Çağın en büyük hastalıklarından biri olan obezitenin önüne geçmek isteyen bilim adamları, araştırmalarını sürdürürken, hastalığa yakalananların sayısı her geçen gün artıyor.
Obeziteyi kesin şekilde önleyici bir kimyasal ilaç henüz bulunamazken, tıp dünyası en etkili ilacın anne sütü olduğu konusunda birleşiyor. Obezite ile anne sütü arasındaki bağa dikkat çeken bilim adamları, anne sütü ile beslenen bebeklerin, ileriki yaşlarda obeziteye yakalanmadığının bilimsel olarak kanıtlanmış olduğunu belirtiyor.
1-8 Ekim Emzirme Haftası'nda bu yıl anne sütünün önemi ile obezite arasındaki ilişkisi teması işleniyor. İçindeki mikroorganizmalarla çok sayıda hastalığı önleyici etkisi bulunan ve zenginlik açısından doğal besinlerin en üstünü olan anne sütü, tazeliği, besin değerleri ve temizliği ile bebeklere büyük faydalar sağlıyor. Hazmının kolay olması, kabızlığı önlemesi, emzirme ile bebeğin çenesini, diş sağlığını ve konuşmasını geliştiren anne sütü, bebekleri kronik hastalıklara karşı da koruyor. Anne sütünün bu önemli fonksiyonlarına, Kur'an-ı Kerim'de Bakara, Talak, Aszab ve Nisa sureleri ile hadisi şerifler de vurgu yaparken, bilim çevreleri de en iyi bebek besininin anne sütü olduğu konusunda fikir birlikteliği yapıyor.
Anne sütünün bebeğin tüm besin ihtiyacını karşılar özellikte olduğunu ifade eden Samsun Sağlıklı Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı ve Özel Mediva Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Nimet İğci, doğundan sonra bebeklerin iki yaşına gelene kadar anne sütü alması gerektiğini söyledi. Anne sütünden mahrum bırakılan bebeklerin başta obezite olmak üzere birçok kronik hastalığa yakalanabileceğini dile getiren Dr. İğci, "Anne sütü, çok özel bir besindir. Doğumdan itibaren bebeğin durumuna ve gün içerisinde ihtiyacına göre değişiklik gösterir. Doğumdan hemen sonra 3-5 gün kadar ağız sütü denilen çok özel bir terkiptedir. Çok özel bir yapısı olup bebek için de mutlak gereklidir." dedi.
Doğum sonrasında bebeğe yapılacak en büyük kötülüğün anne sütünden mahrum bırakılması olacağını vurgulayan Saymer Başkanı Dr. Mehmet Nimet İğci, "Anne sütü, ilk 3-15 gün arası geçiş sütü (Adaptasyon sütü) özelliğindedir. 15. günden sonra bebeğin doğum yaşı (erken doğum veya zamanında doğmasına bağlı) özeldir. Gün içerisinde de önden gelen süt ile sondan gelen süt (Son süt) terkipleri çok farklıdır. Yani beslenmenin başı ve sonunda olması gereken tertiptedir. Bu özelliğinden dolayı son sütün içerisindeki esansiyel yağlar (Mutlaka dışarıdan alınması gereken yağlardır) bebekte doygunluk hissi vermek suretiyle bebeğin aşırı beslenmesini önler. Bu sebepledir ki anne sütü olan bebeklerde obezite görülmez. Ama anne sütü yerine mama verilirse uzun vadede yüksek tansiyon, şeker hastalığı, astım. Egzama, obezite, kroner kalp rahatsızlıkları ortaya çıkabilmektedir." bilgisini verdi.