AKP lideri Erdoğan, yaktığı ateş ile kaos ve sonrasında bir savaş mı planlıyor? Buna cevap vermeden önce bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum. Tam anlamıyla bir kaosa sürüklenen Türkiye bilinmez başka oyunlara hazırlanıyor. AKP iktidarı 2016 yılında 15 Temmuz darbe oyunu ile kurmaya çalıştığı ancak bir türlü oturtamadığı TEK ADAM rejimini bir başka büyük kaosla pekiştirmek istiyor. Bunun için ise farklı bir senaryoyu uygulamaya koyuyorlar. Erdoğan o kadar gözü dönmüş bir şekilde hareket ediyor ki kendilerini destekleyen her kim varsa adeta şeytanlaştırıyorlar. Ateşi kendileri yaktılar ve yine bu ateşin yayılması için kademeli olarak benzin dökmeye devam ediyorlar. Öyle anlaşılıyor ki Erdoğan tarafından yakılan bu ateşe benzin dökme görevi bu defa sadece Bahçeli’ye verilmemiş. Hüdapar Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu oğlu ile kendinden menkul sözde hoca Cüppeli de ateşe benzin dökmek için adeta yarışıyor Dökülen benzin sonrasında ateş ne kadar yayılır bilmiyoruz ama şunu ifade etmek istiyorum; yaktıkları ateş çıkaracakları kaosun kontrol edilmesini zorlaştırılabilir. 

1980 ihtimali döneminde bir işkencecinin isminin İzmir’de bir okula verilmesi, bir süre önce servise konulan Şeyh Said hain mi değil mi tartışmaları, namaz kılan teğmenlerle onları şikayet eden Ulusalcı-Kemalist teğmenlere açılan soruşturmaların medyada gündeme oturtulması, sokak röportajında kimliği meçhul kara ruhlu insanların Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk olmadığı ve yahudi olduğuna ilişkin söylemlerin dolaşıma sokulması bir büyük planın parçalarıdır. Bu plan da sadece yerel seçimler değildir. Oyun gerçekten bu defa çok büyük. Bu oyunun birinci ayacağını AKP iktidarının çaresizliği gizlenmek istiyor. O kadar çaresizler ki şehitleri ve şehit cenaze törenlerini politik bir malzeme olarak kullanma kişiliksizliğini dahi gösterebiliyorlar. Kuşkusuz 12 Mehmetçiğin şehit olmasında bir görev ihmali var mı bunun bütün yönleri ile araştırılması gerekiyor.  Bu çok önemli bir konu. Zira Türkiye Kuzey ırak ve Suriye’nin kuzeyinde şehit olan Türk askerinin sayısını tam olarak bilmiyor. Birileri bir şeyler gizliyor!!

Cumhur İttifakı ateşin yanmasını ve genişlemesini istiyor. O kadar istiyorlar ki Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’ne ağzı dolu hareketler yağdırmaktan, CHP lideri Özel’i yolda yürüyemez duruma getirmekle tehdit etmekten çekiniyor. Peki Bahçeli bunu neden yapıyor? Amacı ne? Bu söylemlerle Erdoğan’ı  MHP’ye mecbur olan “tek adam” statüsünde mi tutmak istiyor, yoksa ateşe döktüğü benzin ile bir kolunun uzandığı Ergenekon ekibine zemin mi hazırlıyor?  Zira Abdurrahman Dilipak’ın geçen hafta yazdığı yazıda üstü kapalı olarak Erdoğan’ı ima ederek “birilerinin sonu geldi” demesi ile Bahçeli’nin pervasız sözleri arasında bir bağlantı var mı? Ya da fazla kuşku bırakacak bir şekilde bu günlerde ortalarda gözükmeyen Vatan Partisi lideri Periçek’in sessizliğini nasıl okumak gerekiyor? 

AKP iktidarı yaktığı bu ateş ile yerel seçimlerde bir anlamda belirleyici konumda olan DEP Parti ile özellikle CHP’nin bir seçim işbirliği yapmasını istemiyor. CHP lideri Özel’in şehit cenaze törenlerine gönderdiği çelenklerin yere atılması sanki terörün nedeni Özel’miş gibi hareket edilmesi, Bahçeli’nin DEP Parti’nin kapatılmasını istemesi ve milletvekili maaşlarını dondurulmasını istemesi ve İYİ Parti lideri Akşener’in de DEM Parti’yi şeytanlaştırma yarışına girmesi başka şekilde açıklanamaz. 

