Memur ol, doktor olma!

Tıp fakültesi öğrencisiyken maddi geçimini sağlamak için Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) giren ve memur olarak atanan bir doktor adayı, mezun olunca Sağlık Bakanlığı’nın güvenlik soruşturmasına takıldı. Bakanlık başka bir bakanlıkta memurluğa devam eden doktoru, hastanedeki görevine başlatmadı.

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) güvenlik soruşturması hukuksuzluğunun bakanlıklar arasında da farklılık gösterdiği ortaya çıktı. 

15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünün akabinde atamaların temel noktasını oluşturan güvenlik soruşturmaları ve fişlemeler bakanlıklar arasında “çelişkili” hale dönüştü. 

YÜKSEK PUAN ALDI, FİŞLEMEYE TAKILDI

Tıp fakültesinde öğrenim gören bir öğrenci, eğitimi devam ederken, geçimini sağlamak için Ortaöğretim Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) girdi. 

Aldığı yüksek puanın ardından bir bakanlığa memur olarak atanan doktor adayı, tıp fakültesinden mezun olduktan sonra ise “güvenlik soruşturmasına” takıldı. 

15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde memurluğa devam ederken mezun olan doktor adayı, ‘Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası’ kapsamında bir hastaneye yerleştirildi. Ancak memur olmasına karşın Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri’ni “uygulamayan” Sağlık Bakanlığı, hiçbir gerekçe göstermeden, doktorun atamasını gerçekleştirmedi. 

FİŞLEMENİN ÖTEKİ İSMİ: ARŞİV TARAMASI

Sağlık Bakanlığı’nın kapıda beklettiği doktorun, diğer bakanlıktaki memurluğuna ise devam etmesi dikkati çekti. 

Sağlık Bakanlığı’ndan, doktor adayına sadece, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nın 48'inci maddesine işaret edilerek, “Güvenlik soruşturması ve arşiv taraması yapmış olmak hükmü gereğince atanma şartlarını haiz olmadığınız anlaşıldığından kura kapsamında yerleştirildiğiniz hastaneye atamanız yapılmamıştır.” cevabı verildi. 

SORUŞTURMALARIN GEREKÇESİ

Güvenlik soruşturmalarının “olumsuz” sonuçlanmalarının gerekçelerinde, çoğunlukla, “ağabeyin ihraç edilmesi”, “babasının Bank Asya’da hesabının bulunması”, “şahsın hiç istihbarat bilgisinin bulunmamasına rağmen babasının Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan sağlık şirketinde çalışması”, “şahsın hiç istihbarat bilgisinin bulunmamasına rağmen, erkek kardeşinin kapatılan özel bir ortaokulda eğitim görmesi” gibi akla ziyan sebepler sıralanmıştı. 

Dosyalarda Emek Partisi de (EMEP) “terör örgütü” olarak görülürken, “parti doğrultusunda faaliyet gösteren kulübün yönetim kurulunda yer almak” da atamalar için “sakıncalı” bulunmuştu. 

30 Ağustos 2019 11:13
DİĞER HABERLER