Samanyoluhaber.com yazarlarından Arif Asalıoğlu, Rusya-İslam ve müslümanlar üzerine dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Dün sabah Ramazan bayram namazını, Moskova’nın merkez camisinde Rus, Tatar, İnguş, Dağistanlı, Kırkız, Kazak, Arap ve farklı milletlerden oluşan onbinlerin ve hatta yüzbinlerin arasında eda etmek nasip oldu. Müslüman toplumlarda sevgi, barış, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma gibi duyguların en yoğun şekilde hissedildiği anlardan bir tanesini, bayram namazı atmosferindeki bu coşkulu anda hissetmiş olduk. Cami içinde ve etrafındaki bu coşkulu atmosfer, tekbirlerin başlamasıyla birlikte, bayram namazı ve hutbe, Rossiya-1 ve başka devlet kanalları tarafından canlı olarak yayınlandı.
Güzel bir bahar havasında, Moskova'da yaşayan Müslümanlar, bayram namazı için sınırlı sayıdaki camileri doldurdu. Yoğun ilgi gösterilen Moskova Merkez Camisi'ne çıkan bütün sokaklar namaz için kapatıldı. Polis, camiye çıkan bütün çevre yollarda yoğun güvenlik önlemi aldı. Ayrıca Moskova'da camiler dışında namaz kılınması için başka alanlar da hazırlandı. Camilere sığmayan yüzbinlerden oluşan cemaat caddelere, sokak aralarına ve parklara taştı. Müslümanlar, sokaklarda uygun yerlere seccadelerini sererek bayram namazını eda etti. Sanki bütün Moskova buraya akmış gibi, orta noktada gök yüzüne uzanan minareler ve saf saf dizilmiş her milletten insan seli. Moskova belediyesi ve Emniyet müdürlüğünden açıklamalarda sadece bizim olduğumuz camide 220 bin kişi namaza eşlik etti.
Rusya Federasyonu Müslümanları Dini İdaresi ve Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynutdin, Moskova Merkez Camisi'nde hutbe okudu ve bayram namazını kıldırdı. Gaynutdin, hutbede Devlet Başkanı Vladimir Putin, Başbakan Mihail Mişustin, Parlamentonun üst kanadı Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko, Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin ve Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin'in Rusya'daki Müslümanlar için ilettiği Ramazan Bayramı kutlama mesajlarını okudu. Rus, Kazak, Kırgız, Azeri, Tacik, Türkmen, Tatar, Dağıstanlı, İnguş ya da Çeçen onlarca farklı etnik topluluktan Müslümanlar Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynuddin'in İslam dünyasında akan kanların durması ve belaların bitmesi için yaptığı duaya amin dedi. Rusya televizyonlarından canlı olarak verilen bayram namazını kıldıran Müftü, barış, birlik ve dirlik temennisinde bulundu.
10 bin kapasiteli Merkez camisinin içinde olabilmek için cemaat, arife günü yatsı namazından sonra artık camiden çıkmıyor ve geceyi ibadetle geçirerek sabah namazına ve sonrasında bayram namazına ulaşıyor. Ayrıca sabah metro istasyonları açılır açılmaz bütün vagonlar camilere giden yolcularla doluyor. Kimisi milli kıyafetli, kimisi takkeli ve kimisi de elinde seccadeli…
Yoğun güvenlik önlemleri
Moskova’da bayram namazı organizasyonu ciddi bir olay. Bütün halk etkileniyor. Şehrin her tarafında güvenlik artıyor, bazı yollar ve istasyonlar tamamen kapatılıyor. Binlerce emniyet görevlisi, bayram namazı öncesi ve sonrası olmak üzere yaklaşık 24 saatlik bir süre yoğun güvenlik tedbirleri alıyorlar. Geçen senelerden edindiğim tecrübeyle, bayram namazına iki saat kala güvenlik, namaza gelenleri artık 700-800 m ileri noktalarda karşılıyor ve her hangi bir kargaşa ihtimaline fırsat vermemek için daha da yaklaştırmıyor.
