25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu’nu yapan Eski Emniyet Müdürü Yakup Saygılı’nın da yer aldığı 7’si tutuklu 69 sanığın yargılandığı davada hakim OHAL ve KHK’ya dayanarak iddianemeyi okunması bitmeden duruşmalara geçti.
İstanbul Adalet Sarayı’ndaki 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan 10. duruşmaya eski İstanbul Mali Şube Müdürü Yakub Saygılı, Mali Şube Yardımcısı Kazım Aksoy’un da arasında bulunduğu 10’u tutuklu 18 sanık ve taraf avukatları katıldı.
MÜDAHİL AVUKAT’TAN YÖNLENDİRME
Müdahillik talebinde bulunan Ekrem Eray Arda’nın avukatı Müşir Deliduman’ın “Müvekkilim 17/25 Aralık ihanet ve intikam operasyonunun mağdurudur” sözlerine sanık ve avukatları tepki gösterdi. Tutuklu bir sanık ayağa kalkarak tepkisini devam ettirince, mahkeme başkanı önce uyardı, sonra sanığı mahkeme düzenini bozduğu gerekçesiyle jandarma eşliğinden salondan attı. Sanık solandan çıkarken, “rüşvetin adı ihanet olmuş” dedi.
OHAL KHK’SINI GEREKÇE GÖSTERİP 1453’LÜK İDDİANAMEYİ OKUTMADI
Daha sonra mahkeme başkanı 1453 sayfalık iddianamenin okunmayan kısımlarının özet olarak okunmasına karar verdi. Söz alan avukatlar usul gereği iddianamenin özetlenemeyeceğini, tamamının okunmasının gerektiğini belirtti. Mahkeme başkanı da avukatların bu talebini darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal kapsamındaki Kanun Hükmünde Kararname (KHK) uyarınca reddettiğini açıkladı.
ADİL YARGILAMA YOK DİYEN SANIKLAR SALONU TERK ETTİ
İddianamenin özetinin okunmasına devam edildi. Sanıklar ve avukatları bu kez okunan özette geçen bazı ifadelerin iddianamede yer almadığını belirterek tepki gösterdi. Özeti hazırlayan üye hakim okunan ifadelerin tamamının iddianamede mevcut olduğunu söyledi. Ancak aralarında Yakub Saygılı’nın da bulunduğu bir kısım tutuklu sanık, adil yargılama yapılmadığını ileri sürerek jandarma eşliğinde salonu terk etti. Daha sonra iddianamenin özeti okunarak tamamlandı. Duruşmaya ara verdi.
25 ARALIK NEYDİ?
AKP’li 4 bakan ve üç çocuğu, bürokratların da adının karıştığı 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasından sonra 25 Aralık 2013 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş, kara para aklama ve yolsuzluklarla ilgil ikinci bir operasyon talimatı verdi. 30 şüpheli için gözaltı kararı yazılmasına rağmen, 17 Aralık’tan bir gün sonra hükümetin müdahalesiyle değiştirilen İstanbul Emniyet müdürleri savcının talimanı uygulamadı. Daha sonra Akkaş’ın yürüttüğü soruşturma dosyası başka 5 savcıya verildi ve sürecin sonunda takipsizlikle sonuçlandırıldı.Kamuoyuna yansıyan 25 Aralık iddianamesinde, Sabah, Atv, Ahaber tv kanallarının da yer aldığı Turkuaz Medya’nın kamu ihalelerinden alınan rüşvet karşılığı el değiştirdiği, El Kaide’nin finansörü iddiasıyla arandığı dönemde Yasin El Kadı’nın Türkiye’ye alındığı, korunduğu ve Etiler Polis Okulu arazisi ile ilgili büyük bir rüşvet çarkının merkezinde olduğu yönünde iddialar yer alıyordu. 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet iddiaları AKP’nın kazandığı üç seçimin ardından tersine bir sürece evrilerek, hükümete darbe iddialarına dönüştürüldü. 25 Aralık soruşturmasını yürüten polisler hakkında hazırlanan iddianamede Başsavcıvekili İsmail Uçar, 1453 sayfalık iddianamesinde, Hz. Adem, Hitit, Lidya uygarlıkları, Yüzüklerin Efendisi Filmi’nden alıntılar, Kurtuluş savaşı verildiği şeklinde yoruma dayalı bir metinden ibaret olduğu kamuoyunca yoğun şekilde tartışılmıştı.