Yılbaşı hazırlıkları kapsamında Taksim Meydanı ve çevresi ile Nişantaşı ışıklandırılarak yılbaşı kutlamalarına hazır hale getirildi. Vatandaşlar da ışıklandırılan ağaçlar ve süslemeler önünde bol bol fotoğraf çektirdi. Manzaranın oldukça güzel olduğunu söyleyen vatandaşlar, buna rağmen yeni yıldan umutlu olmadıklarını da dile getirdi.

İstanbul'daki yılbaşı kutlamalarının simge mekanları Nişantaşı, Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi, adeta bir gelin gibi süslendi. Cadde üzerinde bulunan ağaçlar renkli ışıklarla donatıldı. Manzarayı gören vatandaşlar, telefonlarına sarılarak bol bol fotoğraf çekti.

2015 yılının geçmediğini belirten Hatice Karabulut, "Televizyonu açamaz olduk. Gerçekten barış ve huzur istiyoruz; özellikle artık çocuklar ölmesin. Bu ışıl ışıl görüntülere kimse kanmasın bir de Doğu'ya baksınlar. Orası da ışıl ışıl yanıyor mu acaba? Benim de çocuğum var, ben el bebek gül bebek büyütüyorum ama insanların çocukları gözünün önünde ölüyor. Biraz televizyonları açıp görsünler, dünya bu ışıl ışıl görüntülerden ibaret değil. Gerçekten orada hayat şartları çok zor. Öğretmenler gidiyor, okumak istiyoruz, okutturmak istiyoruz ama buna imkan yok. Tek istediğimiz barış ve huzur." ifadelerini kullandı.

'2015'TE AYRIMCILIĞA GİRDİK, 2016 HEPİMİZİ BİRLEŞTİRSİN İSTİYORUM'

2015'in çok kötü geçtiğini belirten Nur Teksöz de " 2016'nın iyi geçmesini istiyorum ülke adına. Çünkü bizler toplumda birbirini seven insanlardık, şimdi birbirini sevmeyen insanlar olduk. Ayrımcılığa falan girdik. Eskiden sofralarımızı bile bir arada kurar bir arada yer kalkardık. Şimdi artık 'o öyle bu böyle şu şöyle' diyoruz. Ben beraber olmak istiyorum. 2016 hepimizi birleştirsin istiyorum, mutlu olmak istiyorum. Bu da kısa ömürlü bir hayatta en doğal hakkımız. Çok bir şey istemiyorum; yan yana arkadaşça, kardeşçe, sevgiyle olmak istiyorum." diye konuştu.

'ÖZGÜR BİR YAŞAM SÜREMİYORUZ'

Yeni yıldan pek ümitli olmadığını ifade eden Seçkin Akyüz de şunları söyledi: "Ülkem adına çok ümitli değilim. Dolayısıyla benim mutlu olmam bir şey ifade etmiyor. Toplumun da aynı şekilde mutlu olması çok önemli. Gerek yaşadığımız şeyler gerekse Doğu'da yaşanan şeyler, bunlar bizim için çok acı. Benim gibi düşünen bu ülkede yüzde 50 insan var. Beklediğimiz gibi çok özgür bir yaşam süremiyoruz. Bu zaten gerek mahalle baskısı gerekse... Yani ben bunu hissediyorum. Kendim gibi insanlarla bir arada olmak gerektiğine inanıyorum. İnşallah iyi olur ama yeni yıldan çok da ümitli olduğumu söyleyemem."


CİHAN