“Örgüt var, ispata gerek yok” diyerek 20 kişiyi tutuklayan hâkimin, duruşma sırasında skandal sözleri ortaya çıktı. Kendisini “Bunların ciğerini bilirim” diye takdim eden hâkimin, telefonuyla hayırseverlerin fotoğrafını çekerek “Bakın nasıl çıkmış” dediği öğrenildi.

İstanbul’da geçen hafta düzenlenen operasyonda 34 kişi kurban ve burs verdiği için gözaltına alındı. Mahkemeye sevk edilen hayırseverlerden 20’si hapse atıldı. Tutuklama kararında “Böyle bir örgütün varlığı biliniyor, bilinen şeyin ispata muhtaç olmadığı görülmüştür.” diye gerekçe sunan hakim H.A.’nın, duruşma sırasında da hukukçu kimliğiyle bağdaşmayan sözler sarf ettiği ortaya çıktı. Alınan bilgilere göre, mahkeme salonuna hükümet yanlısı bir gazetenin “Dünya imamları” başlıklı manşetini tablo yaptırıp asan hakim, duruşma sırasında bütün hayırseverlerin fotoğrafını çekerek, avukatlara, “Bakın nasıl çıkmış?” diye sordu. Ardından bir hayırsevere “Sen üniversitede bunların evlerinde kalmadın mı? Bunların evleri konforludur, seni davet etmediler mi? Beni hiç davet etmediler.” gibi sorular yöneltti.

Duruşma sırasında fenalık geçirerek bayılan bir kişiyle de dalga geçercesine konuşan hakim H.A., “Sana hocanın bedduası mı tuttu yoksa?” derken, bir diğerine de, “Sana beddua etti herhalde buraya geldiğine göre.” dedi. “Benim kimseyle bir ilişkim yok” diyen bir hayırsevere de “Böyle deme, sana da bir beddua ederler görürsün.” şeklinde karşılık verdi. Daha sonra, “Sen ne zaman bunların gerçek yüzünü gördün, ben bunların gerçek yüzünü 1996’dan beri biliyorum.” diye konuştu.

İşadamları derneğine üye olmakla suçlanan bir kişi ise bahsi geçen dernekten ayrıldığını beyan etti. Bunun üzerine hakim H.A., “Niye, bu dernekten sana iş geliyor muydu?” diye sordu. “Gelmedi” cevabı karşısında da “Ben de Yargıda Birlik Platformu’na aidat ödüyorum ama bize de sözlerini tutmadılar.” ifadelerini kullandı.

Sorgu sırasında hayırseverlere Fethullah Gülen hakkında da sorular yönelten hakimin, “Beşinci Şua’da Süfyan var ya, işte o bu adam. Adam beş cümleyle vaaz ediyor.” dediği öğrenildi. Ayrıca bir başka mahkemede yargılamaları devam eden Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve polisler için de hukukla bağdaşmayan değerlendirmelerde bulundu: “Tahşiyeciler diye bir grup var, tek amaçları Risalelere tahşiye yazmak. Bunlar bu adamlara da kumpas kurdular.”