HDP PM üyesi Bülent Uyguner 13 Mayıs'ta hakim karşısına çıkacak. Savcılık, iddianamede Uyguner'in HDP'ye üyeliğini suç unsuru sayarak 'Örgütün talimatları doğrultusunda hareket ettiği belirlenmiştir' ifadelerini kullandı. HDP ise partinin faaliyetlerinin suç unsuru olarak kabul ederek iddianame hazırlayan savcı ve iddianameyi kabul eden başsavcılık hakkında HSK'ye şikayette bulunacak.
Kocaeli’de Kasım 2019’da tutuklanıp cezaevine gönderilen HDP PM üyesi Bülent Uyguner 13 Mayıs’ta hakim karşısına çıkacak. ‘Örgüt üyeliği’, ‘Örgüt propagandası’, ‘Zincirleme olarak terör örgütü propagandası yapmak’, ‘Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek’ iddialarıyla suçlanan Uyguner için savcılık 19 sayfalık iddianame hazırladı. İddianamede Uyguner’in partili arkadaşlarıyla yaptığı telefon görüşmeleri ve çeşitli etkinliklerde yaptığı konuşmalar suç delili olarak gösterildi. Ayrıca iddianamede HDP’nin faaliyetleri yasadışı olarak gösterildi. Uyguner’in avukatı Bülent Aşa , “Hakkında kapatma kararı olmayan bir siyasi partinin faaliyetlerini silahlı örgüt olarak göstermek suçtur” dedi. HDP’nin avukatları ise konuyu Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) taşımaya hazırlanıyor.
KAYYIMLARA TEPKİ, PKK FAALİYETİ SAYILDI
Uyguner hakkında savcılığın başlattığı soruşturmanın başlangıç safhasında HDP’li belediyelere atanan kayyımlara değinildi. Savcılık, İçişleri Bakanlığı’nın HDP’nin Van, Diyarbakır ve Mardin büyükşehirlerine atanan kayyımlardan sonra kamuoyunun tepkisini PKK faaliyetleri kapsamında değerlendirdi. Savcılık bu doğrultuda Kocaeli’de oluşan tepkiler için kolluk güçlerinin çalışma ve tespitlerde bulunduğunu belirtti.
ESKİ SUÇ KAYITLARI: HDP’DE ÜST KONUMDA YER ALDI
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcısı Abdülkerim Aktaş imzalı iddianamede HDP için birçok değerlendirme yer aldı. Uyguner’in ‘eski suç kayıtları ve tespitler’ başlığı altında savcılık, HDP için, “Şüphelinin yazışmalardan da anlaşılacağı üzere HDP Kocaeli yapılanmasında üst konumda yer aldığı, il teşkilatı yöneticilerine talimat verebilecek konumda bulunduğu, örgütün talimatları doğrultusunda yapılacak gösteri, eylem, direniş vb. faaliyetlerin organizasyonunu yaptığı belirlenmiştir” ifadelerini kullandı.
‘HEMEN TAHLİYE EDİLMELİ’
Uyguner’in avukatı Bülent Aşa, müvekkilinin tutuklandığı dönem HDP’de siyasi faaliyetlerde bulunduğunu söyleyerek bunun savcılık için bir suç delili olarak kabul edilmesinin doğru olmayacağını belirtti. Aşa, hem savcılık iddianamesi hakkında hem de müvekkili Uyguner için şunları söyledi: “Müvekilim tutuklandığında HDP PM üyesiydi. Dolayısıyla kendisi aynı zamanda HDP Kocaeli’de örgütlemeden sorumluydu. Miting düzenleme, kongre yapma yetkisi gibi faaliyetlerde bulunuyordu. Bu etkinliklerin hepsi iddianamede yasadışı olarak gösterildi. Dolayısıyla HDP’nin tüm faaliyetleri kriminalize edilmiş. Yani HDP’nin faaliyetleri suç unsuru olarak gösterilmiş. Dosyada herhangi bir suç delili yok. Savcı HDP’yi suç örgütü olarak görmüş. HDP bir legal parti. HDP’nin denetimini Anayasa Mahkemesi yapar. Denetim yetkisi, kapatma, tedbir yetkisi Anayasa Mahkemesi’ndedir. Hakkında kapatma kararı olmayan bir partinin faaliyetlerini silahlı örgüt olarak göstermek suç teşkil eder. Bu nedenlerden dolayı Bülent Uyguner hemen şimdi tahliye edilmeli.”
