Paris saldırıları sonrası Almanya da güvenlik önlemlerini artırdı

Paris'teki saldırılar sonrası Almanya'da ve Avrupa'da "terör", "güvenlik" ve "Suriye" başlıkları tartışmaların merkezine otururken yaşanan gelişmeler önemli gelişmelerin eşiğinde olunduğunu ortaya koyuyor.

Suriye'de askeri operasyonlara doğrudan katılmayan Almanya, IŞİD'in açıkladığı öncelikli hedef ülkeler arasında yer almıyor. IŞİD mültecilere Avrupa'ya gitmemesi çağrısında bulunmuştu. Fransa saldırısına katılan iki terörist mülteci olarak Avrupa'ya geldiğinin ortaya çıkması ve Almanya'daki mültecilerle ilgili bilgi eksikliğinin medyaya yansıması güvenlik zafiyetine ilişkin endişeyi artırıyor.

Suriyeli mültecilerin Avrupa'daki en önemli duraklarından birisi olan Almanya'da en önemli sorun ilk kayıt merkezlerinde ne kadar mülteci olduğu, yaşadıkları belediyeler gibi bilgilerin net olarak elde olmaması. Bunun yanı sıra 'mültecilerin yüzde 90'ının parmak izi bilgilerinin alınmadan serbestçe dolaştığı' bilgisinin medyaya düşmesi sonrası tartışmalar yaşanmıştı. Mülteciler arasında Avrupa'ya saldırı için gelen IŞİD militanları olup olmadığı bilinmiyor. Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maizière "Almanya da eskiden olduğu gibi güçlü bir şekilde uluslararası terörizmin hedefleri arasında bulunuyor." açıklamasında bulundu.

ÜLKEDEKİ GÜVENLİK ÖNLEMLER

Bir Türk ve bir Alman vatandaşının da hayatını kaybettiği ve yaralı sayısının henüz açıklanmadığı terör saldırısı Almanya'daki yeni güvenlik önlemleri ve yeni güvenlik yasası tartışmalarını beraberinde getirdi. Federal Adalet Bakanı Heiko Maas emniyet teşkilatının görünürlüğünün artacağını ve istihbarat örgütleri tarafından tehlikeli görülen kişilerin takibinin yoğunlaştırılacağını açıkladı. Almanya'da hava ve demir yolu ulaşımında güvenlik denetimleri artırıldı.

Saldırılar sonrası Berlin'de Başbakan Angela Merkel başkanlığında bir koordinasyon toplantısı düzenlenirken toplantıya ilişkin bilgi veren Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maizière "Saldırının Almanya'daki muhtemel uzantıları üzerinde de duruyoruz." mesajını verdi.

Paris saldırısı sonrası Mecklenburg Vorpommern Eyaleti'ne bağlı Usedom Adası'nda mültecilerin oturması için hazır hale getirilen bir yurt ateşe verildi. Federal Kriminal Dairesi'nden yapılan açıklamaya göre geçen on ay içinde mülteci yurtlarında 104 yangın çıktı, bunların yarısından fazlası kundaklama olarak kayıtlara geçti.

SALDIRILARIN MÜLTECİ POLİTİKALARINA ETKİSİ

Paris'teki kanlı terör saldırıları sonrası Almanya'daki mülteciler tartışmasının tansiyonu yükseldi. Yaz dönemi öncesinde yüz binlerce göçmenin yönünü Almanya'ya çevirmesi sonrası iç politikada baskı altında olan Alman hükümetine koalisyonun küçük ortağı CSU'dan sert eleştiriler gelmeye devam ediyor. Bavyera Maliye Bakanı Markus Söder, "Paris'te yaşananlar mülteci tartışmaları için yeni bir dönüm noktası. Mülteci akımı tüm olanaklar kullanılarak sınırlandırılmalı. Başbakan Merkel Almanya'nın sınırlarının zorlandığını kabul etmeli." ifadelerini kullandı. Söder yıllık 200 ila 300 bin arasında bir mültecinin alınmasının makul olduğunu belirterek, "1 milyon çok fazla." dedi.

