Protestan Kiliseler Derneği'nden İncil açıklaması

Proteston Kiliseler Derneği, Genelkurmay'ın operasyonlarda 'Kürtçe İncil de ele geçirildiği' yönündeki ifadesine tepki gösterdi. Dernek yetkilileri, İncil okumanın, bulundurmanın başka gizli anlamlar ifade ettiğini ima eder gibi, suç teşkil ediyormuş gibi, ya da gizli bir şeye işaret ediyor gibi kullanılmasının rahatsız edici olduğunu söyledi.

Dernek adına İhsan Özbek imzasıyla yayınlanan açıklamada Türkiye'nin Doğusunda yaz ortasından itibaren artan gerilim ve çatışma ortamına dikkat çekilerek çok sayıda çocuk, kadın, genç, yaşlı asker ve polisin kaybından duyulan üzüntü dile getirildi.

Açıklamada şöyle denildi: "Genelkurmay'ın, Bitlis'in Mutki kırsalında 27 Aralık'ta yapılan arama sonucu ortaya çıkarılan bir PKK sığınağında çok sayıda patlayıcı, yaşam malzemesi ve Kürtçe İncil'le birlikte birçok örgütsel dökümanın ele geçirildiğini açıklaması Türkiye'deki Hıristiyan toplumunun kafasında soru işaretleri yaratmıştır. Öncelikle hangi dilde olursa olsun, İncil her yerde olduğu gibi ülkemizde serbesttir. Her yerde satılabilir, alınabilir, okunabilir ve üzerinde konuşulabilir. PKK sığınağında ele geçirilenler arasında Kürtçe İncil'in patlayıcılarla ve örgütsel dökümanlarla birlikte anılması inciticidir. Kürtçe İncil ile patlayıcıları aynı cümle içinde kullanmak ve 'ele geçirildi' şeklinde bir eylem sözcüğüyle bitirmek sanki bir suç aletinin yakalanması gibi sunulmuştur. Bu inandığımız kitabın itibarsızlaştırılması, değersizleştirilmesi çabasının bir yansıması gibi durmaktadır. Söz konusu sığınakta bulunanlar arasında yüzlerce kitap sergilenmiştir, onca kitaptan bahsetmezken İncil'in ayrıca sunulması manidardır."

Ülkemizde hakim olan inancın izleyicileri İncil'e saygı duyar ve hak kitap olarak kabul eder. Halkın benimsediği ve hak kitap olarak kabul ettiği ilahi bir kitabı sanki bir suç aletiymiş gibi sunmak düşündürücüdür… Bu nedenle PKK sığınağında bulunanlar arasında İncil'in yer aldığını özellikle vurgulamanın ne fayda sağladığını, ya da haber, bilgilendirme açısından nasıl bir gereklilik olduğunu sorgulamak gerekir. Zira bilgilendirme ve haber açısından sığınakta İncil'in olduğunu vurgulayarak kafalarda nasıl bir soru işareti oluşturmak isteniyor onu da bilmiyoruz. Bildiğimiz şudur; Tanrı'nın sözü olduğuna inandığımız İncil'e hak ettiği saygıyı sunmak yaşamsaldır. Saygı duyulmasını istediğimiz bir inancımız ve kitabımız varsa, başkalarının da takipçisi olduğu dine ve inanca saygı duymamız beklenir. Bunun yerine milyarlarca insanın inandığı ve okuduğu, yaşamını ona göre şekillendirdiği bir kutsal kitabı itibarsızlaştırma çabası bir hak ihlali olduğu kadar iticidir de. İncil, Kutsal Kitap yaşamları değiştirir. İsteriz ki önyargısız bir şekilde tüm insanlar Tanrı'nın sözünü okusun ve O'na uygun bir yaşam sürsün. Özellikle dışlanmışlar, itilenler, ötekileştirilenler, suçlular, mağdurlar, gençler, yaşlılar, Türkler, Kürtler ve kim varsa herkes okusun."



CİHAN
09 Ocak 2016 10:28
DİĞER HABERLER