[M.Ertuğrul İncekul] Şehit Hıdır Öğretmen

Şehit asker olurda, şehit öğretmen olmaz mı?
M.ERTUĞRUL İNCEKUL-SAMANYOLUHABER.COM

Cefâ-yi tâli‘-i nâ-sâzkârı benden sor
Amân aman sitem-i rûzgârı benden sor
 
Düşüp ümîde neler çekdiğimi ben bilirim
Belâ-yı keşmekeş-i intizârı benden sor
 
Bir iki günde ne gaddârlıkların gördüm
Felek dedikleri nâ-pâydârı benden sor

Nedim

Şehit asker olurda, şehit öğretmen olmaz mı?

Hıdır Çalka Mardin'de 7 kardeşli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Kendisini öğretmenliğe adamıştı. İzzet Baysal Üniversitesi Matematik Bölümü mezunu olduktan sonra gönüllü olarak Kenya'nın yolunu tuttu. 37 yaşındaki vefakar öğretmen, 10 yılını Kenya'da eğitim faaliyetleriyle geçirdi. Sonrası ideallerinin peşinden eşi ve 2 çocuğu ile beraber başkent Mogadişu'ya gitti.

Afrika’nın doğusundaki Somali ülkesinin en büyük şehri ve başkenti olan Mogadişu, Banaadir bölgesindeki Hint Okyanusu’nun kıyısındaki konumuyla yüzlerce yıldır önemli bir liman kenti olmuştur. Somali 1960 yılında bağımsızlığını ilan ettikten sonra Mogadişu, “Hint Okyanusu’nun Beyaz İncisi” olarak tanıtılmıştır. 

Hıdır Öğretmen, Somali’nin başkenti Mogadişu’da Türk girişimcilerin açtığı Bedir Koleji, Kıblenüma İlköğretim Okulu’nda siyah incilere 8 ay öğretmenlik ve rehberlik hizmeti vermiş, hayatlarına yön verecek dokunuşlarda bulunmuştur. 

Nice eğitime gönül veren, dünyanın dört bir yanına Anadolu’dan açılan arkadaşları gibi Hıdır (aslı Hızır) Öğretmen de evrensel değerleri ihtiyaç sahibi gönüllere ulaştırma sevdası ile Afrika’ya gitmişti. 

Bizim ülke insanı Afrika’yı tek ülke diye bilirdi. Hıdır Öğretmen ve misali Afrika’ya açılınca peşinden işadamları da Afrika ülkelerine yöneldiler. Kuzey Afrika coğrafyasına tarihten gelen bir aşinalık vardı ama diğer Afrika bölgeleri meçhuldü.

Batı’nın Afrika’yı keşfi yeni pazarlar elde ederek, ticareti genişletmek, baharat, altın, gümüş ve sair hammadde kaynaklarına ulaşmak yönünde etki etmiştir. Özellikle daha önce Çinliler tarafından kullanılmakta olan pusulanın Batıda 13. yüzyılın başında tanınması ve akabinde gelişen denizcilik teknikleri dünyanın bilinmeyen bölgelerine yönelik deniz seferlerini başlatmıştır. 1418 sonrasında başlayan coğrafî keşifler temelde ekonomik ve dinî nedenlerle başlamıştır. Buna göre Avrupa’da altın yataklarının tamamen tüketilmesi Avrupalıların altın için Afrika’ya yönelmesine neden olmuştur. Portekizliler Afrika’ya yaptıkları keşif gezilerinde 1445’te Senegal Irmağı’nın ağzına kadar ulaşmıştır. Bu ilerleme ve sömürü artarak devam etmiştir.

Hıdır Öğretmen gibiler Afrika tarihine beyaz adamın ve iyiliğin hikayesini yazanlar olarak kayda geçmişlerdir. Kara kıtanın bahtını değiştirmeye katkı sağlayacak adımlar atmışlar, öğrenciler yetiştirmişlerdir.

30 Mart 2016’da  sabah yine heyecanla Mogadişu’ndaki evinden ayrıldı. Ayrılırken eşi Atiye Hanım ve 2 yaşındaki oğlu Mehmet Akif’le vedalaştı , oğlunu öptü, kokladı. Okulun servis minibüsü gelmişti. Servis aracında kendisi gibi eğitimciler, Azerbaycan’dan gelen Türkçe öğretmeni Kemale İsmailova da vardı. Sabah derslerine yetişme telaşesi ve öğrencilerine kavuşma heyecanı ile evinden ayrıldı Hıdır Öğretmen. 

Servis hareket ettiğinde güneşin ilk ışıkları Mogadişu semalarında raks ediyorlardı ama bir hüzün kokusu vardı havada..Hıdır Öğretmen ve servis aracındaki eğitimciler başlarına gelecek felaketten habersiz ilerliyorlardı. Okula yaklaştıkları, merkezi denecek bir noktada birden silah sesleri duyuldu, ilk başta anlayamadılar sesin nereden geldiğini. Koltukların altına doğru istemsizce uzandılar, gözlerinde korku vardı. Biraz sonra hedef alınan ve taranan aracın kendi araçları olduğunu anladılar. Panik içerisinde araçtan çıkmak istediler, bu arada vurulanlar vardı. Gözünü kan bürümüş eşkiyalar okul aracına kurşun yağdırıyorlardı. Hıdır Öğretmen bu kurşun yağmurundan kaçış olmadığını anladı, hain bir pusu kurulmuş ve bir kez daha kalem tutan elleri hedef almışlardı. Eşi, çocukları ve öğrencileri gözünün önünden geçti, İstanbul’da esnaflık yapan babası anlık hafızasına misafir oldu; Git oğlum orada seni öğrencilerin bekler, biz de ziyaretine birgün geliriz, demişti. Gençliğini eğitime ve öğrencilerine adamıştı. Şehadet getirdi ve ölümün yüzüne gülerek son nefesini teslim etti. Kendisiyle beraber 6 eğitimci bu hunhar saldırıda can verdiler.

Birçok Somalili yetkili, ve Somali mezunu taziyede bulundu. Mezarının başında ağlayanlar oldu.

Ve bir küçük gazete haberinde şu cümle yazıyordu: Somali’deki kanlı terör saldırısında hayatını kaybeden eğitim gönüllülerinden Hıdır Çalka’nın cenazesi dualarla İstanbul’da defnedildi.

Ne yaşanırsa yaşansın, eğitime ve okula düşman zihniyet her tür alçaklığa başvursa da, Hıdır Öğretmen ve misallleri şiddete, demokrasi ve hukuk dışı eylemlere, yollara yönelmeyeceklerini, başvurmayacaklarını bir kez daha ispat etmişlerdir. 


Şairin dediği gibi; 

Sensizlik depremiyle hancı düştü; han düştü
Mazluma sürgün evi; zâlime cihan düştü
Sana meftun ve hayran, sana ram olanlara
Bir belâ tünelinde ağır imtihan düştü.

Teklif ve önerileriniz için;
Twitter: e_incekul 
24 Ağustos 2021 11:22
DİĞER HABERLER