HDP AVUKATI: HSK İŞLEM BAŞLATMALI
HDP PM ve Hukuk Komisyonu üyesi avukat Cahit Kırkazak ise söz konusu iddianameyi hazırlayan savcılığa tepki gösterdi. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun acil bir şekilde savcılık için işlem başlatması gerektiğinin altını çizen Kırkazak şöyle konuştu: “Ceza kovuşturmalarında savcılık makamı kişiye isnat edilen suçlamaları hukuki gerekçeleriyle birlikte somutlaştırdığı iddianameyle yapılır. Burada ise hukukun kırıntısı olmadığı aşikar. Bu iddianameyi düzenleyenler bir suçu deşifre etmekten daha ziyade kendi bilinçaltını deşifre etmiş. Bu bilinçaltı bir partiye karşı düşmanlık duygularıdır. Bu da Türkiye’deki yargılama pratiklerinin referansı hukukun olmadığını göstermekte. Son yıllarda AİHM’in Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala kararlarında da açıkça berlirttiği gibi yargılamaların referansı siyasi kararlardan da ötedir. Bu apaçık 6 milyon vatandaşın oy verdiği siyasi partiyi kriminalize etme pratiklerinin devamı. Bülent Uyguner HDP’nin Parti Meclisi üyesi olup partinin programı ve tüzüğü kapsamında parti faaliyetleri kapsamında çalışmalar yapmış. Bu iddianamede de somut olarak gösterilmiş. Bunun suç unsuru olarak görülmesi hukuken ve siyasetten kabul edilemez. Bu apaçık Halkların Demokratik Partisi’nin ‘terörize’ göstermektir. Bülent Uyguner’in partisinin çalışmalarını yürütmesinin kriminalize etmek halkın iradesinin yok sayılması demektir ki bu da savcılığın görevi ve haddi değil. Bu kadar hukuksuzluk ve bu kadar kötülük artık yeter.”
‘SAVCILIK HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ’
HDP MYK Üyesi ve Hukuk Komisyonu Eş Sözcüsü avukat Ümit Dede ise hem iddianameyi hazırlayan savcı hem de bu iddianameyi onaylayan Cumhuriyet Başsavcılığı hakkında girişimlerde bulunacaklarını söyledi. Dede, iki yetkili hakkında önce suç duyurusunda bulunacaklarını sonra Hakimler Savcılar Kurulu’na şikayette bulunacaklarını belirtti: “Böyle bir iddianame asla hazırlanamaz ve kabul edilemez. Meclis’te 3’ncü büyük parti konumunda bulunan bir siyasi partiyi bu şekilde kriminalize edilmesi kabul edilemez. Partilerle ilgili iddianame hazırlamak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görevi. Dolayısıyla savcılık Yargıtay’ın yetkisini gasp etmiş. HDP faaliyetlerini bir ağız ceza mahkemesi asla yargılama konusu yapamaz. Bir yargılama olacaksa bunun yeri Anayasa Mahkemesi’dir. Kocaeli Ağır Ceza Mahkemesi bu iddianameyi yapmamalıydı. Başsavcılık da bu iddianameyi kabul etmemeliydi. Aynı zamanda HDP’nin faaliyet şemasının bir örgüt şeması olarak görülmesi ve bunun suç delili olarak görülmesi de asla kabul edilemez.”