"Umarız “olağan şüpheliler” Ağrı olayından gerekli dersi çıkartırlar ve huzur içinde bir seçim geçiririz."
“Olağan şüpheli” lafının, Ağrı için kimi hedeflediği belli. Yine de ne parti kurumsal kimliği ile AK Parti’yi, ne İktidar’ın Erdoğan veya Hükümet kanadını, ne devletin derinlerindeki iktidar eklentilerini veya ne de Efkan Ala gibi olayda adı geçen kişiyi “şüpheli” ilan etmemiz için yeterli delil yok. “Şiddet AK Parti’ye oy getirir” postülası bile, “bu işin içinde bit yeniği var” kuşkusunu aklımıza getirmeli.
Esnaf kurnazlığı ile terör cambazlığı yapmak, onca iktidar tecrübesine rağmen bugünün güç sahiplerinin altından kalkabileceği bir tezgah değil. Ortaya dökülüp-saçılan deliller ve yapılan açıklamalar “terör=oy” denklemini destekleyerek, matematiksel kesinlikte “olağan şüpheli” olarak İktidar’ı gösterse de bizim biraz daha derinlere inmemiz lâzım; çünkü sonuç tam tersi oluyor. Paradoks keskin: Oy için devlet eliyle provokasyon tezgahlayan bir partiye kim oy verir?
(...)