Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığı için AKP Grubu gerekli imza hazırlığını tamamlarken; muhalefet cephesinde vatandaşlardan imza alımıyla adaylığa hazırlanan isimler açısından zorlu günler söz konusu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, geçen yıl Ekim’de parti kuruluşu sırasında Cumhurbaşkanlığı adaylığını vurgulayarak henüz ortada seçim tarihi belirlenmişken Erdoğan’ın karşısına çıkmıştı. Türkiye’de 3 Kasım 2019 yerine 24 Haziran 2018 günü seçim tarihi ilan edilmesiyle birlikte Cumhurbaşkanlığı adaylığından vazgeçmediğini açıklayan Akşener, CHP’nin 15 milletvekili katılımıyla TBMM’de parti grubu oluşturulmasına rağmen 100 bin imzayla adaylıkta kararlılığını da duyurdu.
Muhalefette Akşener’in ardından bugün de 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün parti adaylığı teklifini kabul etmemesi üzerine Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, kendi adaylığını açıkladı. Karamollaoğlu da, SP’nin TBMM’de parti grubu olmaması dolayısıyla 100 bin imzayla Yüksek Seçim Kurulu’nda (YSK) başvurmak durumunda. Ancak SP, bu konuda parti teşkilatınca imza toplanabileceği görüşünde.
Karamollaoğlu gibi parti teşkilatıyla adaylıkta sıkıntı yaşamayacağı düşüncesindeki diğer isim Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek. Bugün YSK’ya ön başvurusunu gerçekleştiren Perinçek, “Biz 100 bin kişiyi Silivri duvarının önüne yığmışız. O 100 bin insanı ilçe seçim kurullarına mı getiremeyeceğiz? Yurttaşlarımız, cumhurbaşkanlığı adaylığına Doğu Perinçek'i önermek için 9 Mayıs'a kadar imzaya gelecekler. Şu anda elimizde 90 bin dilekçe var. Daha zamanı gelmeden Vatan Partimize müracaat etmiş 90 bin üzerinde vatandaşımızın Doğu Perinçek'i cumhurbaşkanı adayı gösteren dilekçe var. Şu ana kadar dilekçe vermemiş vatandaşlarımızı da seferber ediyoruz. İlçe seçim kurullarında imzaların toplanması günü bittiği zaman 100 bini aşan imzayla Doğu Perinçek, cumhurbaşkanlığı adayı olacaktır” dedi.
Vatan Partisi, ayrıca yarın Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunarak, YSK’nın yurtdışı seçmenlerce Cumhurbaşkanlığı adaylığı için imza verilmesini yasaklayan kararının iptalini de talep edecek. Vatan Partisi, YSK’nın yurtdışı seçmenler ile yurtiçindekiler arasında aday gösterme konusunda ayrımcılık yapmasının anayasaya aykırı olduğunu açıkladı.
Karamollaoğlu: “Yolsuzlukla, yalnızlıkla savaşacağız”SP Genel Başkanı Karamollaoğlu’nun bugünkü adaylık açıklaması ise, iktidar partisi AKP’nin de içerisinden çıktığı “Milli Görüş” çizgisi bakımından dikkat çekiciydi. Karamollaoğlu’nun, özellikle iktidarda sözleri tutmama, yolsuzluk gibi konulardaki mesajlarıyla AKP’yi hedef aldığı görüldü. SP eski genel başkanları Recai Kutan ve Mustafa Kamalak’ın katılımıyla düzenlenen aday tanıtım toplantısında Karamollaoğlu için belirlenen ana slogan “Türkiye’ye Bilge Başkan” olarak ön plandaydı.
?SP Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın “Cumhurbaşkanlığı adaylığı için ilgili mercilerde titiz bir çalışma yapıldı. Bu çalışmalarda duruşu, kişiliği, söylemlerindeki asalet ve nezaketi ile bir isim hep ön plandaydı. Tüm sözlükler bilgeliği iyi ahlaklı, bilgili ve örnek insan olarak tarif eder. İşte bu tarifin Türk siyasetindeki adı bilge başkan Temel Karamollaoğlu, Saadet Partisi Cumhurbaşkanı adayıdır” sözleriyle adayı ilan etti.
SP Cumhurbaşkanlığı aday adayı Karamollaoğlu ise, eğer seçilirse 5Y ve 5A şeklinde özetlediği ilkeler ile hareket edeceğini belirterek, özetle şunları ifade etti:
“Biz dün söylediğimizi hiç yokmuş gibi addedip onun tam tersini icraata hiçbir zaman koymayız. Biz sözümüzün eriyiz. 5 Y’ye asla izin vermeyeceğiz. Söz veriyorum, bizim yönetimimizde yolsuzluğa, yandaşlığa, yalakalığa, yasağa ve yağmaya hiçbir zaman yer olmayacaktır. Biz garip hakkını yetim hakkı korur gibi koruyacağız, ihalelerden şeffaf, denetlemede son derece titiz olacağız. Çevremizde yalakaların öbekleşmesine asla müsaade etmeyeceğiz. 5 A’dan da vazgeçmeyeceğiz. Bu 5A’dan birisi akıl yani hakkın insana bahşettiği en büyük nimet. Kamil akıl bir iyin sonunu görmek demektir. Akıl ile hareket etmezseniz ‘15 günde Şam’da namaz kılacağız’ derken, sonra 15 yılda işin içinden çıkamazsınız. Türkiye’yi tek akıl ile değil, ortak akıl ile yönetme yoluna gideceğiz. Bu istişare demektir. İkincisi adalettir. Bir kararname ile on binlerce garibanı işinden, evinden eden, arkası olanı görmezden gelen bir anlayışa son vereceğiz. Hakim teminatını mutlaka tesis edeceğiz. Hakimin adil karar verebilmesi için elinde bir teminatı yok. Mahkeme kürsüsünde derdest edilen hakimler var. Onu gördükten sonra arkasından gelenin dürüstçe karar vermesini beklemek herhalde saflık olur. En önem verdiğimiz konulardan birisi de ahlaktır. Ahlak bir toplumun mayasıdır. Ahlak ve maneviyat olmadan bir ülke kalkınamaz. Yönetimde, siyasette ahlakı mutlaka hakim kılacağız. Ardından da adanmışlık ve asalet gelir.”
Karamollaoğlu, 5A ilkelerinden adanmışlık ve asalet konusunda ise salondaki SP’lileri işaret etti. Türkiye’de olağanüstü hal (OHAL) koşullarında ısrar edilmesi ve seçime gidilmesine de tepki gösteren Karamollaoğlu, “İktidara geldiğimizde ilk alacağımız kararlardan birisi OHAL düzeninin kaldırılması olacaktır. Şiddete başvurmadığı müddetçe hiçbir fikrin ve düşüncenin yasaklanması yoluna gitmeyeceğiz” diye konuştu.
Karamollaoğlu’nun, yolsuzluk ve yalakalık ile ilgili açıklamaları sırasında SP’lilerin ayakta alkışlarla verdiği destek de göze çarptı.