Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal öldükten sonra, otopsi yapılmadı. Birçok suikast şüphesi ve tehditi altında olmasına rağmen, neden öldüğü araştırılmadı.
Şüpheli ölümündeki sır perdesi aralanamadı... Peki, Özal'a neden otopsi yapılmadı? İşte o kritik soru, bugün bizzat muhataplarına, Özal'a ilk müdahaleyi yapan doktorlara soruldu.
Soruşturmayı yürüten Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Görüşen'in ifadeye çağırdığı 3 Hacettepe doktoru, bugün adliyeye geldi.
Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Hilmi Özkutlu ve Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Kubilay Varlı ile dönemin Başhekimi Prof. Dr. Celil Çeliktaşer, savcı Görüşen'e ifade verdi...
Savcı Görüşen, müdahalede uygulanan en küçük ilaca varıncaya kadar, her şeyi sorguladı. Merhum Özal'a neden öldüğünü bir de doktorlara anlattırdı. En çok da otopsi ihmali üzerinde yoğunlaştı.
İddiaya göre; doktorlara, Özal öldükten sonra neden otopsi yapmadıkları detaylıca soruldu. Doktorlar, ailenin otopsiye karşı çıktığını söyledi. Savcının 2. sorusu gecikmedi. Bir devletin koskoca Cumhurbaşkanı'nın öldüğünü hatırlatan savcı, böyle kritik ve önemli bir durumda ailenin sözlerine nasıl önem verdiklerini dile getirdi. Savcı Görüşen'in şüpheler üzerindeki zor soruları, bununla sınırla kalmadı. Özal'ın zehirlediği iddiaları da ifadede gündeme geldi. Doktorlar, zehirlenmeden şüphe etmediklerini söyledi. Dr. Varlı'nın bir ifadesi ise kafaları karıştırdı. Zehirlenmenin tespit edilmesinin tıbben mümkün olmadığını söyledi. İfadeye çağrılan 4. doktor ise mazeret bildirdi, gelecek hafta adliyeye geleceğini söyledi.. Savcının davet ettiği gazeteci Emin Çölaşan ise yarın ifade verecek. Çölaşan bir köşe yazısında; bazı devlet yöneticilerinin Turgut Özal'ın öleceğini önceden bildiğini şöyle yazmıştı...