"Kur'an kursu denetim eksikliği, güvenlik gerekçesiyle geçiştirilemez"

HDP Diyarbakır Milletvekili Nimetullah Erdoğmuş, Diyarbakır'da 6 öğrencinin hayatını kaybettiği Kur'an kursu binasındaki yangınla ilgili denetimlerde eksikliğin, güvenlik gerekçesiyle geçiştirilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Diyarbakır Müftülüğü görevinde bulunduğunu hatırlatan Erdoğmuş, "O denetim hizmetleriyle ilgili kurumun kendi ihmalleri olabilir ama güvenlik gerekçesiyle asla ve asla yaşadığım süre içerisinde, görev yaptığım sürede böyle bir sıkıntıyla karşılaşmadık." dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Nimetullah Erdoğmuş, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) basın toplantısı düzenledi. Erdoğmuş, 1 Aralık'ta Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Karaağaç köyünde 6 öğrencinin hayatını kaybettiği Kur'an kursunda çıkan yangın olayıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Denetimdeki eksikliği güvenlik gerekçesiyle geçiştirmenin mümkün olamayacağını kaydeden Erdoğmuş, "Bilfiil kendim o hizmetlerde Diyarbakır Müftülüğünü yaparak bulunduk. Ve o denetim hizmetleriyle ilgili kurumun kendi ihmalleri olabilir ama güvenlik gerekçesiyle asla ve asla yaşadığım süre içerisinde, görev yaptığım sürede böyle bir sıkıntıyla karşılaşmadık. Medreselerin bölgede Kur'an kursları hizmetleri adı altında kontrol altına alınarak onların müfredatı onların muhtevası onların denetim ve kadro hizmetlerine dokunmadan sadece şeklen Kur'an kursu resmi kimliği adı altında kontrol altında tutulması da yarın bir başka mahsuru beraberinde geçirecektir." diye konuştu.

Bir gazetecinin, "HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş az önce açıklama yaptı. Tahir Elçi'nin suikaste kurban gittiğini söyledi. Sizin düşünceniz nedir?" sorusuna Erdoğmuş, şu cevabı verdi: "Rahmetli Tahir Elçi'nin suikastı dünyanın gözü önünde gündüz vakti Diyarbakır'ın en işlek semtlerinden biri olan Balıkçılarbaşı semtinin hemen devamında dört ayaklı minarenin bulunduğu yerde bu şekilde vefat etmesi elbette ki herkes için kuşkulandırıcıdır. Çünkü Diyarbakır'da bir Diyarbakırlı olarak Diyarbakır'da yetişmiş ve o mahalleleri ve sokakları orta eğitimden beri bilen biri olarak Diyarbakır'ın o cadde ve sokağında güvenlik zafiyetinin olması asla ve asla imkan dahilinde değildir. Hele hele bugünkü sokağa çıkma yasaklarının olduğu Sur ilçesinin tamamen olağanüstü koşullarla adeta abluka altında tutulduğu bu süreçte o bölgede aygıtların olmaması, kameraların olmaması ve güvenlik zafiyetinin olması mümkün değil. Bundan dolayı bu olay aydınlatılıncaya kadar elbette ki biz de ailesinin yanında olacağız. Bir yandan bunun takipçisi olacağız diğer yandan da bu sürdükçe bu aydınlanma süreci uzatıldıkça kaygılar ve o konudaki endişeler de ister istemez o noktaya temerküz edecek. Nedir o nokta? O nokta bu olayın gerçek failleriyle ilgili geçmişten beri süre gelen acaba o faili meçhul cinayetlerde olduğu gibi üstü örtbas edilecek ve farklı gündemlerle gündem dışı bırakılabilecek mi şeklinde kaygılar gittikçe artıyor. Bizde aynı kaygıları taşıyoruz."

CİHAN
07 Aralık 2015 13:55
DİĞER HABERLER