MHP Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, seçim öncesi bir rehavet ortamının oluştuğunu söyleyerek, "Bu rehavet ortamı iktidar partisinin 1 Kasım öncesi millete oynadığı son oyun. Tartışılmak istemiyor. Sahada konuşulmak istemiyor." dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ankara İl Başkanlığı'nın 'Kanaat Önderleri Buluşması'nın ikincisi Genel Merkez binasındaki Gün Sazak Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Programa milletvekili adayları, Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin ve partililer katıldı.

Burada bir konuşma yapan MHP Ankara İl Başkanı Çetinkaya, herkes tarafından seçim sürecinin rehavet havası içinde geçtiğinin söylendiğini kaydetti. Son 3,5 aydır asker ve polis şehit haberlerinin geldiğini kaydeden Çetinkaya, "Hüzünlü bir seçim süreci yaşıyoruz. İnsanlarımız da mutsuz bizler de mutsuzuz. Hiç hak etmediğimiz bir seçim süreciyle karşı karşıyayız. Bundan dolayı mevcut iktidar partisi özellikle Ankara'da bir taktik yürütüyor. Görsel her türlü materyalden kaçıyor. 'Bunu da çevre duyarlılığından, çevreye çok saygılıyız' diyor. Bu çevreye duyarlı zihniyet Ankara'nın ciğerlerini söktü. Atatürk Orman Çiftliği'ne kocaman bir saray koydu. Bu çevreyi düşünen zihniyet bir cumhuriyetin mirasını yok etti. O zaman buradan şu anlam çıkıyor; sen çevreye duyarlı olduğundan görsel materyalleri kullanmıyor değilsin. Sahaya da çok fazla inmiyorsun. Bunların hepsinin bir nedeni var. Bu rehavet ortamı iktidar partisinin 1 Kasım öncesi millete oynadığı son oyun. Tartışılmak istemiyor. Sahada konuşulmak istemiyor." diye konuştu.

MHP' Ankara İl Başkanı Çetinkaya, şöyle devam etti: "Bugün mücadele ettiğimiz güç, kendinden başka hiç kimseye hayat hakkı tanımayan devletleşmiş bir siyasi zihniyet' diyen Çetinkaya, bugün 'kimsesizlerin kimsesi olacağız' diyerek herkesin efendisi olmaya soyunan bir zihniyetle mücadele ettiklerini kaydetti. İstediğine ihale veren, istediğine vermeyen, maharetine bakmadan kendisine iltifat ettiği için istediğini bürokraside atayan, istemediğini dışarıya atan, işine gelmediği zaman hak hukuk tanımayan, kendi çıkarları için hukuku, adaleti, insanlığı her türlü ahlakı değerleri hatta inanç değerlerini dahi alt üst edebilecek bir zihniyetle mücadele ediyoruz. İşimiz o kadar zor ki, 'çaldığını kabul ediyorum ama hırsız diyemezsin' diyorlar. Bilinç altlarındaki dürtüleriyle hareket eden ama asla gerçek olmayan bir düşünceyle hareket ediyorlar. Onun için karşımızda güçlü durmaya çalışıyorlar. Onun için her şeyi mübah sayıyorlar."

'FAKİRDEN ALIP ZENGİNE VEREN YENİ BİR HİKAYENİN KAHRAMANI OLDULAR'

2002 yılında Türkiye'nin birinci en zengin zümresi yüzde 34.6, 2014 yılında ise yüzde 54,4 olduğunu ifade eden Fatih Çetinkaya, "Bugün istediğine ihale vermek şartıyla istediğini zengin ederek her türlü meşru yolu görerek bunu yapanlar maalesef tarihe yeni bir hikaye yazdılar. 10. yüzyılda dünyada bir masal kahramanı vardı, adı Robin Hood. Bu masal kahramanı zenginden alır fakire verirdi. 21. yüzyılda gerçek dünyanın sözde kahramanı olmaya yeltenmişler. Maalesef kredi kartı borcuna boğulmuş, vergisinin altından kalkamayan esnaflar, tarlasını ekemeyen ekerse hak ettiği değere satamayan çiftçiden, ahırındaki hayvanına bakamayan köylüden, yüzde 3 zamma reva gördüğü emekliden, yüzde 18'i aşmış işsizden, toplumun her kesimindeki garipten, yetimden ve fakirden alıp zengine veren yeni bir hikayenin kahramanı oldular." ifadelerini kullandı. CİHAN