Peki yakılan bu ateşin amacı sadece İstanbul ve diğer illerde yerel seçimleri kazanmak amaçlı bir hamle mi? Kuşkusuz bu ateşi Erdoğan’ın sadece İstanbul’da seçimleri kazanmak için yaktığını söyleyemeyiz. Zira hedef bir yandan AKP iktidarını içende bulunduğu açmazdan kurtarmak. Nedir o açmazlar?  

AKP iktidarı yaktığı bu kaos ateşi; 

1-Ekonomik kriz ve etkilerinin kamuoyunda konuşulmasını istemiyor. 

2-Cumhurbaşkanı eski Yardımcısı Fuat Oktay’ın 50 milyon dolar rüşvet aldığına ilişkin ses kayıtlarının neden olacağı sarsıntının önüne geçmek istiyor. (Skandalı ortaya çıkaran gazeteci Cevheri Güven gerçekten tebriki yine hak ediyor.) 

3-Filistin’e yönelik katliamda Erdoğan’ın İsrail zulmüne dur diyememesi ve Siyasal İslamcı kesimde “yalancı” durumuna düşen Erdoğan’ın prestijinin da ha da sarsılmaması için Filistin konusunun konuşulmamasını istiyor. 

4-Dilan çifti skandalı, Fetih Terim para olayı. Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlunun karıştığı kaza  sonrası Türkiye’den kaçırılması, Ankaragücü Başkanı Faruk Koca skandalının konuşulmasını engellemek istiyor. 

5-Muhalif bütün kesimleri ülke için BEKA SORUNU olarak göstererek toplumda korku iklimi oluşturmak ve yaymak.    

6-Erdoğan’ın artın sağlık sorunlarının tartışılması istemiyor. 

Peki AKP’nin tüm istekleri nasıl sağlanacak? Nasıl bir ateş yakmaları gerekiyor ki ülkede çatırdayan tek adam Erdoğan rejimi istihkam edebilsin?  Tüm bunlar için 15 Temmuz darbe oyununa benzer bir kaosa ihtiyaçları var. Zira 15 Temmuz darbe oyunu sonrasında; 

1-Diplomasız bir isim Cumhurbaşkanı olarak görevine devam edebildi.

2-17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının üstü kapatıldı. 

3-Suriye ve Afrika ülkelerine MİT eliyle yapılan silah kaçakçılığının üstü kapatıldı

4-Petrol, doğalgaz ve eroin kaçakçılığının önü açıldı

5-Mafya ve çete liderleri ülkede söz sahibi oldu. Birçokları hapisten çıkartıldı. 

6-Yargı, içişleri ve askeri kurumlarda binlerce personel ihraç edildi, tutuklandı. Devletin tüm kadroları siyasal İslamcı ve ülkücüler ve ulusalcılara açıldı. 

7-OHAL yasaları ile Türkiye tek adam rejimine dönüştü. 

AKP iktidarı ve onun hastalıklı lideri Erdoğan’ın kendi ikbali kadar aile ikbalini sağlayabilmek için ülkenin tam anlamıyla OTORİTERLEŞMESİ gerekiyor. Bunun için de Erdoğan, ülkede yaktığı ateşi kaos ve savaşa dönüştürecek. Erdoğan’ın emri ile Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK),  Suriye ve Irak’ın kuzeyini ve özellikle Hatay’ın hemen ötesini yani İdlip bölgesine kapsayan büyük bir sınır ötesi operasyona hazırlanıyor. Peki bu savaş ne zaman olacak? 31 Mart 2024 yerel seçim öncesinde mi sonrasında mı ? Buna ilişkin bir şey söylemem mümkün değil….Eğer Suriye operasyonu başlarsa bilir ki Türkiye içinde de Ergenekon harekete geçecektir….Zaman bir zalimin sonuna doğru akıyor.  Ama öyle görünüyor ki zalimin gidişi de yıkıcı olacak…