CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İngiliz Guardian gazetesi için kaleme aldığı makalede, 'adaletsizlik, keyfilik ve ayrımcılığın AKP rejimini tanımlayan özellikler haline geldiğini' belirtti.
Türkiye'deki yönetimi 'sert bir otoriter rejim' olarak tanımlayan Kılıçdaroğlu, Adalet Yürüyüşü'nün yeni bir toplumsal hareket için başlangıç olmasını umduğunu ifade etti.
Yazı, "Her gün, on binlerce Türk vatandaşı adalet istemek için yürüyor. 15 Temmuz'da Ankara'dan başladık ve her gün yaklaşık 20 km yürüyerek İstanbul'a yürüyoruz. Türkiye'de yaşayan herkes için adalet ve hukukun üstünlüğünü talep ediyoruz" sözleriyle başlıyor.
'Önce adalet'
Kılıçdaroğlu, farklı görüşlerden insanların, adalet talebiyle barışçıl bir şekilde yürüdüğünü belirtiyor.
CHP lideri, geçen yılın Temmuz ayında Türkiye'de bir darbe girişimi yaşandığını, bundan beş gün sonraysa AKP'nin olağan üstü hal ilan edip ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladığını, doğru düzgün bir neden açıklanmadan 105 bin kamu çalışanının işten atıldığını yazıyor.
Ülkenin Nisan ayındaysa başkanlık referanduma götürülmesinin durumu daha da kötüleştirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Adaletsizlik, keyfilik ve ayrımcılık AKP rejimini tanımlayan özellikler haline geldi. Bundan dolayı önce adalet istiyoruz" ifadelerini kullanıyor.
'Liberal demokratlar ne yapacak?'
Kılıçdaroğlu, dünyada yalnız olmadıklarını belirtmiş:
"Yalnız değiliz. Dünya, aşırıcıların, dar görüşlü popülistlerin ve diktatörlerin yükselişini izliyor. Bunların baskı derecelerinde önemli farklılıklar var ancak ortak yanları da bulunuyor. Diktatörler birbirlerinden öğreniyorlar. Demokrasilere karşı birlik oluyorlar. Ülkelerini mahvediyorlar ve insanlarını yurtdışında yaşamaya zorluyorlar.
"Liberal demokratlar buna nasıl yanıt vermeli? Dar görüşlü popülistlerin ve yeni kuşak diktatörlerin iktidarlarına karşı çıkmak için uluslararası çapta yeni araçlar geliştirmeli ve paylaşmalıyız".
'Buna verilecek yanıtın demokratik değerlere bağlılığın yenilenmesi ve güçlenmesi olduğunu' belirten CHP lideri "Umut bulaşıcıdır" diye yazıyor.
'Demokrasi değil otoriter rejim'
Kılıçdaroğlu'nun yazısının sonunda şu ifadeler yer alıyor:
"Demokrasinin, adaletin ve zor kazanılmış temel özgürlüklerimizin yeniden geri getirilmesi için yürüyoruz. Yanıltıcı demokrasi örtüsünü kaldırmak için yürüyoruz ki bu gerçekte sert bir otoriter rejim.
"Yürüyüşümüz, İstanbul'da, birçok rejim mağdurunu ağırlayan bir hapishanenin kapılarında sona erecek. Ancak, bunun, Türkiye'nin sınırları dışında da yankılanacak, adalet için yeni bir toplumsal hareketin başlangıcı olmasını umuyoruz".