"Bizimkisi de iktisadi romantizm… Erdoğan “faiz sebep, enflasyon netice” teorisini ispat etmek için Merkez Bankası’ndaki 128 milyar doları ve damadı Berat Albayrak’ı feda etmiş bir lider. “Faiz inecek.” diyorsa inecek. Ötesi kimseyi alakadar etmez. Omerta Kuralı’nı ihlal eden bedelini öder."
Turhan Bozkurt | Kronos Haber
Omerta Kuralı ve Erdoğan’ın şifreleri
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre mayıs ayında tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) aylık yüzde 0,89, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 16,59 arttı. Nisan ayında TÜFE yüzde 17,14 seviyesindeydi.
Bağımsız iktisatçıların teşkil ettiği Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) tarafından açıklanan aylık enflasyon ise yüzde 3,94 olarak kayıtlara geçti.
Mayısta üretici fiyatları (Yİ-ÜFE) bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 38,33 arttı. Aylık bazda artış ise yüzde 3,92 oldu. TÜİK’in enflasyonda kendi kendini tekzip eden bir tablo.
Üretici fiyatları (toptan fiyatlar) yıllık olarak nisandan mayısa da artmaya devam ederken TÜFE’nin tam aksine inişe geçmesi izaha muhtaç. Elbette üretici fiyatları birebir aylık etikete yansımaz.
ÜRETİCİ FİYATLARI İLE TÜFE ARASINDAKİ MAKAS AÇILDI
Amma velakin nisanda Yİ-ÜFE yüzde 31,20 iken mayısta yüzde 38,33 olmuşsa perakende fiyatlar nasıl inişe geçmiş?
Benzine bir gecede 65 kuruş zam gelmedi mi?
Doğalgaz tarifesi konutlarda yüzde 1 artmadı mı?
17 günlük tam kapanma döneminde semt pazarları kapatıldığı için marketlerde sebze-meyveye yüzde 200’e varan zamlar yalan mıydı?
Konut fiyatları Merkez Bankası’na göre bir yılda yüzde 32 artmadı mı? Vatandaş o paraları sehven fazla fazla mı ödedi?
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) raporuna göre nisan sonunda açlık sınırı 2 bin 830 TL, yoksulluk sınırı 9 bin 218 TL olmadı mı? 2 bin 825 lira 90 kuruş olan asgari ücret açlık sınırının altında ezilmedi mi?
Madem enflasyon düşüyor, dolar 8,80 TL ile tarihinin en yüksek seviyesine nasıl tırmandı? Döviz kurları bile TÜİK’i tekzip etmeye kâfi. Üstelik dünyada demir cevherinden bakıra, buğdaydan soya fasulyesine bütün emtiada fiyatlar katlanırken TÜİK’e göre enflasyon inişe geçti.
DÜNYADA ENFLASYON YÜKSELİRKEN TÜRKİYE’DE DÜŞTÜ, ÖYLE Mİ?
Yüzde 2’yi kırmızı çizgi kabul eden Amerika Birleşik Devletleri’nde enflasyon yüzde 4,20 ile 1993’ten bu yana en yüksek seviyeye tırmandı.
TÜİK’in enflasyonu ile sokağın enflasyonu arasındaki uçurum hiç bu kadar büyümemişti. TÜİK’in bugün ilan ettiği enflasyon oranları piyasalarda makes bulmadı. Dolar 8,62 TL’yi, euro 10,52 TL’yi geçti.
Mayıs ayına dair resmi enflasyon ile Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1 Haziran’da TRT Haber’de sarf ettiği sözler birlikte yorumlandığında işin iç yüzü ortaya çıkıyor.
ERDOĞAN İŞARETİ TRT’DE VERDİ: FAİZLER İNECEK
Erdoğan, “Bugün Merkez Bankası Başkanı (Şahap Kavcıoğlu) ile görüştüm. Bizim faizleri düşürmemiz şart. Onun için de yani temmuz-ağustos buraları bulacağız ki faiz düşmeye başlasın.”
