İTÜ akademisyenleri, 23 Nisan’da Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin yalnızca sınırlı bir enerji boşalttığını açıkladı. Uzmanlar, 7,8 büyüklüğündeki olası bir Marmara depreminin bilimsel temelli olduğunu vurgulayarak, "Fayın büyük kısmı hâlâ yerinde duruyor" dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (MATAM) tarafından hazırlanan ön rapora göre, Marmara Denizi Silivri açıklarında 23 Nisan 2025’te meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem, bölgedeki sismik enerjinin yalnızca yüzde 12’sini boşaltabildi.
Deprem, yaklaşık 13 saniye sürdü ve ardından 291'den fazla artçı sarsıntı kaydedildi. Bu sarsıntılar 30 kilometre derinliğe kadar ulaştı.
SADECE 30 SANTİMETRELİK YER DEĞİŞTİRME OLDU
Cumhuriyet'te yer alan habere göre raporda, depremin 20x12 kilometrelik bir alanda yaklaşık 30 santimetrelik yer değiştirmeyle gerçekleştiği belirtildi. Oysa Kumburgaz Fayı’nda 3,7 metrelik gerilme biriktiği vurgulandı. Bu da sismik enerjinin yalnızca küçük bir kısmının boşaldığını ortaya koydu.
EN YÜKSEK İVME KÜÇÜKÇEKMECE'DE ÖLÇÜLDÜ
Depremde en yüksek yer ivmesi İstanbul Küçükçekmece ilçesinde 0,2 g olarak kaydedildi. Bunu Eyüp, Marmara Ereğlisi ve Avcılar izledi. Uzmanlar, bu farkların yalnızca uzaklıkla değil, zemin yapısıyla da ilişkili olduğunu belirtti. Raporda mevcut azaltım modellerinin yetersiz olduğu, yeni nesil sistemlere ihtiyaç duyulduğu kaydedildi.
PROF. YALTIRAK: "STRES BOŞALDI DEMEK YANLIŞ OLUR"
MATAM Müdürü Prof. Dr. Cenk Yaltırak, söz konusu depremin Marmara’daki Kumburgaz segmentinin yalnızca 20 kilometresini etkilediğini açıkladı. Fayın toplam uzunluğunun 80 kilometre olduğunu hatırlatan Yaltırak, “Fayın büyük kısmı hâlâ yerinde duruyor. Bu deprem, büyük depremin habercisi değil ama gerilimi de boşaltmadı” dedi.
ZİNCİRLEME KIRILMALAR: EN KÖTÜ SENARYOYA GÖRE HAZIRLIK YAPILMALI
1999 İzmit ve 2023 Kahramanmaraş depremlerini örnek gösteren Yaltırak, Türkiye’de büyük depremlerin genellikle tekil değil, zincirleme kırılmalarla oluştuğunu hatırlattı. Aynı anda ya da art arda kırılan segmentlerin büyüklüğü artırdığına dikkat çeken Yaltırak, “Bu nedenle en kötü senaryo olan 7,8 büyüklüğündeki deprem, tamamen bilimsel hesaplara dayanıyor” dedi.
"TOPLUM GERÇEK RİSKLE YÜZLEŞMELİ"
Yaltırak, kamuoyunun “rahatlatıcı değil, gerçekçi” bilgilerle yüzleşmesi gerektiğini vurguladı:
“Bir segment kırılırsa deprem 7,1 olur, üçü kırılırsa 7,6, dördü kırılırsa 7,8. Eğer siz 7,1’e göre bina yaparsanız, 7,8’de yıkılır. Ama 7,8’e göre yaparsanız, 7,1’de kimseye bir şey olmaz. Bu kadar basit. Gerçek risk buysa, hazırlığımız da ona göre olmalı.”
UZMANLARDAN UYARI: AFET SENARYOLARI İVEDİLİKLE GÜNCELLENMELİ
Raporda, İstanbul ve çevresindeki yapı stokunun olası büyük Marmara depremine karşı hazırlanması gerektiği vurgulanarak, afet senaryolarının, zemin analizlerinin ve ivme hesaplarının yeniden güncellenmesi çağrısı yapıldı.