Moskova’da dört cami var. Merkez Camisi başta olmak üzere başkentteki diğer camilere Cuma ve Bayram günlerinde Müslümanlar akın ediyor. Ayrıca, Moskova bölgesinde 47 ayrı yerde bayram namazının kılınması için spor salonları, çadırlar ve mescitleri belediye öncesinde ilan ediyor. Fakat bu tedbirler yığılmaları önleyemiyor. Çünkü, Moskova'da 3 milyon Müslüman yaşadığı tahmin ediliyor. Haliyle 4 cami ve geçici organize edilen mescitler yetersiz kalıyor. Moskova belediyesi, şehrin doğu kesiminde metro çıkışına yakın bir alanda, 60 bin kapasiteli büyük bir cami için yer istihdam etti. Rusya'daki Müslümanlar St. Petersburg, Yekaterinburg, Vladivostok, Ufa, Kazan, Grozni başta olmak üzere diğer kentlerde de bayram namazını aynı ilgiyle kıldı.
Rusya'da 2035 yılında nüfusun yüzde 30'u Müslümanlardan oluşacak
Ortodoks Hıristiyanlığın önemli bir nüfusuna sahip olan Rusya'da aynı zamanda 24-25 milyon Müslüman halk bulunuyor. Bu rakamla Müslümanlar, ülkede Ortodoks Hıristiyanlardan sonra en kalabalık ikinci inanç grubunu temsil ediyor. Yakın geleceğe ilişkin tahminler İslam'ın hızla yayılmakta olduğu Rusya'da 2035 yılı itibariyle nüfusun yüzde 30'nun Müslümanlardan oluşacağını öngörüyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinde bulunan en büyük dini liderlerle sık sık görüşmeler yapıyor. En son görüşmesinde Rusya’nın kanaat önderleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları liderleri, bölge başkanları ve önde gelen din liderlerinin Rusya’nın geleceğiyle ilgili muazzam bir sorumluluk taşıdığının altını çizdi.
Putin, çok uluslu etnik gruplar ve dinler arası uyumun Rus devletinin temeli olduğunu hatırlatarak;, ‘Hıristiyanların, Müslümanların, Budistlerin, Yahudilerin ruhani liderleri için böyle bir uyumun, toplumumuzun birliğinin mutlak değer olduğunu biliyorum. Böylesine ilkeli duruşunuz için size teşekkür ediyorum ve eğitim çalışmalarına ve dinler arası diyaloğun geliştirilmesine gösterdiğiniz büyük ilgiyi kaydetmek istiyorum.” dedi.
Ülkedeki çeşitli mezheplerin temsilcilerinin ortaklaşa sosyal ve hayır amaçlı projeler yürüttüğüne dikkat çeken Rusya Devlet Başkanı, “Geleneksel dinlerimizin aile değerlerinin güçlendirilmesine, gençlerin yurtseverlik eğitimine ve elbette etnik gruplar arası ilişkilerin uyumlu bir şekilde gelişmesine katkısı da büyük” ifadelerini kullandı.
“Müslümanlar Yahudilere karşı kışkırtılıyor''
Rus lider, “Aynı zamanda, bazı güçlerin halklar ve dinler aradı gerilimi daha da artırma, mümkün olduğu kadar çok ülke ve halkı çatışmanın içine çekme, bunları kendi bencil çıkarları için kullanma, sadece Ortadoğu’da değil çok ötesinde de gerçek bir kaos ve karşılıklı nefret dalgası başlatma girişimlerini görüyoruz. Bu amaçla milyonlarca insanın milli ve dini duygularıyla oynuyorlar. Üstelik deyim yerindeyse bu politika uzun süredir, mevcut krizden çok öncesinden beri uygulanıyor" dedi. “Müslümanlar Yahudilere karşı kışkırtılıyor, ‘kafirlerle savaş’ çağrıları yapıyor. Şiiler ve Sünniler, Ortodoks Hıristiyanlar ve Katolikler karşı karşıya getiriliyor" diyen Putin, “Bana göre tüm bu eylemlerin amacı açık. Dünyadaki istikrarsızlığı artırmak, kültürleri, halkları, dünya dinlerini bölmek, medeniyetler çatışmasını kışkırtmak" ifadelerini kullandı.
