Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Moskova'da yaptıkları görüşme sonrasında ortak bildiri imzaladı.
Kremlin'in yayımladığı
ortak bildiride, ikili işbirliği, Rusya-Çin ilişkilerinin kapsamlı ortaklık ve yeni bir çağda stratejik etkileşiminin geliştirilmesi hakkında detaylı görüş alışverişinde bulunulduğu hatırlatıldı.
Bildiride, iki ülkenin karşılıklı yarar sağlayan ve uzun vadeli temelde egemen kalkınması, karşılıklı saygı ve eşitlik ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalınacağı anımsatıldı.
2030'a kadar Rusya-Çin ekonomik işbirliğinin önemli alanlarının geliştirilmesi planına ilişkin 8 maddelik bildiride, iki ülke arasındaki elektronik ticaretin ve diğer yenilikçi araçların artırılması vurgulanırken birbirine bağlı lojistik sistemin geliştirileceği aktarıldı.
Bildiride, "Piyasa ihtiyaçlarına uygun olarak ulusal para birimlerini kullanma uygulamasını genişletmek ve ikili ticaret, yatırım, borç verme ve diğer ticari ve ekonomik işbirliği alanlarındaki paylarını kademeli olarak artırmak dahil olmak üzere mali işbirliği düzeyinin artırılmasının" kararlaştırıldığı ifade edildi.
Enerji sektöründeki kapsamlı ortaklığın güçlendirilmesinin altı çizilen bildiride, karşılıklı ve küresel enerji güvenliğini sağlamanın önemine işaret edildi.
Metaller, gübreler ve kimyasal ürünler dahil olmak üzere, temel mallar ve madenlerde piyasa esaslarına dayalı karşılıklı yarara dayalı tedarik alanında uzun vadeli işbirliği ilişkileri geliştirmek üzere koordinasyonun sağlanacağı aktarılan bildiride, her iki ülkenin daha kaliteli bir endüstriyel işbirliğine ulaşmasının hedeflendiği belirtildi.
Ayrıca bildiride, iki ülkenin gıda güvenliğini sağlamak için tarımda işbirliği düzeyinin önemli ölçüde artırılacağı kayda geçirildi.
Putin: Ukrayna'ya zayıflatılmış uranyumlu mühimmat gönderilirse gereken cevap verilir
Bu arada Putin, İngiltere'nin Ukrayna'ya zayıflatılmış uranyumlu mühimmat sevk etmesi durumunda gereken cevabı vereceklerini belirtti.
Kremlin Sarayı'nda bir araya gelen Putin ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in katılımıyla Rus ve Çin heyetleri arasında görüşmeler yapıldı.
İki ülke lideri, görüşmeler sonrası bazı bildiriler imzaladıktan sonra basın toplantısı düzenledi.
Görüşmelerin "başarılı", "yapıcı" ve "samimi" şekilde gerçekleştiğini dile getiren Putin, Şi ile 2 ortak bildiri imzaladıklarına dikkati çekerek "Bu bildiriler, tarihteki en yüksek gelişme düzeyinde gerçek kapsamlı ortaklık ve stratejik etkileşim örneği olan Rusya-Çin ilişkilerinin özel doğasını tamamıyla yansıtmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Putin, söz konusu bildirilerin, Rusya ile Çin arasındaki dostluğu daha da güçlendireceği, iki devlet ve halkın istikrarını sağlayacağı umudunu paylaştı.
"Çin, Rusya’nın önde gelen dış ticaret ortağı"
Çin ile tüm düzeylerde etkileşimde olduklarını aktaran Putin, "Bu, en zor durumlarda bile tüm sorunlara çözüm bulmamızı, ikili ve uluslararası gündemlerdeki tüm güncel konuları şahsen kontrol altında tutmamızı sağlıyor." dedi.
Putin, Çin’in, Rusya’nın önde gelen dış ticaret ortağı olduğunu vurgulayarak "Devletlerimiz, uyumlu girişimlerle ikili ticaretin gelişiminin yüksek dinamiğini koruyor. İkili ticaret, geçen yıl yüzde 30 artarak rekor kardı ve 185 milyar doların üzerine çıktı. Bu yıl 200 milyar doları aşabilecek güce sahibiz." şeklinde konuştu.
