Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) kaynakları, yakıt ikmali desteği talebi üzerine söz konusu gemiye yakıt temin edildiğini açıkladı. Türkiye, Fransız askeri gemisince "NATO usullerini ve denizde emniyet kurallarını ihlal edecek şekilde süratle manevra yaptığı" iddiasını da gündeme getirdi. Bu konuda Türkiye'nin NATO askeri makamlarını bilgilendirdiğini vurgulayan kaynaklar, Fransa'nın iddiasının aksine, NATO'nun süratli manevralardan haberdar edildiğini ifade etti.

Bir Türk askeri yetkili, "Türk Silahı Kuvvetleri, tehlikeli hareketin, tacizin, dostane faaliyetlerin, işbirliğinin, dayanışmanın ve koordinasyonun ayırdını yapacak tecrübeye sahiptir. Ayrıca müttefikler arasında sahada herhangi bir sorun yaşanması durumunda uygulanacak koordinasyon, işbirliği, karşılıklı çalışabilirlik prensip ve usullerine de hakimdir. 

Arazideki müttefik unsurları arasında bugüne kadar olduğu gibi, kolaylıkla ve NATO usulleri doğru şekilde uygulandığı takdirde halledilebilecek basit bir koordinasyon sorununun, basında gündeme getirilmesi, İttifakın dayanışma, iş birliği ve koordinasyon ilkeleri ve müttefiklik ruhu ile bağdaşmamaktadır. Taciz edildiği iddia edilen Fransız harp gemisine iddia edilen olay öncesinde tarafımızdan yakıt ikmali yapıldığı da dikkate alınırsa, ithamın ne kadar yersiz ve maksatlı olduğu açıktır. 

Ayrıca anılan olay esnasında, Fransız harp gemisinin tehlikeye atacak, NATO usullerini ve denizde emniyet kurallarını ihlal edecek şekilde yüksek süratli ve tehlikeli manevra yapmış olmasından söz edilmemesi de manidardır. Fransız gemisi bu yakın ve tehlikeli manevrayı yaparken, ilave seyir güvenliği için Türk harp gemisi tarafından atış kontrol radarı üzerindeki kamera ile gözetlenmiş, ancak hiçbir surette radar ile izleme yapılmamıştır" dedi.

Askeri yetkili, "20 deniz mili sürat ile deniz emniyetini tehlikeye atacak şekilde bir müttefik harp gemisine yaklaşmak usullere ne kadar uyar. Ayrıca Fransız gemisinin, NATO Deniz Muhafızı Harekatı için Orta Akdeniz'de bulunduğu sürece Türk gemileri ile sürekli muhabere irtibatı olmasına rağmen olay esnasında Fransız gemisi tarafından gemimizle hiçbir muhabere irtibatı kurulmamıştır. Konu NATO askeri makamları ile de paylaşılmıştır. 

Müttefikimizden beklentimiz, varsa bu tür sorunların mevcut usuller ve esaslar çerçevesinde, ittifakın dayanışma ruhu içerisinde, koordinasyon ve diyalog ile çözümlenmesidir. Türkiye, her zaman olduğu gibi bugün de ittifak içerisindeki görev yükümlülüklerini yerine getirmiş ve yerine getirmektedir. Gemide ve karargahtaki kayıtlar incelenmiştir. NATO makamları ile de belgeler ve kayıtlar paylaşılmaktadır" diye konuştu.

Fransa Savunma Bakanlığı, Türkiye'yi Akdeniz'de Fransa'ya karşı "son derece saldırgan bir hamle" yapmakla suçlamıştı.

Bakanlık, Türk donanmasına ait bir fırkateyninin, Akdeniz'de NATO misyonuna katılan Fransız fırkateynine yönelik "aşırı derecede saldırgan" hamlesini kınadıklarını belirterek, Türkiye'nin bu tutumunu NATO toplantısında gündeme getireceklerini kaydetmişti.

Açıklamada Courbet isimli Fransız fırkateyninin, Libya'ya silah taşıdığından şüphelenilen bir yük gemisini belirlemeye çalışırken, Türk fırkateyninin Fransız gemisini NATO’nun çağrı sinyaliyle üç kez aydınlattığı ileri sürüldü.

Bunun "son derece saldırgan bir dil" olduğu belirtilen açıklamada, "Bizim açımızdan bu olay son derece ağır. Bir NATO müttefikinin böyle davranmasını kabul edemeyiz. Bunu NATO misyonuna öncülük eden, NATO komutası altındaki bir gemiye karşı yapamazlar" denilmişti.