Skandalın ilk zinciri gözaltı işlemi ile başladı. Farklı illerden yaklaşık 50 isim sabah 05:00’te gözaltına alındılar ve Mersin Emniyeti’ne götürüldüler.

Gözaltına alınan isimler için skandal talimatlar verildiği iddia ediliyor. İddiaya göre gözaltına alınan isimler için ilk gün yatacak yer verilmedi. Gözaltındaki isimlere az sayıda, pis ve kokmuş yataklar verildi ve nöbetleşe olarak uyamaları istendi. Bütün bunlar yaşanırken yemek bile verilmedi.  İlerleyen günlerde yaşananlarsa bu iddiaların doğruluğunu ıspatladı.

Günlerdir yaşanan skandalı müvekkil avukatlarından Yusuf Özer twitter hesabından tek tek paylaştı.  Avukat Yusuf Özer’in verdiği bilgilere göre farklı illerde gözaltına alınan 50 kişi ilk önce 27 Mayıs’ta Mersin’e getirildi. Tam 4 gün boyunca nezarethanede tutulan isimlerden 50’si tutuklama talebiyle Cuma sabahı 08:00’de adliyeye  sevkedildi. İşkenceye dönüşen yargı süreci 50 kişi için de tek bir hakimin görevlendirilmesiyle devam etti. Tutuklanması istenen 50 isim ve yaklaşık 30 avukatın tek bir hakim tarafından dinlenmesinin hukuka aykırı olduğunu belirten avukat Yusuf Özer, yaşananları 12 Eylül askeri mahkemelerinde ve Yassıada yargılamalarında yaşananlara benzetti.

Farklı illerden Mersin’e getirilen isimler yine hükümeti devirmek ve örgüte eleman sağlamak gibi kalıp suçlamalara maruz kaldı. Gözaltındaki isimlerin hakim tarafından sorgulama işlemlerinin sabah 9’da başlaması gerekiyordu. Ancak bu isimlerin sorgusu akşam 17:00’ye kadar bekletildi. İlk ismin ifade işlemi yaklaşık 30 dakika sürdü. Her bir kişi için 30 dakikalık ifade işlemi hiç mola verilmese bile yaklaşık 25 saat sürecek bir ifade süreci demekti. Akşam 17:00’de başlayan ifade gece boyunca devam etti. Gözaltına alınan isimler ve avukatlar sabah namazını Adliye koridorunda kıldı. Sabahın o saatlerinde sadece 9 kişi ifadesini verebilmişti. Geriye 40’tan fazla isim hala beklemekteydi. Uykusuz, yorgun ve aç bir şekilde bekletilen 50 kişi hukuk ve insanlık dışı şartlarda ifade vermeye devam etti.  

Avukat Yusuf Özer twitter’dan verdiği bilgilerde kendi müvekkilinin  gözaltına alındıktan tam 6 gün sonra, adliyeye sevkedildikten de 48 saat sonra ifade verebildiğini belirtti. İfade verilen saat ise sabah 04.45’ti.

İfade süreci devam ederken gözaltına alınan isimlerden rahatsızlananlar oldu. Sırasını bekleyen hasta ve yaşlı isimler adliye koridorlarında fenalaştı. İlk müdahale sağlık ekipleri tarafından adliye koridorlarında yapıldı. Şeker hastası olan ve ilaç kullanması gereken Faruk Kırılmaz ise yaşadığı işkenceye daha fazla dayanamadı. Gözaltında geçen 6’ıncı gün fenalaştı ve hastaneye kaldırıldı.

Gözaltına alınan  isimlerin ifade işkencesi bununla kalmadı. Cuma gününden beri aralıksız şekilde ifade alma işlemine tek başına devam eden sulh ceza hakimi de rahatsızlandı ve acil servise kaldırıldı. Pazartesi sabahı itibarıyla adliyede 4 gün dolmuş olacak. Avukat Özer ve hukukçulara göre haklarında hüküm verilmeden hiç kimse adliyede hakim karşısında bu kadar uzun süre tutulamaz. İşkenceye dönüşen ifade alma işleminin açık hak ihlali olduğu belirtiliyor.