Eski Halkbank Uluslararası Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın, ABD’nin İran yaptırımlarının ihlal edilmesiyle suçlandığı davada tanık olmayı kabul eden Türk ve İranlı iş adamı Reza Zarrab, New York’ta devam eden duruşmanın üçüncü gününde 2. oturumda da önemli konularda ifade verdi
Zarrab ifadesinde "İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlundan yardım istedim. Şirketime danışman yaptım" dedi. İşte duruşmadan dakika dakika notlar...
Çin İran bağlantısını fark ettiğinde işlemleri durdurdu'
Zarrab'ın ifadesi, Rüçhan Bayar ile yaptığı telefon görüşmesinin kayıtlarıyla devam etti
Bayar Zarrab'ın sağ kolu olarak da biliniyordu.
17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanan Rüçhan Bayar daha sonra tahliye edimişti.
İş adamının ifadesine göre, Bayar Çin bankalarındaki bağlantılarının "Halkbank'ta yapılan ticareti Çin'de yapamayacaklarını" söylediğini, Zarrab'a iletti.
İran'la olan para transferlerinin benzerini Çin'de yapmayı başaramayacaklarını anladıklarında, (Eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan) gibi yönetici pozisyonundaki Çinli bir yetkiliye rüşvet vermenin tek yol olduğuna kanaat getirdiler.
Zarrab, "Çinlilerin para ticaretinin İran'la ilgili olduğunu anladığındaysa işlemleri durduğunu" belirtti.
Reza Zarrab, Süleyman Aslan’ın kendisine, “El eli yıkar, elde yüzü yıkar” dediğini aktardı. Zarrab, yargıçın bu cümlenin ne demek olduğu sorusuna ise “Bu, Süleyman Aslan’ın yardımına karşılık rüşvet istediği anlamına geliyor” cevabını verdi.
SÜLEYMAN ASLAN’A RÜŞVET İDDİASI
Zarrab, Süleyman Aslan’ın sürekli olarak ABD’den uyarı aldığını savundu. Zarrab “Süleyman Aslan’a rüşvet vermek için Zafer Çağlayan’ın onayını almam gerekti” dedi. Reza Zarrab, “Süleyman Aslan bana aldığı risk nedeniyle çok rahatsız hissettiğini söyledi. Bir şekilde geleceğini garanti altına almak istedi” diye konuştu.
Reza Zarrab, İran cephesinin uluslararası ödemeleri doğrudan yapma talebine dönemin Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın olumsuz cevap verdiğini ve mevcut kullanılan sistemi işaret ettiğini söyledi. Zarrab, “Aslan, şema üzerinde çizdiğim şeyden bahsediyordu. Oradaki altın ticaret sistemi” dedi.
HİNDİSTAN İLE YAPILAN TİCARET
Hakimin, “Hindistan’daki parayı Halkbank’a nasıl getiriyorsunuz” sorusu üzerine Zarrab’ın, Hindistan’daki şirketin ilk adım olarak Halkbank’ta hesap açtığını, Hindistan’daki ham petrol alıcısı firma parayı direkt olarak Halkbank hesabına gönderdiğini, daha sonra söz konusu fonun başka bir Türk bankasına aktarıldıktan sonra kendisinin bu parayı aldığını söyledi.
Hakimin, İran ile ilgili olan görüşmeler ile ilgili sorusu üzerine ise Zarrab, Halkbank’ın da dahil olduğu İran Ulusal Petrol Şirketi’nden yetkililerle bir toplantı düzenlendiğini söyledi. Zarrab, toplantıya Halkbank adına Süleyman Aslan ve Hakan Atilla’nın katıldığını ancak İran Petrol Bakanı’nın toplantıda bulunmadığını anlattı. Zarrab “Bu İran Ulusal Petrol Şirketi’nin Hindistan’daki parasını Halkbank’taki hesabına aktarmanın ilk adımıydı” dedi.
ÇAĞLAYAN’IN ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ İLE YAPTIĞI GÖRÜŞME
Savcı; Reza Zarrab’a, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın özel kalemi Onur Kaya ile arasında geçen telefon görüşmesini sordu. Zarrab bu tapeyi de kabul etti. Zarrab, kendisine gösterilen bir başka tape için ise “Acil bir işi olması sebebiyle acil şeridi kullanmak için İstanbul’da bir polis yetkilisiyle görüştüm” dedi.
“CEZAEVİNDEYKEN TEHDİT EDİLDİM”
Zarrab, ifadesinin başında New York’ta cezaevindeyken tehdit edildiğini açıkladı. Rezza Zarrab “Bu nedenle koruma altındayım” diye konuştu.