Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen Özgürlük için Basın (ÖiB) Projesi Koordinatörü Yusuf Kanlı, Türkiye'nin 1990'lı yılları tekrar yaşamaya başladığına dikkat çekti. Türk medyasındaki sorunlara işaret eden Kanlı, yaşanan sansür ve fiziki saldırılardan söz ederek "Bunlar çok tehlikeli gelişmeler. 90'ları bir anlamda tekrar yaşamaya başladık." dedi.
Avrupa Birliği (AB) Sivil Düşün Programı çerçevesinde Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen Özgürlük için Basın (ÖiB) Projesi kapsamında Ankara'da düzenlenen basın toplantısında, gerginleşen ülke gündemi ve basın sorunları tartışıldı. Ulusal ve yerel basın mensuplarının katıldığı toplantıda ÖiB Proje Koordinatörü Yusuf Kanlı ile İfade Özgürlüğü ve Basın Etiği Ulusal Komite Başkanı Prof. Korkmaz Alemdar'ın basın özgürlüğü ihlallerini özetleyen konuşmalarının ardından, medya mensupları da karşılaştıkları sorunları dile getirdi.
KANLI: 90'LARI YAŞAYAN BİZLER GAYET İYİ BİLİYORUZ, GENÇLER DE ÖĞRENİYORDUR
ÖiB Proje Koordinatörü Yusuf Kanlı, gerçeğin önemli olduğunu ancak oluşturulan algının çok daha önemli olduğunu anlattı. Kanlı'nın paylaştığı son verilere göre, son iki buçuk ayda 10 yayın kuruluşuna akreditasyon engeli, 80 içeriğe yayın engeli ve 624 internet sitesi ve sosyal medya hesabına erişim engeli geldi. Aynı dönemde 57 basın mensubu işten çıkarıldı; 6 kadın, 17 erkek basın mensubu ve 8 yayın kuruluşu fiziki ve sözlü şiddete uğradı. Basın mensuplarına ve yayın kuruluşlarına yönelik davalarda 136 adli işlemin 40'ı devlet erkanına hakaretten uygulandı.
Basın mensuplarına yönelik fiziki şiddetin en çok polis ve kimliği belirsiz kişiler tarafından yapıldığını ifade eden Kansız, "Bunlar çok tehlikeli gelişmeler. Bu kimliği meçhul kişilerin kim olduklarını üç aşağı beş yukarı 90'ları yaşayan bizler gayet iyi biliyoruz. Gençler de öğreniyordur şimdi. 90'ları bir anlamda tekrar yaşamaya başladık." diye konuştu.
'TÜRKİYE MAALESEF DÜNYA BİRİNCİSİ'
Twitter'de içerik kaldırma bakımından Türkiye'nin dünya birincisi olduğunu kaydeden Yusuf Kanlı, "Başka alanlarda birinci olmak güzel olabilirdi belki ama maalesef biz yasak getirmede, söylenen sözleri ağza tıkmada öndeyiz." ifadelerini kullandı. Kanlı, son dönemde uygulanan yayın yasaklarının şaka gibi olduğunu ancak 'maalesef gerçek' olduğunu vurguladı.
PROF. ALEMDAR: PROJE İLE ÖZGÜRLÜĞÜ AYAKLAR ALTINA ALINAN GAZETECİLERE ÇÖZÜM ARIYORUZ
Prof. Alemdar ise "Biz bu proje ile işsiz kalan ve özgürlüğü ayaklar altına alınan gazeteci ve gazetelerin sorunlarını dile getiriyor ve çözüm arıyoruz" diyerek, medyanın karşılaştığı sorunların yine medya mensupları tarafından çözüleceğini ifade etti. Korkmaz, sorunların gazetecilerin yanı sıra özgürlüklerin söz konusu olması nedeniyle vatandaşın da sahiplenmesi gereğinin altını çizdi.
Toplantıda sansür, oto-sansür, akreditasyon uygulamaları ile basın kartlarının fiili olarak çalışan gazetecilerin dışında basın ile ilgisi olmayan kişilere verilmesi ve yerel gazetecilerin Parlamento'ya girişlerinin kısıtlanması konuları detaylı olarak tartışıldı.
İKİ YILIN ARDINDAN PROJE 1 OCAK'TA SON BULACAK
Özgürlük için Basın Projesi (ÖiB), Avrupa Birliği (AB) Sivil Düşün Programı çerçevesinde Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülüyor. Düzenli olarak her ay medya alanında yaşanan olumlu ve olumsuz gelişmeleri bir rapor halinde sunan proje, 1 Ocak 2014 tarihinde hayata geçirilmişti. ÖiB Projesi, iki yılın ardından 1 Ocak 2016 tarihinde sona erecek. CİHAN