Ortadoğu'da barışı için çözüm aranıyor

Ortadoğu'da barışı için çözüm aranıyor
Ankara, Filistin ve İsrail liderlerini ağırlarken, Moskova önemli bir konferansa ev sahipliği yaptı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı ile Diyalog Avrasya Platformu'nun öncülük ettiği toplantıda, 19 ülkeden siyaset ve bilim adamları, dünyayı Ortadoğu barışı için eyleme çağırdı. Ortadoğu'da yaşanan sorunlar ve barış çabaları dünyanın ilk gündem maddeleri arasında yer alıyor. Amerika, kasım ayı sonunda Ortadoğu barış süreciyle ilgili kritik bir zirve toplantısına hazırlanırken, Ankara bugün Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'i buluşturacak. Ortadoğu'yu masaya yatıran önemli toplantılardan birine ise önceki gün Rusya ev sahipliği yaptı. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Diyalog Avrasya Platformu, gelişmiş ülkelerin oluşturduğu G-8 Grubu, Medeniyetlerin Diyaloğu örgütü ve St. Petersburg Devlet Üniversitesi'nin katkılarıyla düzenlenen konferansa, 19 ülkeden 80'i aşkın siyaset ve bilim adamı katıldı. 'Medeniyetlerarası Diyalog ve Ortadoğu'nun Geleceği' başlığını taşıyan programda, uluslararası sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Filistin-İsrail sorununu tartıştı. Ortadoğu'da yaşananların temelinde az gelişmişlik, dışarıdan müdahale, terör, eğitimsizlik ve gelir dağılımındaki sıkıntıların olduğu tespitini yapan katılımcılar, 'Ortadoğu barışı için eylem' çağrısında bulundu. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksander Saltanov, Ortadoğu'da en büyük sorunun güvensizlik ve az gelişmişlik olduğunu belirtti. ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Nuri Yurdusev, meseleyi Batı'nın nüfuz çabasına bağlarken, ABD Moskova Büyükelçisi William Joseph Burns, sorunu medeniyetler çatışmasından öte halkların çatışması olarak değerlendirdi. Burns, bölgeye dışarıdan müdahil olan ülkeleri ise uyardı: "Sınırlarımızı bilmeli ve kanunlara uygun hareket etmeliyiz. Problemin parçası değil, çözüm aracı olmamız gerekiyor." Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Saltanov, konferansın açılışında yaptığı konuşmada Ortadoğu'da en büyük sorunun sosyal ve ekonomik alanda az gelişmişlik ve güven sorunu olduğunu belirtti. Dışarıdan zorla kabul ettirilmeye çalışılan demokrasinin bölgenin kültürel ve dinî özellikleri ile çatışma oluşturduğunu kaydetti. Bölge için Arap-İsrail sorununun çözümünün önemine değinen Saltanov, "Arap ülkelerinin bakış açısını anlıyorum. Hak da veriyorum. Bölge ile işbirliği içerisinde sorunun çözümü için çalışılması gerekiyor." ifadelerini kullandı. TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış da konuşmasında Rusya'daki 'yerel Müslüman nüfusa' dikkat çekti. Yakış, "Diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi bunlar göçmen değil. Toplumun temel unsurlarından. Rusya çok dinli ve çok uluslu yapısı ile bizim Osmanlı'dan miras aldığımız çok dinli ve çok uluslu yapıya benziyor. Rusya, Sovyetlerin yıkılmasının ardından daha dışarıya dönük politikalar izliyor. Diğer devletlerle pozitif ilişkiler içinde. Medeniyetler buluşmasında kendisine düşen rolü eda edeceğine inanıyorum." dedi. ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Nuri Yurdusev ise Ortadoğu'daki sorunların temelinde Batı'nın nüfuz çabası olduğuna işaret ederek demokrasinin bölgeye Batı tarafından dayatılmasının yanlışlığına değindi. Yurdusev, "Batı, Doğu üzerindeki nüfuz çalışmalarından vazgeçmelidir. Çoğulculuk anlayışı, halk arasında teşvik edilmelidir. İslam dünyası da başta G-8 olmak üzere Batı toplumlarında temsil edilmesi gerekir." diye konuştu. 'İbrahimi diyalog'a vurgu Ezher Üniversitesi Rektörü Ahmet El-Tayyip İslamiyet'in İbrahimi dinlerin son halkası olduğunu belirterek, "Hz. Muhammed, Hz. İsa ve Hz. Musa tek ata Hz. İbrahim'den doğdu. Bu üç dinin temsilcilerinin de kardeş olduklarına işarettir." değerlendirmesi yaptı. Medyanın ticari endişe ile daha çok izleyici kitlesi toplayabilmek için sansasyonel haber peşinde olduğuna değinen Today's Zaman Genel Yayın Editörü Bülent Keneş de medyanın küreselleşmenin olumsuz bir sonucu olan aynileştirme anlayışının tersine, diyalog ve uzlaşı çabalarının sonucu olarak ortaya çıkan yerel değerlere daha fazla önem vermesini istedi. İki gün süren konferansta Türkiye-Rusya parlamentolar arası komisyon başkanı Salih Kapusuz, Kazakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Erjan Kazikhanov, Rusya Şarkiyat Enstitüsü Başkanı ve Diyalog Avrasya Platformu Dönem Başkanı Prof. Rostislav Ribakov, Kültürlerarası Diyalog Platformu Genel Sekreteri Cemal Uşak ve ABD Nevada Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Yunus Çengel gibi siyaset ve bilim adamları tebliğ sundu. Rusya'nın başkanlığında 2006 yılında G-8 zirvesinin yapıldığı St. Petersburg'daki Konstantin Sarayı Kompleksi'nde gerçekleşen konferansa Ria Novosti Haber Ajansı, Cihan Haber Ajansı, İzvestiya Gazetesi, Rodina ve Da dergileri ile Rusya Federasyonu Basın Gelişim Enstitüsü de medya desteği verdi. Ortadoğu'nun, diyaloğa dünyanın diğer bölgelerinden daha çok ihtiyacı var Medeniyetler arası ayrılıkların dinden değil, siyasetten kaynaklandığı görüşünün vurgulandığı konferansın sonuç bildirgesinde; Ortadoğu'da yaşanan sorunların temelinde İsrail-Filistin sorunu vardır. Bölgede, barışın temini için sorunun çözümüne öncelik verilmeli, Dünyanın diğer bölgelerinden daha çok Ortadoğu'da diyaloğa ihtiyaç var, Ortadoğu, üç İbrahimi dinin merkezidir. Bu önemli karakter, çatışmaları şiddetlendirmek yerine, dinler arasında diyaloğun bir aracı olarak kullanılmalı, Bölgesel sorunların çözülmesi, demokrasinin teşvik edilmesi ve bölgesel ekonomik gelişim ve entegrasyon çalışmaları beraber yürütülmeli. Bölge, AB, OECD ve ASEAN tarzı çatı örgütlerle desteklenmeli, Diyalog çalışmaları, Birleşmiş Milletler nezdinde yürütülen faaliyetleri bütünleyici yönde olmalı, Din adamları ve eğitimciler diyalog sürecinde aktif rol almalı, Demokrasi, Ortadoğu'da yerel unsurlar göz önünde bulundurularak teşvik edilmeli, Medya, diğer dinlere karşı tahrikten kaçınmalı ve tüm medeniyetlere saygı duymalı, denildi. Faruk Akkan - Yaşar Niyazbayev /ZAMAN
12 Kasım 2007 07:46
DİĞER HABERLER