Meral Akşener'den kayyım değerlendirmesi

Meral Akşener'den kayyım değerlendirmesi
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan adayı Meral Akşener, Elazığ'da kongre süreci ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Akşener, Zaman Gazetesine kayyım atanması ile ilgili olarak "Türkiye'de bütün kanallar, bütün gazeteler, bütün mecralar Adalet ve Kalkınma Partisi ve sayın cumhurbaşkanının gözetimine girmiş durumdadır." dedi.

Elazığ'da partililer tarafından karşılanan Akşener, Harput'ta basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Medya kuruluşlarına kayyım atanması ile ilgili görüşü sorulan Akşener, "Türkiye'de önce şirketler kuşatılıyor, arkasından krediler devreye giriyor, ondan sonra iflas ettiriliyor. Böyle bir yöntem var. Bir de çeşitli medya gruplarına kayyım atayarak, terör örgütü bünyesinde değerlendirerek kayyım atayarak ele geçirip, sonra da kapatma hadisesi var." dedi. Akşener, "İşin hukuki boyutunu bir kenara bırakarak bunu söylemek isterim, maalesef Türkiye'de bütün kanallar, bütün gazeteler, bütün mecralar, Adalet ve Kalkınma Partisi ve sayın cumhurbaşkanının gözetimine girmiş durumdadır. Neredeyse birebir sahiplenme durumundadır. Talimat ile iş görür haldedir. Muhalefet partilerinin ve sosyal muhalefet yapan kesimlerin hiçbir mecrada sesini duyurmasının mümkün olmadığı bir döneme giriyoruz. Başladı ve bugüne geldik. Bunun yolu da bizim gibi ayakkabıları eskitip tek tek, şehir şehir, mahalle mahalle, ev ev dolaşmaktır. Bizler de bunu yapıp derdimizi vatandaşımıza milletimize anlatıp paylaşacağız." diye konuştu.

Akşener kongre süreci ile ilgili olarak da "Valiler eli ile partimizin kapatılması sadece ihtilal dönemlerinde oluyordu. Şimdi bizatihi genel merkez tarafından yapılıyor." dedi. Akşener şunları kaydetti: "Kongre talebimiz var. Bir büyük kurultay talebimiz var bizlerin. 548 üst kurul delegemiz imza verdi. Bunların büyük çoğunluğu il başkanları, ilçe başkanlarımız, belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz, il genel meclis üyelerimizden oluşuyor. Genel merkezden bu talebimizi 548 imzanın karşılığı olan ülkücü iradeye uyma bekledik. Ama maalesef bizi önce mahkemeye gönderdiler, bir süre sonra, o süre geçtikten sonra mecburen Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gittik. Mahkeme sonuçlarını beklerken 16 il başkanımız birden bire 3'er, 5'er sadece görevden alınmadılar, parti kapatıldı. Bazı illerimiz de, ilçe başkanlarımız da, onların da kapıları kapatıldı. Bu bizim hiç alışık olmadığımız bir şeydir. Meşveret töremiz de vardır bizim. Kurultay töremiz de vardır bizim. Şartları yerine getirmiş bir delege sayısı, üst kurul delegelerinin iradesi neticesinde şartlar yerine gelmiş hukuki süreç tamamlanıyor. Buna rağmen hayır da hayır, yapmayacağız da yapmayacağız gibi bir kanaat var. Ve buna karşı il başkanlarımız hem görevden alınıp, hem partimizin kapatıldığı bir süreç. Valiler eli ile partimizin kapatıldığı, sadece ihtilal dönemlerinde oluyordu. Şimdi bizatihi genel merkez tarafından yapılıyor. O nedenle ben de sırasıyla illerimizi dolaşıyorum."

Cihan CİHAN
05 Mart 2016 14:14
DİĞER HABERLER