Yazarımız M. Ertuğrul İncekul iki ünlü sanatçı Mikis Theodorakis ile Feyruz'u yazdı
M.Ertuğrul İncekul- Samanyoluhaber.com
96 yaşında yaşamını yitiren ünlü müzisyen, yazar ve politikacı Mikis Theodorakis, Yunan halkının sesi ve özgürlük arayışının sembolü olarak ötelere yürüdü.
Şarkıları şiire ve söyleme dönüşen büyük usta ve milli bir sembol ,milli olduğu kadar da evrensel bir isim Theodorakis.
Türk-Yunan dostluk derneğini kurdu. Zülfü Livaneli ile birlikte verdiği konserlerle Türk-Yunan yakınlaşmasına önemli katkılar sağladı. Filistin meselesinin hararetli savunucusuydu. Yunanlılar şiiri müziğinin aracılığı ile öğrendiler. Bugün Ritsos, Seferis, Elitis vb. derken Yunanlılar dizelerini şarkı olarak okurlar.
Mücadelesini her alanda yaptı. Siyasetin yanında, müziği bir silah ve bir ideolojik enstrüman olarak işlev gördü. En masum şarkıları bile halkın ağzında bir inancın sancağına dönüşmüştü. Bu yüzden yasaklanan parçaları daha meşhurdu. Hapishane ve duruşma salonları sıkça uğradığı mekanlardı.
1960’lar, komünizmin en hızlı dönemleri, sosyalizmin kapitalizme kafa tuttuğu, postmodernizmin modernizmle yer değiştirdiği yıllar. Edebiyat, sanat, şiir, mimari ve felsefe gibi birçok alanda eleştiriler getirilen, eskinin artık işlevini yitirdiği, yeni arayışların, yeni medeniyetlerin kurulduğu sancılı süreçler. Zaten milli ve evrensel kahramanlar, elitler de böylesi herşeyin altüst olduğu dönemlerde ortaya çıkarlar.
Feyruz, asıl adıyla Nouhad Haddad, Mardinli Wadi Haddad ile Lübnanlı Maruni Liza Alboustani’nin ilk kızları olarak 21 Kasım 1935’te Jabal Al Arz’da, Lübnan’da doğdu. Mardin’den Beyrut’a uzanan bir hikaye Feyruz’unki. Ailesi Süryani Ortodoks Hristiyanlardan.
İlk meşhur,büyük konserini 1957’de dönemin Lübnan Başkanı Camille Chamoun tarafından düzenlenen Uluslararası Baalbeck Festivali’nde verdi.
1960’lı yıllarda Rahbani kardeşler, Feyruz için yüzlerce ünlü şarkı ve 3 sinema filmi hazırladı. 1969’da Cezayir Başkanı Houari Boumedienne şerefine verilen konsere çıkmayarak siyasiler yüzünden büyük mağduriyetler yaşayan sanatçılar arasına girdi. Yasaklı şarkıcı oldu ama daha meşhur ve aranır hale geldi. Popülaritesi arttı. Halkın sanatçısı olacağım, keyfi idarelerin sesi, temsilcisi olmayacağım dedi.
Feyruz 1967 yılına ait “ Şehirlerin Çiceği ve 1972 “al-Quds al-Atika" isimli parçaları ile ünü arttı. Rahbani kardeşlerle beraber Araplar arasında Filistin davasının müzikal savunucuları oldular. Feyruz, Arapların sefiresi diye anılır. Mısır’lı Ümmü Gülsüm ile beraber Arap dünyasının divası kabul edilirler. Özgürlük çağrıları, siyasilerin çok önünde milyonlara ulaştı, birer sembol haline geldiler. Ayrıca Feyruz’un yaşanan acılardan, savaşlardan ötürü bir konseri haricinde güldüğünü gören olmadı.
“Yine de bir gün Filistin halkının özgürlüğünü, çocukların doyasıya gülüşünü göreceğim. “ Feyruz
Sahi renk,fikir, dünya görüşü ayırımı yapmadan özgürlük mücadelemizin sembolü olan, vicdanların sesi olmuş, hem milli hem evrensel meşhur bir sanatçımız, divamız var mı?
Taziye: Çok değerli bir gönül insanı geçen hafta ruhunun ufkuna yürüdü. TRT ve Samanyolu TV ‘de çok emekleri olan, bir çok ünlü televizyoncu, yapımcı, sunucu, gazeteci yetişmesine vesile olmuş, naif, hakikatperest, özündeki sevgiyi keşfetmiş ve sevgi rehberliğinde Hakk’a yürümüş, temiz Türkçesi ve tertemiz gönlü ile hatırlayacağım Yusuf Ziya Özkan Beyefendi’yi rahmetle anıyorum.
Teklif ve önerileriniz için;
Twitter: e_incekul