'O zaman rüzgarı da tutuklatsın savcı'

Sabiha Gökçen'de meydana gelen ve Pegasus Havayolları'na ait uçakta üç yolcunun hayatını yitirdiği kazanın ardından, CNN Türk'teki eleştirel paylaşımları nedeniyle Pegasus tarafından iş akdi sonlandırılan eski savaş pilotu Bahadır Altan’dan yeni açıklamalar geldi.
Eski savaş pilotu Bahadır Altan, kaza nedeniyle kaptan pilotun tutuklanmasına tepki gösterdi. 

Radyo Karakutu’da yayınlanan Bidebunuizle programında Yavuz Oğhan’a konuşan Altan, “Öncelikle bu tutuklama kararını bütün meslektaşlar olarak protesto ediyoruz. Bir suçlu arayan mantık zaten kazaların tekrar tekrar yaşanmasına neden oluyor. Bu büyük bir hata. Bizde havacılık yasası yok. Bu kaptanı tutuklayan savcı trafikte üç kişinin ölümüne sebep olan bir şoförü tutukladığı yasayla tutukluyor. Bu hukuksuzluğun devamıdır. Zaten mesele, sorumluluğu bütün bu sistemin eksikliklerinde arayacak bakış açısının eksikliğidir” dedi.

Kara kutunun tam olarak incelenmeden pilotun suçlu ilan edilmesinin yanlış olduğuna dikkat çeken Altan, Ulaştırma Bakanı’nın kazadan hemen sonra yaptığı, “Sert iniş sonucunda uçak pistten çıktı” şeklindeki açıklamasını eleştirdi. Altan bu açıklamanın Batı ülkelerinde kaza kırım heyetini yönlendiren bir açıklama olarak suç kabul edileceğini söyledi.

Hatayla suçun ayrı şeyler olduğunu ifade eden Altan, “Daha ilk gün savcının, ‘Bana iki isim verin, iki kule görevlisi iki pilot verin onları tutuklamam lazım’ diye konuştuğu söyleniyor. Böyle bir şeyi çözemeyiz. Buradan yolcuların da havacıların da, şirketlerin lehine de hiçbir şey çıkmaz. İki kişiyi suçlu ilan ederseniz üç-beş sene sonra bir kaza daha olur” şeklinde konuştu.

Altan sözlerine şöyle devam etti:

“Ben burada Pegasus’u da eleştiriyorum. Pegasus’un avukatları bu tutukluluğa itiraz etmeli. Pilotların uluslararası derneği var. Bunu hemen AİHM’e taşımalıdır. Burada pilotun hatası olabilir. Adil kültür dediğimiz bir havacılık kanununa ihtiyacımız var. Kanunumuz yok. Pilotlar trafik kazasına göre yargılanıyor. Burada önemli olan suçla hatayı ayırt eden mantığın yerleşmesi. Bu bir uçak kazası. Bu tır şöförü değil, bu tırla, kamyonla işlenmiş kaza değil. Her şey kamuoyunun elinde. Bütün deliller yetkililerin elinde.

Pilot pas geçseydi kaza olmayacaktı. Uçmasaydı da kaza olmayacaktı. İzmir’den kalkmasaydı kaza olmayacaktı. İniş istikameti bu yönde olmasaydı kaza olmayacaktı, İstanbul Havalimanı'nın pistleri bu yönde olmasaydı kaza olmayacaktı. Tek başına baktığınızda bunların hepsi kaza zincirini kıran faktörler. Uçağın tekrar hızlanmasına neden olan bir rüzgâr artışı var. Böyle bir meteorolojik hadise olmasaydı kaza olmayacaktı. O zaman rüzgârı tutuklasın savcı. Bu mümkün müdür?” 
26 Şubat 2020 10:36
DİĞER HABERLER