Temmuz-ağustosa kadar TÜİK enflasyonu düşürecek, akabinde Merkez Bankası (TCMB) da yüzde 19 seviyesindeki haftalık repo faizini indirmeye başlayacak. Doların 8,58 TL’ye fırladığı 2020 yılı kasım ayında Londra’da sıcak para lobisine “yüzde 1,5-2 reel faiz verelim, gitmeyin.” taahhüdünde bulunulmuştu.
TÜİK hem indirim yapılmasını hem de sıcak para baronlarına verilen sözün tutulmasını sağlayacak şekilde yolu açacak.
Erdoğan’ın sözlerinde kodlanan formül çok basit: Kademeli şekilde enflasyon düşürülürken, Merkez Bankası haftalık repo faizini (politika faizi) enflasyonun 100-150 baz puan (yüzde 1-1,5) üzerinde tutacak.
17 Haziran’da ilk adım atılabilir. Bugün itibarıyla yüzde 17’nin altına indiğine göre Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu politika faizi yüzde 19’dan yüzde 18,25-yüzde 18,75 aralığına çekebilir.
20 Mart’a kadar Yeni Şafak gazetesinde yüksek faizi “Türkiye’ye emperyalistlerin çektiği operasyon” diye nitelendiren makaleler yayımlayan Kavcıoğlu, TÜİK’in emeklerini boşa çıkarırsa kendinden önceki 3 selefinin (Murat Çetinkaya, Murat Uysal ve Naci Ağbal) akıbetine maruz kalacağını bilmiyor olamaz.
Faizi indirip inşaat sektörünü ayağa kaldırması için 20 Mart’ta Erdoğan tarafından Ağbal’ın yerine getirildi.
BANKALARIN BATIK KREDİ TUTARI 600 MİLYAR TL
Erdoğan işareti TRT’den verdi. Faizler inecek ki piyasa canlansın ve “Borç yiğidin kamçısıdır” atasözü bir kere daha teyit edilsin. Borcu borçla çeviren işletmeler biraz nefes alsa da sonrası tufan! Sadece şahısların bankalara 660 milyar TL borcu var.
Varsın “yatırımcıların akıl hocası” Fitch, “Türkiye’de faaliyet gösteren bankaların kredi riski arttı.” diyerek batık kredilerin katlanacağına işaret etsin. Erdoğan, “Faizler inecek.” dediyse herkes ayağını denk alacak.
Yüzdürülen kredilerle birlikte batık kredi tutarı 600 milyar TL’ye yaklaştı ki bankalara biraz daha yüklenilirse sektör ortadan ikiye bölünecek.
Bizimkisi de iktisadi romantizm… Erdoğan “faiz sebep, enflasyon netice” teorisini ispat etmek için Merkez Bankası’ndaki 128 milyar doları ve damadı Berat Albayrak’ı feda etmiş bir lider. “Faiz inecek.” diyorsa inecek. Ötesi kimseyi alakadar etmez. Yeni ekonomik düzende Omerta Kuralı’nı ihlal eden bedelini öder.
Mafyanın Omerta Kuralı (Suskunluk Kanunu) siyasetten bağımsız hareket etmesi icap eden TÜİK de Merkez Bankası için de geçerli. Arka planda dönen dolaplardan vatandaşın haberi olmayacak.
128 milyar dolar tutarındaki döviz rezervi sobada yakılır gibi yandaşlara ucuzdan satılmıştı. O kadar haklı yaygaraya rağmen bir arpa boyu mesafe alınabildi mi?
Omerta… Müesseselerin içi boşaltılmışsa, yandaş kadrolarla bütün kaleler zaptedilmişse muhalefet de bir yere kadar…
TÜİK, Merkez Bankası ile el ele verecek, enflasyon ve faiz düşecek. Şimdiden iyi bayramlar Türkiye…
İletişim için:
Twitter: @turhanbozkurTV
YouTube: https://www.youtube.com/turhanbozkurt
Facebook: https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/