Üç Amerikalı, iki İspanyol ve bir Çek vatandaşı, Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya suikast planlamakla suçlanıyor.
Euronews'te yer alan habere göre Venezuelalı yetkililer, üç Amerikalı, iki İspanyol ve bir Çek vatandaşını Başkan Nicolas Maduro'ya suikast düzenlemek üzere Güney Amerika ülkesine geldikleri iddiası ile Cumartesi günü gözaltına alındı.
Tutuklamalar İçişleri Bakanı Diosdado Cabello tarafından devlet televizyonundan duyuruldu. Cabello söz konusu yabancı vatandaşların Venezuela hükümetini devirmek ve lider kadrosundan bazı kişileri öldürmek üzere CIA öncülüğünde kurulan bir komplonun parçası olduğunu ileri sürdü. Bakan, suikastın planlayıcıları üzerinde bulunduğunu söylediği silahların görüntülerini de gösterdi.
Tutuklanan Amerikan vatandaşları arasında adı Wilbert Joseph Castaneda Gomez olarak açıklanan bir Deniz Kuvvetleri mensubu da var. Cabello, Gomez'in Afganistan, Irak ve Kolombiya'da görev yapmış bir donanma mensubu olduğunu dile getirdi.
Venezuelalı bir medya kuruluşu X'te Gomez'in bir fotoğrafını yayınladı.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı da bir ordu mensubunun Venezuela'da gözaltına alındığını doğruladı ve "iki ABD vatandaşının daha gözaltına alındığına dair henüz teyit edilmemiş bilgilerden" haberdar olduklarını belirtti.
Bakanlıktan cumartesi günü geç saatlerde gelen açıklamada, "ABD'nin Maduro'yu devirmeye yönelik bir komploya karıştığı iddiaları kategorik olarak yanlıştır. ABD, Venezuela'daki siyasi krize demokratik bir çözüm bulunmasını desteklemeye devam ediyor," ifadeleri yer aldı.
Tutuklamalar, ABD Hazine Bakanlığı'nın Maduro'nun 16 müttefikine yaptırım uygulama kararından sadece iki gün sonra geldi. ABD'li yetkililer, Maduro'yu 28 Temmuz'daki Venezuela başkanlık seçimlerinde halkın oy kullanmasını engellemek ve insan hakları ihlallerinde bulunmakla suçluyor. Yaptırımların arkasında da bu gerekçe var.
Bu hafta başında İspanya parlamentosunun muhalefetin adayı Edmundo Gonzalez'i seçimin galibi olarak tanıması, Maduro müttefiklerini kızdırmış ve Venezuela hükümetine İspanya ile ticari ve diplomatik ilişkileri askıya alma çağrısında bulunulmasına neden olmuştu.
Venezuela'da yüzlerce muhalif aktivistin tutuklandığı protestolara yol açan seçimlerin ardından Venezuela hükümeti ile ABD arasındaki gerilim de giderek artıyor.
Maduro yönetimine yakın olduğu bilinen Venezuela Seçim Konseyi, Maduro'nun yüzde 52 oyla seçimi kazandığını açıklamış ancak sonuçların ayrıntılı bir dökümünü vermemişti.
Öte yandan muhalif aktivistler, ülkedeki oy kullanma makinelerinin yüzde 80'inden pusula topladıklarını ve bunların Gonzalez'in Maduro'dan iki kat daha fazla oy alarak seçimi kazandığını gösterdiğini savunuyor.
Seçimlerin şeffaflığına yönelik tartışmalara rağmen Maduro'yu uzun süredir destekleyen Venezuela Yüksek Mahkemesi ağustos ayında Maduro'nun zaferini onaylamıştı. Bunun üzerine Venezuela başsavcısı, tutuklanacağı belli olduktan sonra geçen hafta İspanya'ya kaçan Gonzalez hakkında komplo suçlamasında bulunmuştu.
Maduro, aralarında Kolombiya ve Brezilya'nın solcu hükümetlerinin de bulunduğu birçok ülkeden gelen, oy sayım belgelerini sunma taleplerini reddetti. 2013'ten bu yana iktidarda olan Maduro uzun süredir ABD'nin yaptırımlar ve gizli operasyonlar yoluyla kendisini devirmeye çalıştığını savunuyor.