Üroloji uzmanı Op. Dr. Lütfi Sağlık, yaşlanmaya bağlı olarak erkeklerde sık görülen prostat büyümesinin böbrek yetmezliğine yol açabileceğini söyledi.
Erkeklerde 40'lı yaşlardan sonra ortaya çıkan prostat büyümesi, kişinin psikolojisini ve sosyal yaşamını etkileyen önemli bir sağlık sorunu. Tuvalet alışkanlıklarında da değişikliklere neden olan prostat büyümesi, tedavi edilmediği takdirde kronik böbrek yetmezliği gibi ciddi durumlar ile sonuçlanabiliyor. Memorial Kayseri Hastanesi Üroloji Bölümü'nden Op. Dr. Lütfi Sağlık, yaşlanmaya bağlı olarak erkeklerde sık görülen prostat büyümesi ve alınması gereken önlemleri anlattı.
"Sık tuvalete gitme prostat belirtisidir" diyen Op. Dr. Sağlık, şu bilgileri verdi: "Erkeklerdeki idrar torbasının çıkışını saran ve salgı bezi görevini yapan prostat, aslında bir savunma mekanizmasıdır. Prostatın, erkeklerde belli bir yaştan sonra oluştuğu düşüncesi yanlıştır. Doğuştan itibaren her erkekte bulunan prostat, genelde 40'lı yaşlardan sonra sorun haline gelebilir. Prostat büyümesi erkeklik hormonu ve kişinin yaşlanması ile ilgilidir. Büyüme nedeniyle zamanla mesanenin düzenli çalışması engellenir ve idrar yapma zorlaşır. Prostat büyümesi sorunu ile karşılaşan hastalar genellikle sık tuvalete gider. Bu hastalarda idrar yapmaya başlamada duraksama, sık idrara gitme, çatallı işeme ve sonuç olarak idrar yaptıktan sonra tam olarak mesanenin boşalmama hissi ortaya çıkar. Prostat mekanizmasında ortaya çıkan bu tablo böbrek sağlığını olumsuz etkileyerek, organın kaybına dahi yol açabilir. Bu nedenle prostat büyümelerinin vakit kaybedilmeden kontrol altına alınması önemlidir."
Op. Dr. Lütfi Sağlık, prostat büyümesinin türünün de çok önemli olduğuna dikkat çekerek, "Prostat büyümesi, iyi huylu ve kötü huylu büyüme yani prostat kanseri olarak iki şekilde seyredebilir. Günümüzde bu ayrım basit bir laboratuvar testi ile kolaylıkla yapılabilmektedir. Tanı konusunda net karar verilemeyen hastalarda ise ultrason eşliğinde biyopsi alınarak kesin teşhis koyulur. İyi huylu prostat büyümesinde hastanın durumuna göre yaşam tarzı değişiklikleri yapılmalı ve geceleri az miktarda sıvı alması sağlanmalıdır. İlaç tedavisi veya cerrahi tedaviye karar verilir. Cerrahi tedavi, hastadan hastaya değişiklik gösterir. Cerrahi, açık ya da endoskopik yani kapalı yöntemle olabilir. Prostat kanserinde ise erken evrelerde yapılan cerrahi tedaviyle hastalıktan kurtulmak mümkündür. İlerlemiş prostat kanserinde ise ancak hastalığın ilerlemesi durdurulmaya çalışılır ve esas olan yaşam konforunu artırmaktır." açıklamasında bulundu.
Cihan CİHAN