ki perde arkasında neler oluyor, bunu okuyup öğreneyim. Ne gezer.
Beni bir düşünce aldı…
***
“Acaba” diyorum; “Erdoğan'ın koruma kalkanını zayıflatma girişimi mi?”
Bunun neye yol açacağı sır değil; suikast!
Böyle bir olasılığa zemin mi hazırlanıyor? Yoksa… Nedir bu koruma mevzusunun bu derece uzatılmasının anlamı? Darbeye maruz kalmış, terör örgütlerinin hedefi olmuş bir ülke başkanının korumaları üzerine ısrarla niye gidiliyor?