Recep Tayyip Erdoğan’ın fiili başkanlık uygulamaları sadece toplum kesimlerinde değil, iktidar partisinde de rahatsızlık oluşturuyor.
Birgün Gazetesi'nde yer alan habere göre Davutoğlu’nun Başbakanlığının sona ermesinden sonra “uyum sorunu ortadan kalktı” diyenler anlaşılan o ki aceleci davranmışlar. Erdoğan’ın yönetim anlayışı Başbakan Yıldırım’ı iyice etkisizleştirdi. İyice devre dışı kalan Yıldırım’ın, yakın çevresine şikâyetlerini yüksek sesle anlatmaya başladığı konuşuluyor.
Birkaç bakan ve Erdoğan
Ankara’da son bir ay içinde iyice netleşen bir fotoğraf var. Bu fotoğrafa göre Erdoğan, Beştepe’de bulunan dar danışman ekibine kısıtlı sayıda bakanı eklemiş ve temel konulara ilişkin karar burada veriliyor. AKP kulislerinde artık açıkça konuşulanlara kulak verirsek Başbakan dahil partinin önemli isimleri gelişmeleri ya son saniye duyuyor ya da açıklama ile öğreniyor. Milletvekillerinin Başbakan ve Bakanlara davranışlarının bile buna bağlı olarak değişmeye başladığı gözlemleniyor.
Her şeyin merkezi
Anayasa görüşmelerinin merkezi Beştepe. Ekonomi ile ilgili atılacak kararlar da orada veriliyor. Binali Yıldırım’ın yapacağı ekonomi zirvesi bile son anda iptal edilerek Beştepe’ye alındı. Son dönem ciddi kriz yaşanan AB ülkeleri ile gelinen nokta, Bakanlar Kurulu gündemi bile olamıyor. Deneyimli dış politika muhabirlerine göre ilişkiler Erdoğan koordinatörlüğünde Ömer Çelik ve Mevlüt Çavuşoğlu ile yürütülüyor. Birgün gazetesine göre Çavuşoğlu bile ancak sonuçlara muhatap oluyor.
Çipras’la da o görüşecek
Erdoğan, 15 Temmuz sonrası teamüllere de çok riayet etmiyor. Uluslararası ilişkilerde görüşmelerin mevkidaşlar arası yapılması prensibine bile uymuyor. Kıbrıs sorununa dair Yunanistan’la başbakan düzeyinde yapılacak görüşmeye de Erdoğan katılacak. Gazetenin konuyu yakından takip eden muhabirlere “Çipras’la da neden Erdoğan görüşüyor?” sorusuna aldığı yanıt, “Kıbrıs başta İsrail’le ilişkiler olmak üzere Ortadoğu’daki gelişmeleri etkileyebilir. O yüzden Erdoğan görüşmek istiyor” yanıtı verildi.
Kabine homurdanıyor
Tüm kararlarda imzası ve sorumluluğu olun Başbakan ve Bakanlar Kurulu’nun adeta yok sayılması hissedilir bir rahatsızlık yaratmaya başlamış durumda. Alınan kararların ve uygulamaların sadece sonuçları ile yüzleşen bazı bakanların ilk kez Binali Yıldırım’a “biz teknokrat değil, bu hükümetin bakanlarıyız” serzenişinde bulundukları da gelen bilgiler arasında.
Binali Yıldırım konuşmuyor
Geçen hafta itibarıyla Binali Yıldırım’ın yaşananlardan hoşnutsuz olduğu çok konuşulmaya başlandı. O yüzden salı günü yapılacak grup toplantısını herkes merakla bekliyordu. Ama başka bir toplantı gerekçe gösterilerek grup toplantısı yapılmadı. Yıldırım aynı gün iki toplantıyı da iptal etmek zorunda kaldı.
Selvi bile şaşırdı
Konuların Bakanlar Kurulu’nda konuşulmaması farklı açıklamaların yapılmasına da yol açıyor. Tecavüzcülerin evlilik koşuluyla affı tartışmalarında Adalet Bakanı, Hükümet Sözcüsü ve Başbakan farklı değerlendirmeler ile yollar önerdiler. Kafa karışıklığı o boyuta geldi ki AKP kulislerinden iyi haber alması ile bilinen Abdulkadir Selvi bile iki günde birbirini yalanlayan iki yazı yazdı.
Krize dönüşür mü?
Tüm bu gelişmelerin AKP içinde kısa süre içinde bir krize dönüşmesi beklenmiyor. Ama Erdoğan’ın bilinen bir özelliği politika değişikliğine gitme kararı ile birlikte ekibinde de değişikliğe gitmesi. İçeride ve dışarıda durum netleşmeyle başladı ve açıkça belli oluyor ki Erdoğan yeni kararların arifesinde. Her yeni durum kenara konulacak yeni isim anlamına geliyor. AKP bagajında bu sayı her geçen gün çoğalıyor.
Birgün