Mucit öğrencilerden hayal gücünü zorlayan projeler

İSTANBUL (CİHAN)- Ortaöğretim seviyesindeki öğrencilerin madenden petrole, sosyal konulardan balıkçılığa kadar 100 projesi görücüye çıktı. Bu yıl 46.'sı düzenlenen programda liseli öğrencilerin ilginç fikirleri hayat buldu. Fikirler arasında; şartlandırma ile çimlerin daha kısa sürede yetiştirilmesi, Türkiye'deki Suriyelilerin barındırılması için Karye sistemi kurulması, kablosuz şarj ve diğer icatlar mucit öğrencilerin hayal gücüyle projeye dönüştü.

TÜBİTAK Ortaöğretim Öğrencileri Arasındaki Proje Yarışması'nda İstanbul Avrupa Bölge Finali, 4. kez İTÜ'nün ev sahipliğinde düzenleniyor. İstanbul Avrupa Yakası, Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli'ndeki okullardan yarışmaya katılan öğrenciler, 4 gün boyunca İTÜ Ayazağa Yerleşkesinde projelerini sergilemek için hazırlık yaptı.

Sergilenen projeler tarih, matematik, fizik, teknoloji, biyoloji, psikoloji, sosyoloji, kimya, Türk Dili ve Edebiyatı gibi başlıkları içeriyor. Yelpaze geniş olunca öğrenciler de hayal güçlerini zorlayarak ortaya dikkat çeken projeler çıkardı. Güncel sorunlar, ekonomik ve sosyal gelişmelerin de etkilerinin yansıdığı projeler öğrenciler tarafından sunuldu. 100 projenin yarıştığı etkinlikte öğrencilerin heyecanı ve azimleri dikkat çekti.

PAVLOV'DAN ESİNLENİP ÇİMLERİ KOŞULLADI

Ünlü psikolog Pavlov'un, köpekler üzerinde yaptığı deneyden yola çıkan lise öğrencisi Artun Duman'ın koşullanma ile çimlerin daha büyümesini sağlayan projesi özellikle stadyumların bozulan çimlerinin yeniden oluşturulmasına çare olabilir gibi gözüküyor. Çalışmasını "Bitki ve tohumların maruz kaldıkları etkilere verdiği tepkileri tohumlara uygulayabilirim." diyerek anlatan Duman, "Tohumlara ilk olarak sadece ses uyguladığımda değişiklik gözlemlemedim. Ama ses ve havayı birlikte uyguladığımda serum damla yöntemini de eklediğimde bir kaç tekrar uyguladığımda tohumların koşullandığını gördüm. Çimlenmede daha iyi bir verim elde edildiğini gördüm. Özellikle seracılıkta ya da özellikle ses faktörünün tarımda uygulanması mümkün olabilir. Stadyumdaki bozulan çimler yetişmesi gereken süreden daha kısa süre içinde aynı yöntemle yenilenebilir." dedi.

301 MADENCİ İLHAM OLDU

Projeler arasında en dikkat çekenlerden birini Gülhan Şen ve Arda Hüseyin Özalp'in sunduğu madenci tespit sistemi oldu. Soma'da can veren 301 madenciden yola çıkan mucit öğrencilerin geliştirdiği sistemle her madenciye verilen bir uyarı cihazıyla tespiti yapılabiliyor. Madenin neresinde bulunduğunu, hangi saatte hangi işi yaptığını adım adım takip eden sistemi anlatan Şen ve Özalp, "Kaza anında hangi galeride kaç işçi olduğunu anında tespit edebiliyoruz. Soma'da hayatlarını kaybeden insanlar ve bu olayların önüne geçebilmek için bu projeyi tasarladık. İşçi madene girerken tanımlı sistemden görülecek ve kaydı yapılacak. İçerideki hareketleri, hangi galeride olduğunu, kim olduğunu görebiliyoruz. Böylece kaza anında arama yapılırken zaman kaybının önlenmesi sağlanıyor." dedi.

Telefon teknolojisinde her geçen gün yaşanan gelişmeler en son mobil şarj imkanını da sundu. Telefon ve elektronik cihazların kablosuz şarjını mümkün kılan teknolojiye rakip olan projeyi ise Mark Albert Adut isimli öğrenci anlattı. Oluşturulan manyetik alanlar arasına konulan ya da bu kaynaklara bağlanan telefonların şarj edilebildiğini anlatan Adut, "Birbirine bağlı olmayan iki manyetik alanlı düzenek hazırladık ve bu düzeneğe elektrik verdik. Sistem uygun bir mühendislikle daha büyük yapılırsa bir oda ya da evde bulunan elektronik cihazlar kendi kendine şarj olabilir. Manyetik alan olarak da insan sağlına diğerleri kadar zararlı değil." şeklinde konuştu.

SURİYELİLERE ÖZEL SİTELER

Türkiye'de yaşayan Suriyelilerin durumlarına ilişkin yapılan çalışmalar, bu ülke vatandaşların uzun süre Türkiye'de kalacağını gösteriyor. Bu durumdan yola çıkan ve soruna çözüm arayan Selim Turan ve Ahmet Beledin, Suriyelere özel site ve konutların yapımı ve buraların etkin şekilde denetimlerinin sağlanmasına yönelik projeleri ile dikkat çekti. Projenin Osmanlı Devleti'ndeki 'Karye' sistemine benzediğini anlatan Turan, "Biz Karye sistemini baz alarak çalıştık. Başakşehir'de tespit ettiğimiz bir alanda kurulacak yeni bir yerleşim ve nüfus özellikleri de dikkate alınarak bir yerleştirme yapılması üzerinde çalıştık. Suriyeli sığınmacılar buraya yerleştirildikten sonra düşük faizli krediler vererek bu insanların uzun vadede devlete bağlılıklarının sağlanması yoluna gittik." ifadelerini kullandı. 'Getto' kültürü oluşmasına karşı da önlem aldıklarını söyleyen öğrenciler, "Biz Karye'nin uygulanmasını idari olarak değil de gelen sığınmacıların barınma imkanını sağlamak amacıyla düşündük. İzolasyon değil sadece evlerine giden Türk ve Suriyelerin hayat farklıları nedeniyle bunu uyguluyoruz." diye konuştu.

Bir diğer ilginç proje ise Elif Şimşek ve Esin Çömlekçioğlu'na ait. Kimi zaman dünyada savaşlara neden olan bu enerji kaynağına karşı geliştirdikleri alternatifi anlatan öğrenciler, poliüreten isimli malzemeyi bitkisel yağlardan ürettiklerini anlattı. Bunun petrole uzun dönemde rakip olabileceğini belirten Şimşek, "Amacımız gelecekte petrol tükendiğinde poliüretan maddesi için yeni bir hammadde oluşturabilmek. Biz de bunu bitkisel yağ olarak seçtik. Ülke ekonomisine ve çevreye daha yararlı olacak. Petrolle çok yakın olmadığı için şu anda onun kadar tercih edilmiyor ama gelecekte yapılacak çalışmalarla petrolün yerini alabilir." şeklinde konuştu.





CİHAN
30 Mart 2015 16:14
DİĞER HABERLER