Venezuela'da tutuklanan muhalifler, "askeri kışlalara saldırı planlarını içeren istikrarsızlaştırıcı bir komplonun parçası olmakla" suçlandı.

Son olarak muhalefet lideri Maria Corina Machado'nun başkanlık kampanyası yöneticisi ve diğer sekiz çalışanı hakkında tutuklama emri çıkarıldı.

Bu kişiler hükümet karşıtı şiddet içeren bir komploya karışmakla suçlandı.

Hükümete göre, Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve yakın çevresinin üyeleri geçen yıldan bu yana yaralanmalarına yol açabilecek çeşitli komploların hedefi oldu.

Bu kapsamda yönetim, ocak ayından bu yana aralarında önde gelen bir insan hakları avukatı ve muhalefetin önde gelen başkan adayının çalışanlarının da bulunduğu 30'dan fazla kişiyı tutukladı.

Başsavcı Tarek William Saab, kampanya yöneticisi Magalli Meda ve diğerlerinin gösteriler, medya kampanyası ve askeri kışlalara saldırı planlarını içeren "istikrarsızlaştırıcı" bir komplonun parçası olmakla suçlandıklarını söyledi.

Birleşmiş Milletler ve yabancı hükümetler bu baskıları, 28 Temmuz'daki devlet başkanlığı seçimleri öncesinde siyasi muhalefeti bastırmaya yönelik bir bahane olarak nitelendirdi.

Venezüella insan hakları grubu Provea'nın genel koordinatörü Oscar Murillo, yetkililerin hükümet karşıtı herhangi bir faaliyeti bastırmak için polis, ordu ve sivil grupların eylemlerini koordine ettiğini kaydetti.

Machado, geçen yıl muhalif bir grup tarafından düzenlenen ön seçimi ezici bir çoğunlukla kazanmıştı. Ancak ülkenin Yüksek Adalet Mahkemesi ocak ayında, eski milletvekilinin 15 yıl boyunca kamu görevinde bulunmasını yasaklayan idari bir kararı onayladı.

Machado, kampanyasının örgütlenmeye devam edeceğini ve uluslararası toplumdan "iyi dileklerden çok daha fazlasını" beklediğini söyledi.

Saab'ı "terör savcısı" olarak nitelendiren Machado hükümeti kastederek "Bu bir güç değil, derin bir zayıflık işareti çünkü her geçen gün daha da güçlendiğimizi biliyorlar" dedi.

Ekim ayında Maduro ve muhalefetin Üniter Platform koalisyonu temsilcileri, daha eşit bir seçim koşulları üzerinde çalışmayı kabul etti.