Ticaret alanındaki ödemelerde ulusal para birimlerinin kullanılmasının genişletilmesi önemini işaret eden Putin, "Geçen yılın ilk üç ayda karşılıklı ticaret işlemlerinde ruble ve yuan payı yüzde 65'e ulaştı ve büyümeye devam ediyor. Bu da ticaretimizi diğer ülkelerin etkisinden ve döviz piyasalarındaki olumsuz durumdan korumamızı sağlıyor." ifadesini kullandı.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, Rusya Devlet Başkanı Putin için tutuklama kararı yayınladı
"Çin, Rus petrolünün ithalatında lider konumuna çıktı"
Şi ile görüşmede enerji alanındaki işbirliğini de ele aldıklarını belirten Putin, Çin'in Rus petrolünün ithalatında lider konumuna çıktığını söyledi.
Vladimir Putin, doğal gaz sevkiyatı için Moğolistan üzerinden inşa edilmesi planlanan "Sibirya'nın Gücü 2" doğal gaz boru hattının Çin'e doğal gaz ihracat hacmini daha da artıracağını bildirdi.
Çin'e nükleer enerji santrallerinin inşa edilmesi konusunda yardımcı olduklarını dile getiren Putin, sivil uçak ile helikopter üretimi, metalurji, uzay, ilaç gibi alanlarda çeşitli ortak projeler hayata geçirdikleri aktardı.
Tarım alanındaki ikili ticaret hacminin geçen yıl yüzde 41 arttığı bilgisini paylaşan Putin, iki ülkenin uluslararası ulaşım koridorlarını geliştireceklerini kaydetti.
"Rusya ile Çin uluslararası ve bölgesel konularda aynı pozisyon sergiliyor"
İki ülkenin uluslararası ve bölgesel konularda aynı veya birbirine yakın pozisyon sergilediklerini vurgulayan Putin, dünyanın birçok bölgesinde gerilimin arttığına, küresel siyasi ve ekonomik krizlerin yaşandığına, ekonomik alanında da siyasi amaçlarla gayrimeşru yaptırımları uygulamasının yaygınlaştığına dikkati çekti.
Son dönemde, başka ülkelerin iç işlerine müdahale etmeme, egemen şekilde gelişme, modern teknolojilere ve eğitme erişim, ticareti özgür şekilde yapma gibi temel prensiplerinin çiğnendiği belirten Putin, "Bu bağlamda, Rusya ile Çin, askeri, siyasi ve ekonomik çıkarlar elde edilmesi amacıyla herhangi bir devletin veya ittifakın, başka ülkelerin meşru çıkarlarına zarar vermesine kararlı şekilde karşı çıkıyor." dedi.
"Çin'in Ukrayna planı, yaklaşımlarımızla uyumlu"
Rusya Devlet Başkanı Putin, Şi ile görüşmede Ukrayna'daki durumu da ele aldıklarını aktararak "Çin'in ortaya koyduğu barış planı hükümlerinin birçoğunun, Rusya'nın yaklaşımlarıyla uyumlu olduğunu ve Batı ile Kiev'in hazır olduğunda barışçıl bir çözüm için baz alınabileceğini düşünüyoruz. Ancak şimdiye kadar onların buna hazır olduğunu göremiyoruz." diye konuştu.
İngiltere'nin Ukrayna'ya zayıflatılmış uranyumlu mühimmat sevk edeceği yönündeki açıklamasını da değerlendiren Putin, "Bu gerçekleşirse, Rusya gerekli şekilde cevap vermek zorunda kalacak." ifadesini kullandı.
Putin, Rusya ile Çin’in bağımsız dış siyaset izlediğini dile getirerek "Birleşmiş Milletler’in ve BM Güvenlik Konseyi’nin merkezi rolüne, uluslararası hukuka ve BM’nin tüzüğüne dayalı olması gereken adil ve demokratik çok kutuplu dünya düzeninin oluşturulması için dayanışma içinde çalışıyoruz." dedi.