Rusya Bilimler Akademisi Avrupa Enstitüsü’nün Din ve Toplum Sorunlarını Araştırma Merkezi, “Modern krizler bağlamında din politikasının bugünü ve geleceği” başlıklı bilimsel ve uygulamalı bir konferansa ev sahipliği yaptı. Rusya Sivil Toplum ve İnsan Haklarının Geliştirilmesi Federasyonu Başkanı Alexander Semenovich Brod, “Din Politikası: Bir insan hakları aktivistinin görüşü” başlıklı konuşmasında, dini özgürlükler ve dünya genelindeki dinler arası zorluklar üzerine görüşlerini paylaştı. Brod, ruhani liderlerin ve sivil toplumun hükümet yetkilileri ile işbirliğinin önemini vurguladı. Synodal Misyoner Dairesi Başkanı Evfimy Lukhovitsky, “Çağdaş Sosyal ve Siyasi Kriz Koşullarında Ortodoksluğun Misyonu” başlıklı konuşmasında, dinin siyasi süreçlerdeki rolüne dikkat çekti. Evfimy, Avrupa’daki militan laiklik karşısında geleneksel dinlerin birliği ve dayanışmasının arttığını belirtti.
Konferansın sonunda, siyasi, askeri ve sosyal krizlerin aşılmasında geleneksel manevi ve ahlaki değerler temelinde işbirliğinin artırılması gerektiği konusunda genel bir mutabakat sağlandı. Geleneksel dinler ve Hristiyan mezheplerinin temsilcilerinin, krizleri aşmada ve toplumsal dayanışmayı güçlendirmede önemli rol oynadığı kabul edildi. Katılımcılar, dini kuruluşların ve devletin, toplumsal barış ve istikrar için birlikte çalışmasının gerekliliği üzerinde durdu.
“Rusya – İslam Dünyası Formu yeni bir vizyon
Tataristan’ın başkenti Kazan’da “Rusya – İslam Dünyası” temalı ekonomi formu düzenleniyor. Moskova bu foruma çok önem veriyor ve ciddi hazırlıklar yapılıyor. En son yapılan organizasyonda Rusya ile İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerinden bu foruma 85 ülkeden yaklaşık 11 bin katılımcı iştirak etti. Katılan ülkeler arasında Mısır, Endonezya, Kazakistan, Libya, Malezya, Suudi Arabistan, Senegal, Türkmenistan ve Özbekistan da yer alıyor. Delegeler, çok modlu ulaşım koridorlarının geliştirilmesi, turizm, Rus helal ürünlerinin ihracatı, ekonomi, güvenlik, finans, endüstriyel, teknoloji, eğitimsel ve kültürel projelere yönelik oturumlarda bir araya geldi.
Rusya Başbakan Yardımcısı Marat Husnullin, Rusya ile İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ülkeleri arasındaki ticaret hacminin son üç yılda yüzde 37 artarak 156 milyar dolara ulaştığını açıkladı. “Rusya – İslam Dünyası: KazanForum” adlı organizasyonda konuşan Husnullin, forumun Rusya ve İslam İşbirliği Teşkilatı ülkeleri arasındaki ticari, ekonomik, bilimsel, teknik, sosyal ve kültürel bağlara imkan verdiğini dile getirdi.
Tataristan yerel yönetim Başkanı Rüstem Minnihanov, KazanForum'un geçmişi ve önemine değinerek, bu forumun İslami turizm, helal gıda ve İslami bankacılık gibi konuları ele aldığını ve Kazan'ın Rusya ile İslam dünyasının buluşturma noktası haline geldiğini ifade etti. Forumda söz alan Kazakistan Başbakan Yardımcısı Serik Zhumangarin, ülkesinin Asya'nın büyük bir lojistik merkezi haline gelme hedefini dile getirdi. Kuzey-Güney Koridoru'nu geliştirme planları kapsamında deniz ve kara yolu projeleri üzerine çalışmalar yaptıklarını ve bu projelerin maliyetleri azaltarak ulaşım süresini kısaltacağını belirtti. Sonuç olarak bu stratejik adımların öncelikle Rusya ve Müslüman dünyası ile gerçekleşen partnerlerlik ilişkilerinde reel sonuçlar verdiği gibi Rusya Müslümanlarına da morel ve motive verdiği bir gerçek.