Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) kendisinden olmayan herkesi "terörist" ya da "vatan haini" ilan ederek cezalandırdığını söyledi. Aydın, "15 Temmuz sonrası dönemde mağdur olanların âhı arş-ı alâ'ya yükseldi. Ege Denizi'nde batan botlarda bebeklerin, çocukların, kadınların sular altında kalması ile birlikte aslında insanlık sular altında kaldı. Hapse atılan hamile kadınlar ve bebekler... Bu feryatlar daha ne kadar duymazlıktan gelinecek? Daha ne kadar bu insanlık ayıbına sessiz kalınacak?" dedi.
Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsü bahanesiyle yayımladığı kanun hükmünde kararnameler (KHK) ile 150 bin kişi sivil ölüme mahkûm edildi.
Özel sektörde çalışmasına bile izin verilmeyen KHK mağdurlarının eş ve çocuklarının pasaportları da iptal edildi.
AYDIN: "ŞUCU-BUCU" DEMEDEN HAKSIZLIKLARI GİDERMEK MECBURİYETİNDEYİZ
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın, partisinin Balgat'taki eğitim merkezinde düzenlediği basın toplantısında KHK mağdurları ile müebbet hapis cezasına çarptırılan Hava Harp Okulu öğrencilerinin annelerinin feryadına AKP hükümetinin kulak tıkadığını söyledi.
"Haksızlığa uğrayan kim olursa olsun şucu, bucu demeden mağduriyetine ses olmak, haksızlıkları gidermek mecburiyetindeyiz." diyen Aydın, "15 Temmuz sonrası dönemde mağdur olanların âhı arş-ı alâ'ya yükseldi. Daha ne kadar duymazlıktan gelinecek?" dedi.
"HARBİYELİLERİN ANNELERİNİN FERYATLARINA KULAK VERİLSİN"
Aydın, "Annelerin acısı üzerinden kimse siyasi rant devşirmeye çalışmasın, annelerin acısı yarıştırılmasın. Harbiyelilerin, askeri okul öğrencilerinin, er annelerinin feryatlarına da kulak verilsin." ifadelerini kullandı.
15 Temmuz darbe teşebbüsüne dair yargılama safahatında adil ve şeffaf yargılamadan bahsedilemeyeceğini belirten Aydın, "Havaya, suya ve ekmeğe ihtiyaç duyduğumuz gibi bugün ülke ve millet olarak özgürlük, adalet ve ahlak temelli yeni bir başlangıca, yeni bir sayfaya ve yeni bir hikâyeyi yazmaya ihtiyacımız var." dedi.
EGE'DE İNSANLIK SULAR ALTINDA KALDI
Aydın, KHK'lar yüzünden onlarca kişinin intihar ettiğini, hamile kadınların ve bebeklerin cezaevlerinde tutulduğunu kaydederek, 27 Eylül'de Ege Denizi'nde botun batması sonucu hayatını kaybeden Hizmet Hareketi gönüllüsü yedi kişiye dikkati çekti.
Aydın, "Ege Denizi'nde batan botlarda bebeklerin, çocukların, kadınların sular altında kalması ile birlikte aslında insanlık sular altında kaldı. Daha ne kadar bu insanlık ayıbına sessiz kalınacak?" sorusunu yöneltti.
"HER GÜN DAHA GERİYE GİDİYORUZ"
İnsanların düşüncelerini rahatça dile getiremediğine işaret eden Aydın, "İfade özgürlüğü, basın hürriyeti gibi konularda her gün daha da geriye gidiyoruz. Adalete güven sarsılmış, ehliyet ve liyakatın adı, sanı unutulmuş, torpil, iltimas, adam kayırma, partizanlık almış başını gitmiş." diye konuştu.
"CAMİYİ YIK, FAKAT ADALETİ YIKMA"
Aydın, "Hani Ömer'ler arıyoruz diyorlar ya işte size Hz. Ömer adaletinden bir örnek. Bir Yahudinin Şam valisini cami yapmak için topraklarını haksız yere gasp ettiğini Hz. Ömer'e şikâyet etmesi üzerine Hz.Ömer, valiye şu notu gönderir: 'Vali, vali! Camiyi yık, ama adaleti yıkma. Ben Nuşirevan'dan daha az adil değilim.”
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın, "Hamile kadınlar, bebekler ve çocuklar hürriyetine kavuşmalıdır. 'Affedilmelidir' demiyorum dikkat edin. Kim, kimi affediyor Allah aşkına?" dedi.
"HERKES SUÇLU, HERKES HAİN, BİR TEK KENDİLERİ TERTEMİZ"
"Sütten çıkmış ak kaşık" deyimine dikkati çeken Aydın, "Herkes suçlu, herkes hain, bir tek kendileri (AKP) tertemiz, pir ü pak. Bu beyler, kendilerinden olmayan herkesi sudan bahanelerle, kendilerinin icat ettikleri kalıplarla suçlu, terörist, hain ilan ediyorlar." dedi.
BIRAKIN ARTIK BU ZIRVALARI
Aydın mahkeme kararlarındaki garabete dikkati çekerken, "Şimdilerde de sözde yeni kriterler belirlemişler. Vay efendim gazeteye abone olursa suçlu değilmiş de abone yaparsa suçluymuş. Digitürk aboneliğini şöyle iptal ederse değil de böyle iptal ederse suçluymuş. Bankaya şu zamanda değil de filan tarihte para yatırırsa, çocuğunu şöyle değil de böyle okula gönderirse suçluymuş. Yoksa değilmiş." tespitinde bulundu.
"Bırakın artık bu zırvaları." diyen Aydın, "Bir bankaya para yatırmak da, çocuğunu okula-dershaneye göndermek de, şu dergiyi- filanca gazeteyi almak da suç falan değildir. Eğer bunlar suçsa, sizin çoğunuzun milletin yüzüne bakacak, insan içine çıkacak halinizin kalmaması gerekir." şeklinde konuştu.
"HAMİLE KADINLAR HÜRRİYETİNE KAVUŞMALADIR"
"Takipsizlik ve beraat alan binlerce insan işlerine iade edilmelidir. Harbiyelilerin, askeri öğrencilerin ve er annelerinin göz yaşları dindirilmelidir." ifadelerini kullanan Aydın, "Hamile kadınlar, bebekler, çocuklar hürriyetine kavuşmalıdır. 'Affedilmelidir' demiyorum dikkat edin. Kim, kimi affediyor Allah aşkına? Kalkışma organizasyonun şeması dışındakiler için ortada suç mu var? da aftan bahsediliyor." dedi.
KHK mağdurları hakkında çağrıda bulunan Birol Aydın, "Gelin bir an evvel KHK'lılar başta olmak üzere yaşanan adaletsizlikleri gidermekle işe başlayalım." dedi.
"ADALET AÇIĞININ OLDUĞU YERDE BÜTÇE AÇIĞININ KAPANMAZ"
Aydın şunları söyledi: "Zihniyet değişmeden, yanlış politikalardan dönülmeden, ehliyet ve liyakati esas almadan ciddiyetten uzak, powerpoint sunumlarla ekonomi programı açıklamanın bizi düzlüğe çıkarmayacağını idrak edelim. Adalet açığının olduğu bir yerde bütçe açığının kapanması mümkün değildir. Özgürlük açığının olduğu bir yerde cari açık kapansa ne olur, kapanmasa ne olur. İktidarın kendilerinden olmayan herkesi düşman ilan etmesiyle, 'hain enflasyonu'nun yaşandığı bir ülkede enflasyon yüzde 5 olmuş, yüzde 20 olmuş, ne fark eder."