"Siyaset mühendisleri devrede... Daha çok HDP ve Demirtaş üzerine yoğunlaştığını görmek için uzman olmaya gerek yok. Olaylar herkesin gözü önünde yaşanıyor. Ankara - İmralı hattında öylesine ‘siyasi senaryolar', öylesine ‘komplo teorileri' konuşuluyor ki..."
‘Siyaset mühendisliği' diye bir kavram vardı bir zamanlar. Bugünlerde pek hatırlanmıyor. ‘Toplum mühendisliği' falan da denirdi. Siyasi olayları izah ederken çok sık kullanılırdı. Hele olağanüstü dönemlerde... Siyaset doğal akışına bırakılmaz, sık sık dışarıdan müdahale edilirdi.
Siyasi yapıyı dizayn etmek için mühendislik projeleri devreye sokulurdu. Bazen örtülü bazen açık dış etkenlerle Meclis ve siyaset kurumuna yön çizilirdi. Güç odaklarından beslenen mühendisler siyasetin ayarlarını bozar fakat arzu ettikleri neticeyi almakta zorlanırdı. Bozduklarıyla, yıktıklarıyla kalırdı. Geçmişte de, yakın tarihte de örneği pek çok.
22 yıldır Ankara'dayım, siyaseti izliyorum. Pek başarılı olmuş, adam gibi ‘mühendislik projesi' hatırlamıyorum. Siyaset hep doğal dinamikleriyle gelişti. Önünde bentler vuruldu, amma velakin su aktı sonunda yatağını buldu. Mühendisler boşuna çaba harcadı. AK Parti'nin en iyi örneği...
Siyaset ve toplum mühendisleri AK Parti'yi durdurmak için bütün maharetlerini ortaya koydu, olağan olağandışı her türlü yolu denedi. Netice ortada. Sonunda sandığın yani halkın dediği tecelli etti. Mühendislerin projeleri tarihin çöplüğüne atıldı. Ve sandığın hükmü yürüdü
(...)