2001 yılında batan bankalarda hesabı olan herkes parasını alırken, TMSF’ye devri engellenen İhlas Finans mudileri parasını alamadı.
Halen 21 bin mudinin İhlas’tan 500 milyon lira alacağı var. Milyarlık konut ihaleleri alan holding, borcunu 2016’ya dek ödeme sözünü tutmadı.
2001 yılında batan İhlas Finans, 2016 yılına kadar tüm borçlarını ödeme sözünü tutmadı.
Borçların ödenmesi konusunda her türlü kolaylığın sağlandığı ve devletten milyar liralık ihalelerin verildiği İhlas Holding, aradan geçen 15 yılda hâlâ 21 bin müşterisinin 500 milyon lirayı aşan borcunu ödemedi.
İhlas Finans mağdurları, 15 yıldır paralarını almak için mücadele ediyor.
Ancak İhlaszedeler, yayın organları vasıtasıyla AKP iktidarına tam destek veren holdingden haklarını alma hükümetten bir yardım görmedi, müracaat ettikleri makamlardan eli boş döndü.
O dönemde batan bankaların bütün mudileri paralarını alırken, sadece faizsiz bankacılık yapan İhlas Finans’ta hesabı olanlar parasını alamadı.
TMSF’nin batık İhlas Finans’a da el koyarak mudilerin parasını ödemesi kararı Meclis’ten geçmişken, AKP’nin ek yasa maddesi önergesiyle bu engellendi.
İhlas Finans mağdurları, paralarının iadesi için Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) ve TBMM Dilekçe Komisyonu başta olmak üzere ilgili birimlere bugüne kadar binlerce başvuru yaptı.
Bakanlık, TBMM’ye gelen dilekçelerle ilgili yaptığı son bilgilendirmede, batan bankanın birçok müşterisine hâlâ ödeme yapmadığını kayda geçirdi.
Bakanlık, yazısında, “Şirketin, kâra ve zarara katılım hesabı olarak 21 bin 360 mudiye 114 milyon 400 bin 328 dolar ve 54 milyon 572 bin 849 Euro borcu kaldığı görülmektedir.” denildi.
Bu rakamlar toplamda yaklaşık 500 milyon liraya tekabül ediyor.
Bakanlık yazısında ödemelerin hakkaniyet esasına göre değil, kayırmacılıkla yapılmasından şikâyet edildiği belirtiliyor:
“Başvuruların büyük bölümünü, devir temlik sözleşmesi yapılması suretiyle devrolan alacakların ilgili firmalarca da ödenmediği, ödeme sırası gelmeyen mudilere ödeme yapıldığı, bir kişiye ait birden fazla hesabın birleştirilmesi sonucu çıkan meblağ üzerinden değerlendirme yapılarak ödeme sırasının kaydırıldığı ve tasfiye kurulunun tasfiye işlemlerini geciktirdiğine yönelik iddialar oluşturmaktadır.”
ÖDEME 2017’YE ERTELENDİ
BDDK’nın İhlaszedelerin ‘tasfiye geciktiriliyor’ şikâyetine verdiği cevapta, ekonomide işler iyi gittiği takdirde tasfiye işleminin 2017 yılı itibarıyla bitebileceği belirtiliyor.
BDDK yazısında şöyle deniliyor: “Şirket yetkililerine, tasfiyenin başından itibaren kaydedilen ödeme ve tahsilat eğilimleri gibi tasfiyenin gidişatına ilişkin hareket ve ortalamaları ve kendi öngörülerini kullanmak suretiyle yaptırılan bir çalışmada, bu sürenin 2017 yılında tamamlanabileceği doğrultusunda bir değerlendirme yapıldığı, bu durumun rapor kapsamında yapılan incelemede de itibar edilebilir bulunduğu, ancak yapılan bu hesaplamaların tümünün, ülke ekonomisinin genel seyrine ve bu seyir içerisinde özellikle döviz kurlarına, gelecekteki enflasyon oranlarına ve özellikle kredi borçlularından yapılacak tahsilatlara karşı aşırı bir hassasiyetinin bulunduğunun unutulmamasında yarar bulunduğu anlaşılmaktadır.”
2001 yılında batan İhlas Finans, 2009 yılında ekonomik krizi gerekçe göstererek borçlarını yeniden yapılandırdı.
Dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, tasfiye kurulunun tüm borçları 5 yılda ödeme taahhüdünde krizi gerekçe göstererek erteleme istediğini belirterek,
“İhlas Finans Tasfiye Kurulu’nun borç yeniden yapılandırma talebini yerinde görüldü ve borçlu şirketler ile alacaklar 2016’ya kadar tahsili hususunda yeni protokoller yapıldı.” demişti.
Ancak öngörüler süre 6 ay önce dolarken, borçların önemli bir bölümü hâlâ ödenmedi.