Bakırköy Adliyesi'nde görülen Engin Çeber davasında, polislerle avukatlar arasında arbede çıkmıştı. Polislere hakaret ve yaralamadan dolayı avukatlar Ömer Kavili, Günay Dağ ve Taylan Tanay hakkında açılan kamu davası sonuçlandı. 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Kavili beraat etti. Günay Dağ ve Taylan Tanay'a 3'er ay 22'şer gün hapis cezası verildi. Duruma tepki gösteren Kavili, "Bu adliyelerde adalet madalet yok. Adaletinizle bin yaşayın." dedi.
Ekim 2012'de Bakırköy Adliye Sarayı'nda görülen Engin Çeber duruşmasına giden avukatlar Ömer Kavili, Günay Dağ ve Taylan Tanay hakkında polislere hakaret ve basit yaralamadan dolayı kamu davası açılmıştı. 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava sonuçlandı. Mahkemedeki savunmasında polis memuru Şuayip Kaptı'nın avukat Günay Dağ'a, 'gerizekalı' dediğini ifade eden Kavili, "Biz avukatlar bu davadan mağduriyetimizin sanıklığını yaşıyoruz. Oysa bir avukata görevi başında gerizekalı diye seslenen bir polis memuru eğer bir savcıya eğer bir hakime gerizekalı diye seslenmiş olsaydı o savcı ve hakimlerin bir de kendilerinin mağdur olacağını asla düşünmeyiz. İşte bu da Türkiye'deki yargı kültürüdür. Dosyada hukuken hiçbir geçerli delil bulunmadığından dolayı sanık durumuna getirilen avukat olarak beraat kararı vermenizi istemeyeceğim. Eğer ceza verilecekse 10 yılın üzerinde verilmesini, Yargıtay'da duruşmalı görüşme imkanı sağlamanızı talep ediyorum." dedi.
Mahkeme Başkanı Bülent Akasma, Ömer Kavili'ye beraat, Günay Dağ ve Taylan Tanay'a polis memuru Şuayip Kaptı'ya hakaret ve basit yaralamadan dolayı 3'er yıl 22'şer gün hapis cezası verdi. Cezalar ertelenirken iki avukat 1 yıl süreyle denetim altında tutulacak.
BU MAHKEMELERDE ADALET MADALET YOK
Duruşma sonrasında gazetecilerin sorularını cevaplayan Ömer Kavili, olay gününü şöyle anlattı: "Ben baro gözlemcisi olarak duruşma salonunun dışındaydım. Polisler avukatlara zorluk çıkarmak için kimlik kontrolü adı altında uygulama yapıyorlardı. Tam bir meslektaşımız geç kaldığı için kendisine kimlik sorulunca 'siz memursanız önce sizin kimliğinizi göstermeniz gerekir' demesi üzerine polis memuru kimliğini hızlıca gösterip cebine koydu. Avukat meslektaşımızda aynı hızda kimliğini gösterip cebine koydu ve duruşma salonuna doğru gitti. Görevi başındaki polis memuru duruşmaya girmekte olan avukatın arkasından 'gerizekalı' diye bağırdı. Ben buna müdahale ettim, bir avukata bunu diyemezsiniz dedim. 'Diyorum işte' diyerek kararlılıkla dönerek bir daha söyledi. Onun üzerine itiraz ettim, duruşma salonundan diğer avukatlar çıktı. Çevik kuvvet polisleri daha kalabalık geldiklerinde bu kez aynı memur, küfür ve hakaret etmesi üzerine o galeyana gelen toplulukta bu kez aşağı indi."
Avukatlardan şikayetçi olan polis memuru Şuayip Kaptı'nın adliyenin girişindeki camlı bölmede kendi gömleğini yırttığını söyleye Kavili, "Emniyet müdürüne söyledim, 'Bakar mısınız memur kendi gömleğini yırtıyor ve sonrada kendisine zarar verildiğini söyleyecek öyle bir görüntü oluşturacak dönün şahit olun' dedim. Müdür dönüp bakmadı." diye konuştu.
ADLİYENİN GÜVENLİK KAMERALARI VATANDAŞA TEHDİT İÇİN KULLANILAN MOBİNG SİLAHI
Adliyedeki güvenlik kamerası görüntülerinin kendilerine verilmediğini söyleyen Kavili, "Oysa onlar vatandaşa tehdit için kullanılan mobing silahlarıdır. Bu kayıtlar istendi, kameraların çekim yapmadığı yapanların ise kaydının olmadığı, net olarak görülemediği gibi teknik bazı süslemeli laflarla mahkemeye yazı yollamışlardı. Olay yerinde o kadar polis vardı hepsi gelsin dinlensin dedik. Avukatların sorguya çekmesinden endişe etmiş olmalı ki mahkeme onları da getirmedi. Delilleri toplamadı, tanıkları doğru dürüst dinlemedi, huzura gelen tanığa ve müştekiye soru sormadı. Bugün benim için beraat kararı, iki meslektaşımıza ceza verdi ama 'ufak bir ceza veriyorum' diyerek lütuf edeceğini sanıyor. Bu adliyelerde, buralarda adalet yok. Onun için bende diyorum ki adaletinizle bin yaşayın." ifadelerini kullandı.
CİHAN