Babanın tutuklanması yetmedi, 2-3 yaşlarında çocukları olan anneler de cezaevine konuldu
AKP rejiminin kadınlar ve çocuklara yaptıklarını bugüne kadar hiç bir iktidar yapmadı. Binlerce kadın sırf kermes düzenledi, bir bankaya para yatırdı, bir gazeteye abone oldu, bir sendikaya üye oldu diye hukuksuzca tutuklandı. Aileler paramparça oldu, yuvalar dağıldı. Babanın tutuklanması yetmedi, 2-3 yaşlarında çocukları olan anneler de cezaevine konuldu. Bir anda anne ve babasını kaybeden binlerce çocuk ağır travmalar yaşadı. Bugün Türkiye’de 5 yaşın altında yüzlerce çocuk hem annesinden hem de babasında yoksun büyüyor. Zira anne ve babaları ‘uyduruk’ gerekçelerle zindanlara atıldı. Çocuklar annelerini, babalarını unuttu!
ÖNCE KONUŞMAYI BIRAKTI
Bunlardan birini dün İnsan Hakları Savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu paylaştı. Yasemin Aladağ’ın eşi sözde ‘f.tö’ soruşturmaları kapsamında tutuklanmıştı. Ancak zulüm bununla sınırlı kalmadı kendisi de cezaevine gönderildi. Önce babasını, ardından da annesini bir anda kaybeden 2 yaşındaki çocuk, yaşadığı travmayla konuşmayı bıraktı. Kendisine asla dokundurtmuyor. Dokunulduğunda tepki gösteriyor. Bunun üzerine anneannesi çocuğu cezaevindeki annesinin yanına bıraktı. Ancak ‘demir kapılar’ çocuğu korkutmuştu, hasta oldu. Aile, çareyi psikyatra gitmekte buldu. Psikiyatr, anneanneye ‘çocuğun hayatının kısa süre içinde allak bullak’ olduğunu söyledi. AKP rejiminin annesiz ve babasız bıraktığı çocuk şimdi anneannesinin yanında.
PSİKYATR: ÇOCUĞUN HAYATI ALLAK BULLAK OLMUŞ!
Tutuklanan anne ve çocuğunun fotoğrafını paylaşan Gergerlioğlu, duruma tepkisi şu cümlelerle gösterdi: “Anadoludan feryatlar yukseliyor..! Yeter, yeter artık bu mazlum çocuklara çektirilenler..! @adalet_bakanlik Anneler tutuksuz yargılansın! Eşi de tutuklu Yasemin Aladag’ın annesi torunu için diyor ki, ‘Anne alınınca konuşmamaya başladı kimselere kendini dokundurtmadı. Psikiyatriye götürdüm ‘çocugun hayatı allak bullak olmuş’ dedi, babasını tanımıyor, annesini çok biliyor cezaevine gidince annesinden kopmuyor, herkes ağlıyor. Yanına aldı, demir kapılardan çok korkmuş hastalandı, geri aldım.”