Hıristiyan Demokratik Birlik (CDU) Federal Grup Başkan Yardımcısı Armin Laschet ise "Paris'teki saldırıların ve bir saldırganın mülteci olmasının göç tartışmalarıyla aynı bağlamda değerlendirilmesi sorumsuzluktur." kardeş parti CSU söylemlerine karşı çıkan açıklamalarda bulundu.

Yaz aylarında mültecilere 'hoş geldiniz' diyerek kapılarına açan koalisyon hükümeti, gittikçe artan akımı durdurmak üzere hükümet kanadından "Mültecilerin ilk ayak bastıkları AB ülkesine geri gönderilmesini öngören Dublin Anlaşması'nı uygulayacağı" ve "Suriyelilere aile birleşimi kısıtlaması getirileceği" yönünde açıklamalar yapılmıştı.

SALDIRININ AB POLİTİKALARINA ETKİSİ

Saldırı sonrası Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ülkesinin tamamı diğer AB üyesi ülkelerle olan sınırlarında da kontrollerin başlatılması emrini vermişti. AB'nin temel sütunları olan 'insan, mal ve hizmetlerin seyahat serbestisi' kapsamında daha önce bu kontroller yapılmıyordu. Son dönemde ise savaş bölgelerinden kaçan yüz binlerce mültecinin Avrupa'ya akın etmesiyle kimi ülkeler sınırlarında ek tedbirlere başvurmuştu. Saldırılar sonrasında bu tedbirlerin giderek artacağı yorumları yapılıyor. Fransa gibi komşusu İtalya ve daha kuzeydeki Hollanda da cuma akşamı yaşanan terör eylemleri nedeniyle sınır kontrollerini sıklaştırdığını açıkladı.

Saldırılar sonrası Schengen anlaşmasının yanı sıra mülteci dağılımı ile ilgili politikalarda da Brüksel'in başı ağrıyacak gibi görünüyor. Polonya Avrupa Bakanı Konrad Szymanski gelen "Söz verdiğimiz mültecileri bu olaylardan sonra alamayız" açıklamaları daha güçlü bir işbirliği gerektiren mülteci krizinin çözümünün önünde bir diğer engel olarak ortaya çıktı. Yunanistan krizini şimdilik başarıyla anlatma görüntüsü veren Avrupa Birliği'nin mülteciler konusunda terör saldırı sonrası çözüme ulaşması kolay olmayacak gibi görünüyor.

SALDIRGANLARA DESTEK VERENLER ARANIYOR

Hayatını kaybedenlerle birlikte saldırganların da kimlikleri açıklanmazken 100'den fazla cesedin kimlik tanımlamasının yapıldığı öğrenildi. Saldırganlardan birisinin 89 kişinin öldüğü Bataclan konser salonunu basan üç kişinin arasında yer alan 29 yaşındaki Cezayir asıllı Fransız vatandaşı Ismael Omar Mostefai olduğu ortaya çıktı.

Fransız polisi şu ana kadar bir saldırganın üzerinden Suriye pasaportu çıktığını, bir diğerinin ise daha önceden istihbarat takibinde olan radikal meyilli bir Fransa vatandaşı olduğunu duyurdu. Yunanistan, Suriye pasaportlu saldırganın 3 Ekim'de kendi ülkelerinden geçiş yaptığının tespit edildiğini açıkladı. Bu kişinin Yunanistan'a Türkiye'den geçmiş olma ihtimali değerlendiriliyor. Bir diğer saldırgan üzerinde de Mısır pasaportu bulunduğu iddia edildi. Saldırılar sonrasında operasyon başlatan Belçika polisi de başkent Brüksel'de 3 kişiyi gözaltına aldı.

Fransız medyası saldırıya katılan ya da destek olan kişilerin olabileceği ihtimaliyle geniş bir soruşturma başlattı. Polis terör saldırılarında kullanılan siyah renkli Seat marka aracı, Paris'in doğusunda yer alan Morteuil'de terk edilmiş olarak buldu. Le Parisien gazetesi, araçta çok sayıda silahın da ele geçirildiğini yazdı. Haberde, aracın dün gece bulunduğu kaydedildi. Polisin yaklaşık 3 saat süren incelemesinde araçta çok sayıda silahın bulunduğu vurgulandı. CİHAN
17 Kasım 2015 16:45
DİĞER HABERLER