Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye'den kaçan mültecilerin Türkiye'ye, Lübnan'a, Ürdün'e gittiğini ancak Birleşmiş Milletler'de (BM) kararları 5 ülkenin verdiğini belirterek, bu durumun değişmesi gerektiğini söyledi. Davutoğlu, 3 yaşındaki Aylan'ın fotoğrafının herkesi etkilediğini vurgulayarak, "O çocuğun annesinin o anlarını, yaşadıklarını tahayyül edebilir misiniz? O çocukları kurtarmak için anne herşeyi yapmıştır. Peki bundan kim sorumlu?" diye sordu.

Davutoğlu, Rixos Otel'de W20 Türkiye Konferansı'nda konuştu. "Mantaliteyi değiştirmeden tarihi değiştirmezseniz." diyen Davutoğlu, tarih boyunca kadınların maalesef her zaman için bir obje olarak görüldüğüne dikkat çekti.

Kadınların ve erkeklerin Allah'ın yarattığı eşit insanlar olduğunu hatırlatan Davutoğlu, şunları kaydetti: "Genellikle kadınlar bedeli öderler. Erkeklerin aldığı kararların bedeleni genelde kadınlar öder. Kadınlar savaşın mağdurlarıdır. Savaş sonrası çocuklara, yetimlere bakmak zorundadırlar.

Eğer kadınların yüzü o ülkede gülüyorsa; daha iyi bir dünyaya gülümsüyorsunuz demektir. O ülkenin de mutlu olduğunu anlarsınız. Refah sadece havaalanına bakmakla anlaşılabilir ama mutluluk sadece kadınların yüzüne bakarak anlaşılabilir."

Davutoğlu, yaptığı ziyaretlerde 4 kadın yüzünü unutamadığına dikkat çekti. Bunlardan birinin Somali'deki kadının yüzü olduğunu ve unutamadığını dile getiren Davutoğlu, bir diğerinin ise Ramazan ayında mülteci kampındaki Suriye'den kaçan bir kadın olduğunu ifade etti. Kadının bacaklarından bir tanesini kaybettiğini anlatan Davutoğlu, Suriye halkının kötü günlerini onun yüzünde de görülebildiğini kaydetti.

3 yaşındaki Aylan'ın fotoğrafının herkesi etkilediğini belirten Davutoğlu, "O çocuğun annesinin o anlarını, yaşadıklarını tahayyül edebilir misiniz? O çocukları kurtarmak için anne herşeyi yapmıştır. Eşimle de konuştum. Peki bundan kim sorumlu?" diye konuştu.

Ankara'da ziyaret ettiği bir kadının da yüzünü unutamadığını dile getiren Davutoğlu, "Bir kadın savaşın bedelinin ne olduğunu bilir, erkeklerin aldığı kararların bedelini kadınlar öder. Onlar dünyanın sorumluluğunu sırtlarında taşır." ifadelerini kullandı.

Bosna'da yaşanan Srebrenitsa katliamını anma törenleri sırasında gördüğü bir kadının da yüzünü unutamadığını dile getiren Davutoğlu, "O dönem neler yaşadıklarını anlattı. Bu bizi çok rahatsız etti ve acı verdi. Kadınların sadece etkilenen bir obje olarak kalmalarına izin vermemeliyiz. Tarihe yöne verenler olmalıdırlar." dedi.

"İnsanlığın vicdanına, kadınların merhamet ve şefkatine ihtiyacımız var." diyen Davutoğlu, bu toplantının tarihte yerini alacağını söyledi. Kadının katkısı olmadan küresel ekonominin şekillenemeyeceğini vurgulayan Davutoğlu, Suriye'den kaçan mültecilerin Türkiye'ye, Lübnan'a, Ürdün'e gitiğini ama Birleşmiş Milletler'de kararları 5 ülkenin verdiğini hatırlattı. Bu durumun değişmesi gerektiğinin altını çizen Davutoğlu, kadınların hayattaki yerine ve önemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Başörtülü kadınların bir dönem Türkiye'de eğitim dahi alamadığını dile getiren Davutoğlu, üniversitelere alınmadığını, kamuda istihdam edilmediğini, eşinin de buna dahil olduğunu ifade etti. O dönem başörtülü kadınların negatif bir ayrımcılığa tabi tutulduğunu dile getiren Davutoğlu, artık şimdi böyle bir ayrım yapılmadığını ve herkesin özgür olduğunu söyledi.

Bugün o ayrımcılığa karşı kendi kabinesinde bir başörtülü kadın bulunduğunu dile getiren Davutoğlu, "Demokrasi ilaçtır. Eğer demokrasi yoksa kadın için gerçek bir eşitlik ve özgürlükten bahsedemeyiz." dedi. CİHAN