AKP rejimi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Birleşmiş Milletler (BM) kararlarını hiçe sayarak masum insanlara yönelik soykırım operasyonlarına devam ediyor. Son olarak, Hizmet Hareketi’yle irtibatlı kişilere yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda, aralarında kız çocukları, yaşlılar, kadınlar ve öğrencilerin de bulunduğu 66 ilde toplam 459 kişi gözaltına alındı.
Türkiye’de gündemde yer alan ekonomik kriz, Öcalan’ın ‘salıverilmesi’ tartışmaları, Yenidoğan soruşturması, kayyım atamaları haberleri sıcaklığını korurken İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın Hizmet Hareketi’ne yönelik 66 ilde yapılan operasyon açıklaması, gündemde üstü kapatılmak istenen konulara dikkati çekti.
UNUTTURULMAYA ÇALIŞILAN TÜRKİYE GERÇEKLERİAKP rejimi, Hizmet Hareketi’ne yönelik bu tür gözaltılara devam ederek uluslararası hukuku ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini açıkça hiçe saymaktadır.
Son dönemde AKP rejiminin halka unutturmak istediği Türkiye’de yaşanan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran bazı önemli gelişmeler ise şöyle;
AKP VE MHP ARASINDAKİ ÖCALAN GERGİNLİĞİMHP lideri Devlet Bahçeli’nin Açıklamaları: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Abdullah Öcalan’ın yeniden yargılanması ve PKK’nın bir Kürt siyasi hareketi olarak görülmesine yönelik açıklamaları, AKP içinde tartışmalara yol açtı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un, Bahçeli’nin Öcalan çağrısını “PKK’nın bir Kürt siyasi hareketi olarak görülmesine yönelik geliştirilmiş bir devlet inisiyatifinin dili” olarak tanımlaması, AKP içinde kavgaya sebep oldu. Eski AKP milletvekili Şamil Tayyar ile Cumhurbaşkanı Danışmanı Ayhan Oğan arasında sosyal medya üzerinden yaşanan tartışma, gerginliğin boyutlarını gözler önüne serdi.
Oy Kaybı: Bahçeli’nin Öcalan çağrısı sonrası yapılan kamuoyu araştırmalarında, MHP’nin 1.5 puan, AKP’nin ise 2 puan oy kaybı yaşadığı görüldü.
Cumhur İttifakı İçindeki Çatlaklar: Bu tartışmalar, Cumhur İttifakı içinde çatlaklara yol açarken, ittifakın geleceği konusunda soru işaretleri oluşturdu.
AKP VE MHP ARASINDAKİ GİZLİ KAVGAEmniyet Teşkilatındaki Çekişme: Süleyman Soylu’nun Etkisi: Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun görev süresi boyunca MHP kökenlilerin Emniyet içinde ciddi bir kadrolaşmaya ulaştığı iddia ediliyor.
Güç Dengesi Arayışı: Soylu’nun görevden ayrılmasının ardından Emniyet içinde güç dengesinin yeniden oluşturulmaya çalışıldığı ve bu süreçte bazı önemli isimlerin koltuklarını kaybettiği belirtiliyor. MHP’li yöneticilerinin adının karıştığı Sinan Ateş cinayetinin örtbas edilmesi. Ayhan Bora Kaplan soruşturmasına adı karışan emniyet ve yargı mensupları gibi olaylar AKP ve MHP arasındaki güçler savaşına örnek gösteriliyor.
Yargıdaki Gerilim: Hamit Kocabey’in İstifası: MHP’nin HSK’den “istifa ettirilen” üyesi Hamit Kocabey’in ayrılmasıyla birlikte, ülkücü kökenli yargı mensuplarının MHP Genel Merkezi’nin kapısını çalmaya başladığı ifade ediliyor.
Yargıtay ve Danıştay’daki Çekişme: Yüksek yargıda AKP ve MHP’ye yakın iki ayrı ekibin beraber hareket etmediği ve çekişme halinde olduğu iddia ediliyor.
MHP’nin Etkin Olduğu Bakanlıklar: MHP’nin Emniyet dışında, Tarım Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda daha etkin olduğu belirtiliyor.
YOLSUZLUK VE RÜŞVET
Yolsuzluk Algısı Endeksi’nde Gerileme: Türkiye, Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 2023 yılı Yolsuzluk Algı Endeksi’nde 180 ülke arasında 115. sırada yer aldı ve bir yılda 14 sıra geriledi.
Büyük Ölçekli Yolsuzluklar: Uzmanlar, Türkiye’de büyük ölçekli yolsuzlukların ihaleler aracılığıyla gerçekleştiğini ve bu durumun ekonomiye büyük zarar verdiğini belirtiyor.
ABD’de Türkevi inşası için rüşvet verilmesi: New York Belediye Başkanı Eric Adams, Manhattan’da Türk Konsolosluğu’nun da bulunduğu Türk Evi’nin inşasıyla ilgili olarak rüşvet almakla suçlanıyor. Adams seçim kampanyasına yasadışı bağışlar almak için aralarında AKP’li iş insanları THY yöneticileri ve Türk yetkililerle Türkevi’nin açılışının Erdoğan’ın ABD ziyaretine yetişmesi sebebiyle binanın eksiklerini görmezden gelmek için rüşvet aldığının ortaya çıkması.
17-25 Aralık Soruşturmaları: 2013 yılında, bazı bakanlar ve iş insanlarının adının karıştığı yolsuzluk ve rüşvet iddiaları gündeme geldi.
Reza Zarrab Davası: İran asıllı Türk iş insanı Reza Zarrab’ın, ABD’de görülen davada, bazı Türk yetkililere rüşvet verdiğini itiraf etmesi.
KARA PARA AKLAMA: TÜRKİYE GRİ LİSTEYE ALINDI
Türkiye, kara para aklama ve terörizmin finansmanının engellenmesinde yetersiz kaldığı gerekçesiyle Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’ne bağlı Mali Eylem Gücü (FATF) tarafından gri listeye alındı.
SBK Holding ve Sezgin Baran Korkmaz: İş insanı Sezgin Baran Korkmaz’ın, kara para aklama suçlamasıyla ABD’de tutuklanması ve Türkiye’deki mal varlıklarına el konulması.
SAĞLIK SKANDALLARI:
Şehir Hastaneleri İhaleleri: Şehir hastaneleri projelerinde, ihale süreçlerinde usulsüzlük yapıldığı ve kamu zararına yol açıldığı iddiaları.
Yenidoğan Skandalı ve bebeklerin ölümü: 2024 yılında, yine aralarında eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu gibi AKP’li isimlerin yer aldığı İstanbul’da bazı hastanelerde yeni doğan bebeklerin yoğun bakımda SGK’dan fazla para almak için gereksiz yere tutulduğu ve bu süreçte hayatlarını kaybettikleri ortaya çıktı. Bu skandal, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve sorumlular hakkında yasal işlem başlatıldı.
KADIN CİNAYETLERİ:
Artan Şiddet Olayları: Türkiye’de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet olayları, son bir yılda artış gösterdi ve kamuoyunda büyük tepki topladı. Birbiri ardına kadınlar sokak ortasında öldürüldü. Hapisten salıverilen cinayet hükümlüleri aralarında polis ve vatandaş olmak üzere bir çok kişiyi öldürdü.
Narin Cinayeti soruşturması: AKP’li Galip Ensarioğlu’nun da adının geçtiği Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti uzun süredir gündemi meşgul ediyor ve şüpheliler yargılanmaya başlandı.