NATO zirvesinde savunma harcamalarının 2035 yılına kadar gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 5'ine çıkarılması kabul edildi. Sonuç bildirisinde 2026 zirvesinin Türkiye'de yapılacağı belirtildi.
Lahey'de düzenlenen zirvede NATO'ya üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları Rusya'dan gelen tehditler ve ABD Başkanı Donald Trump'ın ısrarı üzerine savunma harcamalarını artırmayı kabul etti.
Zirve sonrasında yayımlanan bildiride "Müttefikler 2035 yılına kadar her yıl gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 5'ini savunma ve güvenlik harcamalarına ayırmayı taahhüt etmektedir" ifadesi yer aldı. Buna göre, GSYİH'nin yüzde 3,5'i doğrudan savunmaya; yüzde 1,5'i ise savunma ile bağlantılı kışla, demiryolu gibi altyapı harcamalarına aktarılacak. Bugüne kadar NATO'ya üye ülkelerin GSYİH'lerinin en az yüzde 2'sini savunma harcamalarına ayırması öngörülüyordu.
DW Türkçe'nin haberine göre bildiride, "Yatırımlarımız, caydırıcılık ve savunma, kriz önleme ve yönetimi ile iş birliğine dayalı güvenlik olmak üzere üç temel görevimiz doğrultusunda, ihtiyaç duyduğumuz kuvvetleri, yetileri, kaynakları, altyapıyı, savaşa hazırlıklı olmayı ve dayanıklılığı sağlamamızı güvence altına alacaktır" denildi. Üzerinde mutabık kalınan plana ilişkin harcama eğilimi ve dengesinin "stratejik ortam ve güncellenmiş yetenek hedefleri doğrultusunda 2029 yılında gözden geçirileceği" kaydedildi.
Bildiride ayrıca Ukrayna'ya desteğin devamı konusunda da mutabık kalındığı belirtildi. Bildiride, "Müttefikler, bizim de güvenliğimize katkı sağlayan Ukrayna'ya verilen desteğin egemen ve kalıcı bir taahhüt olduğunu yeniden teyit eder" denilerek, İttifak üyelerinin bu doğrultuda Ukrayna'nın savunma ve savunma sanayisine yapılan doğrudan katkıları da savunma harcamalarına dahil edecekleri kaydedildi.
Zirveden çıkan bildiride transatlantik savunma sanayi iş birliğini "hızla genişletme konusunda"da ortak taahhüdün bir kez daha teyit edildiği dile getirilerek, "Ortak güvenliğimizi ilerletmek amacıyla yeni teknolojileri ve yenilik ruhunu kullanmaya kararlıyız. Müttefikler arasında savunma ticaretindeki engelleri ortadan kaldırmak için çalışacak ve savunma sanayi iş birliğini teşvik etmek adına ortaklıklarımızdan faydalanacağız" denildi.
Beş maddeden oluşan bildirinin son maddesinde ise 2026 yılındaki NATO Liderler Zirvesi'nin Türkiye'de yapılacağı belirtildi.
5. madde tartışması
Müttefiklerin 2035'ten itibaren gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 5'ini savunma ve güvenliğe ayırmayı taahhüt etmesi ABD'de ikinci Trump döneminde ittifakta kopma yaşanabileceğine dair kaygıları şimdilik bertaraf etmiş oldu.
Müttefikler yüzde 5 hedefinde ısrarcı olan Trump'tan, bu adım karşılığında NATO Antlaşması'nın 5. maddesine olan bağlılığını açıkça ifada etmesini bekliyordu. Söz konusu madde, bir üyeye saldırının tüm ittifaka yapılmış sayılacağına ve kolektif savunma yükümlülüğüne işaret ediyor.
Daha önce bu maddeye ilişkin tartışma yaratan açıklamalarda bulunan ABD Başkanı, NATO Liderler Zirvesi'nde müttefiklere dolaylı bir destek sözü vererek, ABD'nin "dünyadaki en iyi müttefik olduğunu" ve bunu önümüzdeki dört yıl boyunca sürdüreceğini söyledi.
Trump için mi Rusya'ya karşı mı?
Almanya Başbakanı Friedrich Merz, "tarihi" olarak nitelendirdiği zirveden çıkan yüzde 5 kararının Trump için değil, Rusya tehdidine karşı alındığını vurgulayarak, "Rusya yalnızca Ukrayna'yı tehdit etmiyor, aynı zamanda kıtamızın tüm barış ve politik düzenini tehdit ediyor" ifadelerini kullandı.
Trump'ın yayımladığı özel mesajla gündeme gelen NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ise ABD Başkanı'nın baskısı olmasaydı bu hedef yükseltmesinin gerçekleşmeyeceğini söyledi. Rutte, Trump'ın onyıllardır hiçbir ABD Başkanının başaramadığını başardığını kaydetti.
Ukrayna bu yılki zirvede yan rolde
Diğer yandan Rutte'nin İttifak'ın birliği konusunda şüpheye mahal olmadığına yönelik ifadelerine karşın Ukrayna meselesi, NATO'nun ortak duruşunun sınırlarını bir kez daha ortaya koydu. Kiev'e kararlı biçimde destek veren Avrupalı müttefikler Rusya'ya yönelik baskının artırılmasını talep ediyor. Yaptırımların ABD ekonomisine zarar verdiğini savunan Trump ise açık bir şekilde taraf olmaktan kaçınıyor.
NATO zirvesinde önceki yıllardan farklı olarak Ukrayna savaşı özel bir oturum konusu olmazken bildiride Ukrayna'ya destek muğlak bir ifadeyle sınırlı kaldı. Geçen yıl NATO, Ukrayna'ya 40 milyar euroluk yardım sözü vermiş ve Kiev'i "geri döndürülemez bir şekilde NATO üyeliğine giden yolda destekleyeceğini" beyan etmişti. Ukrayna açısından kritik öneme sahip bu ifade bu yılki bildiriden tamamen çıkarıldı.
Öte yandan Kiev'e yapılacak askeri yardımların NATO savunma harcamaları kapsamına alındığının yazılı teyidi Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy için önemli bir teminat olarak değerlendiriliyor.