MHP'nin yayın organından AKP'ye 'HDP' tepkisi

AKP ile Bahçeli arasındaki 'HDP tartışması' MHP'nin yayın organına taşındı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, HDP'nin kapatılması çağrısı yapmış, "HDP’yi Türk siyasetinin taşıma ve hazmetme kapasitesi dolmuştur. Bu terör ve bölücülük yatağı kapatılmalıdır" demişti. 

Karşılıklı yanıtlar
Bahçeli'nin bu sözlerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş "Parti kapatmaların Türkiye'de olumlu sonuçları görülmedi" diye yanıt vermişti. 

HDP'nin kapatılması çağrısını yineleyen Bahçeli ise "Zehirli haşeratla mücadele milli haysiyete muhteşem hizmettir. Bölücülükle mücadele istiklalimize onur verici destektir. Artık seçenek kalmamıştır: Ya terörizm ya temizlik, ya bölücülük ya da huzur. Her siyasi parti tarafını ve tercihini yapmalıdır" ifadesini kullanmış, HDP'nin kapatılmasına karşı çıkan "AK Parti içindeki bazı yöneticiler cevap versinler" demişti.

Tartışma MHP'nin yayın organında
MHP’nin yayın organı Türkgün gazetesi, bu tartışma sonrası AKP’yi hedef aldı.

Kadir Yıldız imzalı “Devletten geçinip millete kurşun sıkıyorlar” başlıklı manşette öncelikle HDP hedef alındı.

Bahçeli'nin basın danışmanı Türkgün yazarı Yıldıray Çiçek ise, Kurtulmuş'a tepki göstererek şu ifadeleri kullandı:

 "MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin 'HDP’nin kapısına açılmamak üzere kilit vurulmalıdır. Bu terör ve bölücülük yatağı kapatılmalıdır' açıklamasına anlaşılan CHP, İP, SP, Deva, Gelecek gibi partiler ve AK Parti içinde Numan Kurtulmuş gibiler karşıdır. Hadi diğer partiler PKK’nın çizgisine gelmiş ve PKK’nın siyaset uzantısı HDP ile ittifak yapan partiler de, terörle mücadelede çok başarılı bir hâle gelmiş AK Parti’nin bir mensubu olan Numan Kurtulmuş 'Parti kapatmaların Türkiye’de olumlu sonuçları görülmedi' şeklinde önünü-arkasını tam doldurmadan niçin bir açıklama yapmaktadır?

MHP Lideri Devlet Bahçeli 'HDP’yi bugün kapatalım, yarın aynı bölücü zihniyet üç harfi yan yana getirip yeni bir parti kursun' demiyor ki, dediği 'HDP açılmamak üzere kapatılmalıdır. Etnik bölücülüğü ve terörü referans alan hiçbir parti kuruluşuna da müsaade edilmemelidir. Gerekirse Anayasa’da düzenleme yapalım, gerekirse Siyasi Partiler Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nda reform yapalım, bu kanayan yarayı durduralım' diyor. Bu düşünceden, yaklaşımlardan kim rahatsız olabilir ki ya da niçin desteklenmez?"

18 Aralık 2020 15:47
DİĞER HABERLER