Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, Çek Cumhuriyeti, Slovakya ve Macaristan gibi ülkelerin otomotivde Türkiye için ciddi tehdit olduğunu söyledi. Öne, "Bu konuda Jaguad ve Land Rover örnekleri var. Söz konusu markaların 800 milyon poundluk yatırımını geçtiğimiz aylarda Slovakya'ya kaptırdık. Sektörümüzde her şey yolunda ise bu nasıl oldu?" şeklinde sordu.
BUSİAD Otomotiv Sektörü Komisyonu tarafından düzenlenen otomotiv ana ve yan sanayi firması temsilcilerinin katıldığı toplantıda otomotiv sanayi ve geleceği ele alındı.
BUSİAD evinde organize edilen toplantıya konuşmacı olarak katılan Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, dünyada otomotiv üretiminin azalma trendini çoktan geçtiğini ve sektörün satış ve üretim bazında artış gerçekleştireceğine kesin gözüyle bakıldığını söyledi.
Özellikle İran pazarına dikkat çeken Önen, şöyle devam etti: "İran çok önemli bir pazar. Ülkenin bu güne kadar teknoloji ve teknik yatırımlarda geri kaldığını biliyoruz. Bölgede ciddi yatırımları çekecek önemli bir potansiyel var." dedi.
Öte yandan Çek Cumhuriyeti, Slovakya ve Macaristan gibi ülkelerin de işçilik ve lojistik açıdan otomotivde Türkiye için çok ciddi tehdit oluşturduğunu belirten OSD Başkanı, şunları kaydetti: "Bu konuda Jaguad ve Land Rover örnekleri var. Söz konusu markaların 800 milyon poundluk yatırımını geçtiğimiz aylarda Slovakya'ya kaptırdık. Sektörümüzde her şey yolunda ise bu nasıl oldu? Neticede bu tür ülkeler gelecekte bizim için ciddi birer tehdittir. Aynı şeyi Kuzey Afrika ülkeleri için de söyleyebiliriz. Bu ülkeler de yine lojistikleri, ileri teknolojiye ve teknik gelişmelere olan açlıkları ve verdikleri teşviklerin mükemmellikleri ile dikkat çekiyor. Kuzey Afrika pazarı, Fransa ve İtalya gibi ülkelerin ciddi yatırımlar yaptığı, ana ve yan sanayinin hızla geliştiği bölge olmaya başladı."
Serbest ticaret anlaşmalarının da otomotiv sektörü için son derece önemli olduğunun altını çizen Önen, "Serbest ticaret anlaşmaları sektörümüzün dikkate alması gereken en önemli konulardan biri. Bu tür anlaşmaların dışında kaldığımız takdirde bugünkü üstünlüğümüzü sadece otomotivde değil tüm ihracat ürünlerinde bir daha toparlayamayacak şekilde kaybederiz." uyarısında bulundu.
ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLER DAHA FAZLA HAYATIMIZDA OLACAK
Elektrikli, hibrit veya hidrojen yakıt hücreli araçların bu teknolojinin ve sektördeki gelişmelerin geleceğini oluşturacağını anlatan OSD Başkanı, şöyle devam etti: "Özellikle elektrikli otomobil üretimi ve bu otomobillere olan talep de gün geçtikçe artıyor. Yakında hayatımıza daha fazla girecekler, bu kaçınılmaz bir gerçek."
Ayrıca otomotiv sektörünün inovatif, çevreye duyarlı ve ileriyi planlayan bir sektör olduğuna değinen Kudret Önen, sektörün Endüstri 4.0'dan da kaçınılmaz bir şekilde etkileneceğinin altını çizdi.
Bursa'nın otomotiv sektöründeki yerini de değerlendiren OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, sektörün gerçekleştirdiği ihracatta kentin önemli bir payının olduğunu belirtti.
Önen, 2011'den sonra devamlı büyüyen güçlü bir üretim çizgisi yakaladıklarını ve 2015 yılında 1 milyon 359 binlik üretim ile tarihi rekor kırdıklarını hatırlatarak, "Sektör için büyük bir başarıya imza atarak ürettiğimizin yüzde 70'ini ihracat ettik. Bursa bu başarının elde edilmesinde kritik noktada." diye konuştu.
TÜRKİYE'DE DE BLOKLAR ARASINDAKİ GÜÇ MÜCADELESİNDEN ETKİLENİYORUZ
BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Günal Baylan ise özellikle otomotivde gözlenen yabancı sermaye ve buna bağlı olarak şehrin kalite, Ar-Ge ve yenilikçilik kavramlarına bakış açısını değiştirerek hızlı bir şekilde gelişmesini sağladığının altını çizdi.
Kriz sonrası toparlanmayı tamamlayamayan bir dünya ekonomisinin olumsuzlukları ile karşı karşıya olduklarını belirten Baylan, "Euro Bölgesi'nde imalat sanayi satın alma yöneticileri endeksinin (PMI) Şubat ayında son 13 ayın en düşük değerine gerileyerek 52,7 olması, bölgenin halen zayıf küresel ve iç verilerden etkilendiği şeklinde yorumlanıyor. Bütün bunlar aslında finansal koşulların hızla değişebildiğine işaret ediyor. Dünya ekonomisinde büyük bir felaket yaşanmayacak olsa bile, risklerin ülkemize etkisinin sert olacağını söyleyebiliriz." diye konuştu.
Başkan Baylan, "Türkiye'de de bloklar arasındaki güç mücadelesinin ve çatışmalarının etkisini her zamankinden fazla hissetmeye başladık." dedi.
Cihan CİHAN