Dün gerçekleştirilen OPEC+ toplantısında alınan karara göre, üye ülkelerin üretim kotlarında önemli artışlar öngörülüyor. Rusya, telafi planları hariç tutulduğunda günlük üretimini 9.449 milyon varile çıkarabilecek. Bu hamle, dünya enerji piyasalarında önemli etkiler yaratacak bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Suudi Arabistan'ın kotası 9.978 milyon varil olarak belirlenirken, Irak 4.220 milyon varil, Birleşik Arap Emirlikleri 3.375 milyon varil, Kuveyt 2.548 milyon varil, Kazakistan 1.550 milyon varil, Cezayir 959 bin varil ve Umman 801 bin varil üretim yapacak. Bu artışla birlikte OPEC+, günlük 2.2 milyon varillik gönüllü kısıtlamalardan planlanandan bir yıl önce çıkmış olacak.

OPEC+ yetkilileri, bu kararın "küresel ekonominin istikrarlı görünümü, piyasadaki olumlu koşullar ve petrol stoklarının düşük seviyelerde olması" gibi faktörler nedeniyle alındığını açıkladı. Ancak enerji analistleri, kararın ardında ABD'nin artan baskıları ve Hindistan-Rusya enerji ticaretindeki gerilimlerin de yattığını belirtiyor. 

Reuters'ın haberine göre Donald Trump, Hindistan'ı Rus petrolü alımını durdurmaya zorlamak için önemli adımlar attı. 31 Temmuz'da Hindistan'a %25 ek gümrük vergisi uygulayan bir kararname imzalayan Trump, bu hamlesini Washington'un Rusya'yı Ukrayna ile masaya oturtma stratejisinin bir parçası olarak sundu. Buna rağmen Hindistan yönetimi, Rus petrolü alımını durdurma konusunda henüz somut bir adım atmış değil.

Financial Times'ın enerji analistlerine dayandırdığı habere göre, kış aylarında ham petrol piyasasında arz fazlası oluşma ihtimali bulunuyor. Fransız TotalEnergies şirketi de benzer uyarılarda bulunmuştu. Yaz turizm sezonunun yarattığı talep artışı şu an piyasayı desteklese de, OPEC+'nın günlük 1.65 milyon varil ve 2 milyon varillik iki ayrı gönüllü kısıtlama anlaşmasının 2026 sonuna kadar yürürlükte kalacak olması, uzun vadeli piyasa dengeleri açısından önem taşıyor.

OPEC+'nın bu hamlesi, küresel enerji piyasalarında yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanıyor. Bir yandan küresel enerji piyasalarındaki istikrarı korumayı hedefleyen bu karar, diğer yandan jeopolitik gerilimlerin enerji sektörü üzerindeki etkilerini dengeleme çabası olarak okunabilir. Önümüzdeki dönemde petrol fiyatlarının seyri, hem bu üretim artışının hem de ABD-Hindistan-Rusya üçgenindeki gelişmelerin etkisiyle şekillenecek gibi görünüyor. Enerji uzmanları, özellikle kış ayları öncesinde piyasalarda yaşanabilecek dalgalanmalara karşı uyarıda bulunuyor.