Türkiye'de yaşadığı hukuksuzlukların ardından Almanya'ya iltica eden resim öğretmeni Ümmü Körkü, Başbakan Angela Merkel'eden aldığı teşekkür mektubuyla Alman basınında haber oldu. Körkü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Merkel'e gönderdiği tabloda Almanya'nın demokrasi, insan hakları, eşitlik ve sosyal adalet hassasiyetine vurgu yapmıştı.
İki yıl önce Türkiye’yi terk etmek zorunda kalan resim öğretmeni Ümmü Körkü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Almanya Başbakanı Angela Merkel’e bir mektup gönderdi. Mektubunda neden Almanya’ya sığınmak zorunda kaldığını yazan Körkü, resimleriyle de Türkiye’de yaşanan hak ihlallerini anlattı. Herkese kucak açan bir başbakan olarak Merkel’in portresini de çizen Körkü, çalışmasında ve mektubunda Almanya’nın demokrasi, insan hakları, eşitlik ve sosyal adalet konusundaki hassasiyetlerini vurguladı.
Bold'dan Sevinç Özarslan'ın haberine göre, kendisine gönderilen her mektuba cevap veren Angela Merkel, Ümmü Körkü’ye de 15 Mart tarihli bir mektup yazdı. Almanya Başbakanlığı antetli teşekkür mektubunu Merkel’in izniyle kaleme aldığını belirten Sebastian Bebel, Körkü ailesine sevgi, saygı ve bağlılıkları için teşekkür etti.
MÜLTECİ OLARAK İKİ BİRİNCİLİK KAZANDI
En son kapatılan Özel Samanyolu İbrahim Avcı İlköğretim Okulu’nda görev yapan Ümmü Körkü 20 senelik resim öğretmeni. Tarih öğretmeni olan eşi Turgut Körkü de kapatılan dershanelerde idareci olarak görev yapıyordu. Hizmet Hareketi mensubu oldukları için evlerinin kapısında ‘F’ işareti konulan ve haklarında arama kararı çıkartılan Körkü ailesi hukuksuzluğa maruz kalmamak için ülkelerinden ayrılmaya karar verdi. 27 Temmuz 2018’de önce Yunanistan’a sonra da Almanya’ya sığındı.
Resim çalışmalarına Almanya’da devam eden Ümmü Körkü, geçen yıl merkezi ABD’de olan insan hakları kuruluşu Advocates of Silenced Turkey’in (AST), bu yıl da Fraknfurt’taki Velbert Alevi Bektaşi Kültür Merkezi’nin düzenlediği resim yarışmasında birinci oldu. Kendisi gibi sanatla ilgilenen 9 mülteciyle birlikte, bu yıl kurdukları Armoni Art adlı oluşumda çalışmalarına devam eden Ümmü Körkü’nün ilk projesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Angela Merkel’in portresini çizerek kendisine göndermek oldu.
NEDEN ALMANYA’YI TERCİH ETTİĞİNİ VURGULADI
Körkü Merkel’e yazdığı mektubunda, “Sizi kalben selamlıyorum, ben Ümmü Körkü resim öğretmeniyim. Türkiye’den iki yıl önce geldim. Politik sebeplerden dolayı Almanya’ya sığındım. Ülkeniz ve siz, demokrasi ve insan haklarına verdiğiniz önemden dolayı Almanya’da yaşamayı tercih ettim. Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun. Demokrasiyi temsil adına bütün dünya liderlerine örneksiniz. Bir kadın olarak sizinle gurur duyuyorum. Umarım bu küçük hediyemi kabul edersiniz.” ifadelerini kullandı.
“KAPIMIZA F İŞARETİ KONULDU”
Ümmü Körkü, 15 Temmuz gecesi yaşananlarla hiçbir ilgisi olmamasına rağmen Ankara’da çalıştığı okulda, kaldığı evde başına gelen ayrımcılıkları anlattı. Okulun bulunduğu sokakta oturan Körkü, “15 Temmuz’dan 3-4 ay önce kapı zilimize silinmez kalemle F harfi yazıldı. Sadece bizim değil, apartmandaki diğer öğretmenlerin kapılarına da. 8 katlı bir apartmandı. Velilerin de oturduğu bir apartmandı. Okulun bulunduğu sokakta sadece bizim apartman da değil o sokakta bulunan diğer arkadaşların apartmanlarında da F işareti vardı. 15 Temmuz’dan sonra okulu yakmaya kaldılar. Bir ay içinde 30-40 aile o sokaktan taşındı. Kimse kendini güvende hissetmiyordu. Okulun bahçe duvarına küfürler, tehditler yazılmıştı. Okulun bütün bilgisayarları, televizyonlar çalındı. Hırsız gir dediler. Yurt vardı. Orası da talan edildi. Arkadaşlarımız tutuklanmaya başlayınca biz de ülkemizi terk etmeye karar verdik.” dedi.
4 çocuk sahibi Ümmü Körkü, bu süreçten çocuklarının hem eğitim hayatının hem de psikolojilerinin çok olumsuz etkilendiğini aktardı: “Okullar kapandıktan sonra çocuklarımızı başka okula kaydettirdik. Çocuklarımdan biri 7, diğeri 8. sınıftı. Hangi okuldan geldiğimizi söyleyecek miyiz diye çok endişelendiler. 15 Temmuz’dan sonra bütün branşların öğretmenlerine MEB’den talimat geldi. 15 Temmuz’u derslerde anlatacaksınız, işleyeceksiniz, ödev vereceksiniz diye. Çocukları konferans salonlarına toplayıp belgesel ve görsellerle coşturdular. Çocuklar ayağa kalkıp ‘idam isteriz’ diye sloganlar attı. Kızım tedirgin oldu, korkuyordu, kimseyle arkadaşlık edemedi. Hayat dolu olan kızım kapattı kendini.”
AİLECE ALMAN GAZETESİNE HABER OLDULAR
16 kişinin bulunduğu botla Meriç’i geçen, Yunanistan’da 40 kişilik Birleşmiş Milletler kampında kalan Körkü ailesinin yaşadıkları, Almanya’nın yerel gazetelerinden Meinerzhagen’e de haber oldu. 17 Eylül 2019 tarihli, Frank Laudien imzalı haberde, Körkü ailesinin maruz kaldığı ötekileştirme, ayrımcılık ve hukuksuzluklar Türkiye tarihi üzerinden anlatılıyor.