Orhan Pamuk'tan çok konuşulacak sözler

Orhan Pamuk'tan çok konuşulacak sözler
Nobel ödüllü Yazar Orhan Pamuk, 8 yıl evvel vapurlar değiştirilirken halka sorulurken, şimdi sorulmadığına dikkat çekerken, “AKP o zaman bence daha saygın bir yerdeydi” dedi.

Nobel ödüllü Yazar Orhan Pamuk, romanlarında betimlediği İstanbul ile son 13 yılda “çarpık” bir şekilde hızla değişmiş olan İstanbul arasındaki farka dikkat çekerken, bir şehir değişince hatıraların da değiştiği durumunun yaşandığını belirtti. Pamuk, 8 yıl evvel vapurlar değiştirilirken halka sorulurken, şimdi sorulmadığına dikkat çekerken, “AKP o zaman bence daha saygın bir yerdeydi” ifadelerini kullandı.

İlk kez bir kitabı beyazperdeye esin kaynağı olan Pamuk, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İşte röportajın ilgili bölümü...

“HATIRALARIN SAVUNULMASI, GEZİ’DE SİYASİ BOYUT KAZANMIŞ OLDU”

Şehrin kaosunun artışı ve düzensiz yapılaşma sizde nasıl bir etki yaratıyor?


Bakın ben doğduğumda İstanbul’un sokaklarında pek çok ahşap bina vardı. Hepsi bir bir yandı gözümün önünde. Sonra 3 katlı binalar yaptılar, hepsini yıkıp, 6 katlı binaları diktiler. Şimdi 6 katlıları yıkıyorlar, 16, 36 katlılar yapıyorlar. Binaların yıkılması, hatıralarımızın yıkılması gibi insanı yoruyor, yıpratıyor. Çünkü bir şehir bize hatıralarımıza giden, bir çeşit kitabın sonundaki dizin (index) gibi bir şeydir. Bir gün aşık oluruz bir meydandan geçeriz, o aşkı hatırlarız. Daha sonra oraya geldiğimizde, bir gün aynı duygular geçer içimizden, bir gün öfke duymuşuzdur, haksızlığa uğramışızdır. Ne bileyim bir çeşmenin önünden geçeriz ya da bir yokuştan aşağı ineriz. O duygular, hatıralarımıza, o binalarla, ağaçlarla, meydanlarla, parklarla kazınır. Bir şehir değişince o hatıralara ulaşamayız. Ve önce kendimizi, sanki bir hayvan gibi hatıralarımızı savunuruz. Bu siyasi değil, insani, kişiseldir. Gezi’de siyasi bir boyut da kazanmış oldu.  

“SAYDAM VE DEMOKRATİK BİR ŞEKİLDE TARTIŞACAĞIMIZ BİR ORTAM YOK”


Bir şehrin değişimini tartışmak, ama yalnızca hatıralarımıza giden yollar kesildi diye de siyasi bir seçim değildir. Öte yandan, şehirde, ben doğduğumdan beri bu şehre 14 milyon yeni insan gelmiş ya da insanlar çoğalarak… Onlara da ev lazım, ama bunların düzenli yapılması lazım. Benim uzaktan şiirsel eleştirim bir yere kadar. Burada mimarlar odası, mühendisler odası, şehirciler, belediyeciler bunların sesi daha güçlü çıkmalı.

Yalnızca metrekare hesabı ve kentsel dönüşüm… Kentsel dönüşümün ve metrekare hesabının bile belki haklı olduğu şeyler var, ama yalnızca kıstaslar bunlar değil. Bütün bu kıstasları tamamen saydam ve demokratik bir şekilde tartışacağımız bir ortam yok.

Biri geliyor hop, ‘burası cami olacak, burası da alışveriş merkezi’, herkes başka bir şeyden bakarken hop diye oluyor. Bunlar daha saydam olmalı. Bakın belki siyasi olarak çok net bir şey söyleyeyim: İstanbul’da boğaz gemilerini ve şehir hatlarını değiştirdiler. Bunu ilk yaparken halka sordular bundan 8 yıl evvel. Şimdi yeni bir şeyler çıktı ortaya, halka sormadılar. Bana kalırsa AKP hakkında söyleyeceğim en derin eleştiri budur.

 “AKP 8 YIL EVVEL DAHA SAYGIN BİR YERDEYDİ”
8 yıl evvel kültürel seçimleri yaşadığımızda hayatın nitelikleri konusunda gemilerin şeklini değiştirirken soruyorlardı ve o zaman bence daha saygın bir yerdeydiler. Halka sorarak gemilerin şeklini değiştirdiler. Şimdi bir baktık sepet gibi bir gemi çıktı karşımıza, kimse kimseye sormamış.

En azından benim yaşadığım bu ve AKP’nin 12 yılda geçirdiği değişimi de. Artık kültürel şeyleri de halka sormuyorlar. Arada bir seçim yapıyorlar, onu da kaybettikçe bir daha yapıyorlar. Orada kalıyorlar işte.    

DHA

11 Eylül 2015 11:30
DİĞER HABERLER