Romanya'da ikinci tur: Avrupa için kritik seçim

Romanya'da aşırı sağcı George Simion ve AB yanlısı liberal Nicusor Dan, yarın yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda kozlarını paylaşacak. Seçimi Simion'un kazanması, AB'yi yeni bir krize sürükleyebilir.
"Demokrasi mi, otoriterlik mi?"

"Avrupa mı, izolasyon mu?"

"Matematik dâhisi mi, futbol holiganı mı?"

Romanya'daki bağımsız medya kuruluşları, seçimin ikinci turu için bu tür başlıklar atıyor. 18 Mayıs 2025 Pazar günü yapılacak ikinci tur öncesinde kamuoyundaki kutuplaşma, uzun yıllardır bu seviyelere ulaşmamıştı. Yorumcular, ülkenin tarihî bir dönemeçte olduğunu vurguluyor.

Komünist rejimin 1989 yılındaki çöküşünden bu yana hiçbir cumhurbaşkanlığı seçimi, bu kadar zıt iki adayı karşı karşıya getirmedi. Aynı şekilde toplumsal ayrışma da hiç bu kadar derin olmadı. Her iki aday da sistem dışından geldiklerini, geleneksel post-komünist partileri temsil etmediklerini öne sürüyor.

Simion: Aşırı sağcı, holigan ve Trump hayranı

Bir tarafta 38 yaşındaki George Simion var. Aşırı sağcı, Rusya yanlısı görüşleriyle tanınan Romanya’nın Birliği için İttifak (AUR) partisi lideri. Geçmişte Romanya Millî Takımı'na destek için kurduğu taraftar grupları nedeniyle futbol holiganı olarak bilinen Simion, bugün kendisini “egemenlikçi” olarak tanımlıyor. ABD Başkanı Donald Trump ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın hayranı. 4 Mayıs'taki ilk turda oyların yaklaşık yüzde 41'ini alarak büyük farkla sandıktan birinci çıktı.

Rakibi ise 55 yaşındaki bağımsız aday Nicusor Dan. Bükreş Belediye Başkanı, matematikçi, eski bir yolsuzluk karşıtı aktivist. Avrupa yanlısı, liberal görüşün yanı sıra kısmen muhafazakâr değerlere de sahip. İlk turda yüzde 21 oyla Simion'un oldukça gerisinde kaldı.

Romanya'da geçen Kasım ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu ise "Rusya kaynaklı agresif hibrit saldırı" şüphesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi tarafından geçersiz sayılmıştı. İptal edilen bu turu, sürpriz şekilde oyların yaklaşık yüzde 23'ünü alan aşırı sağcı bağımsız aday Calin Georgescu kazanmıştı. Yeniden seçimlere katılmasına da izin verilmeyen Georgescu, Rusya yanlısı ve NATO karşıtı bir isim. İptal edilen seçimlerin ilk turunda dördüncü olan Simion, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde Georgescu'yu başbakan olarak atayacağını duyurdu.

Bu seçim yalnızca Romanya'nın değil, Avrupa'nın geleceği için de belirleyici olabilir. Romanya, Avrupa Birliği'nin (AB) altıncı, Güneydoğu Avrupa'nın ise en büyük ülkesi. Ukrayna ile en uzun AB sınırına sahip. Aynı zamanda NATO'nun bölgedeki en önemli hava üssüne ve füze savunma sistemine ev sahipliği yapıyor. Şimdiye dek hem AB hem NATO içinde güvenilir bir ortak olan ülkenin, Simion'un seçilmesiyle Trump dönemindeki ABD gibi bir belirsizlik ortamına sürüklenmesinden endişe ediliyor.

Anketler güvenilir değil

Romanya'da cumhurbaşkanının yürütme yetkileri sınırlı. Ancak başkomutan ve güvenlik konseyi başkanı sıfatlarına sahip olan cumhurbaşkanının, istihbarat başkanları ve anayasa mahkemesi yargıçlarını atama gibi birçok kritik yetkisi var. Ayrıca hükümet toplantılarına katılabiliyor ve ülkeyi hem NATO'da hem de AB'de temsil ediyor. Bu durum, ona iç ve dış politikada ciddi bir etki alanı sağlıyor.

Son iki haftadaki anketlerin bazılarında Simion önde görünürken, bazılarında ise iki aday başa baş çıkıyor. Ancak Romanya'da kamuoyu yoklamalarının güvenilirliği hayli düşük. İlk turda Simion'un aldığı oy oranını hiçbir anket şirketi doğru tahmin edememişti.

Simion'un ani dönüşü

AUR lideri, yıllardır sistem karşıtı ve yer yer fiziksel şiddete varan çıkışlarıyla tanınıyor. AB ve NATO'dan ayrılma çağrıları, Moldova ve Ukrayna topraklarının Romanya'ya katılması gibi açıklamaları oldu. Rusya'ya yakınlığı ve Macar azınlığa yönelik nefret söylemleriyle de gündeme geldi.

Ancak son dönemde Simion, bu söylemlerinin çoğundan uzaklaştı. Daha sakin, ölçülü bir kampanya yürütüyor. AB ve NATO'dan çıkıştan söz etmiyor; "eşit ortaklık" ve "dik duruş" gibi kavramlarla ulusal onur vurgusu yapıyor. Ancak Ukrayna karşıtı söylemlerinden vazgeçmiş değil. Örneğin, Ukraynalı mültecilerin Rumen vatandaşlarına tercih edildiği yönünde asılsız iddialar yayıyor.

Simion'un dış politika, ekonomi ya da kamu yönetimi konularındaki bilgi eksikliği dikkat çekiyor. Buna rağmen son günlerde Macaristan Başbakanı Viktor Orban'dan destek aldı. Orban, Simion'u "egemenlik yanlısı" duruşu nedeniyle övdü. Bu durum, Romanya'daki Macar azınlığı temsil eden Romanya Macarlarının Demokratik Birliği (UDMR) partisiyle bir çatışmaya yol açtı. UDMR, Simion'un geçmişteki saldırgan tutumlarını hatırlatarak seçmenlerini Nicusor Dan'a oy vermeye çağırdı.

Sistemin içinde mi dışında mı?

Dan'ın seçilmesi, Romanya ve AB için Avrupa yanlısı, hukuk devleti odaklı, şeffaf ve istikrarlı bir yol anlamına gelecek. Belediye başkanlığı döneminde bazı reformları hayata geçirdi, her vaadini yerine getirmemiş olsa da sistem içinde çözüm üretebilen bir isim olduğunu gösterdi. Ancak karmaşık meselelerde savunmacı tutumu ve zaman zaman çatışmadan kaçınması eleştiri alıyor.

Dan, seçilmesi hâlinde geçici Cumhurbaşkanı Ilie Bolojan'ı başbakan olarak atayacağını duyurdu. Bolojan, Oradea Belediye Başkanlığı döneminde dürüst ve etkin bir yönetici olarak tanındı. Ancak siyasi gözlemcilere göre, uzun süre Ulusal Liberal Parti'de (PNL) yer almış olması, onu "sistemin" bir parçası haline getiriyor. Bu da halkın mevcut düzene yönelik öfkesinin güçlü olduğu bir seçimde Dan açısından dezavantaj olabilir.

Eski komünistler yeniden iktidara mı geliyor?

İronik bir şekilde, "sistemi yıkma" iddiasıyla öne çıkan Simion'un siyasi çizgisi, Çavuşesku döneminin ulusal-Stalinist kalıntılarıyla örtüşüyor. Başbakan olarak atamak istediği eski diplomat Georgescu da Çavuşesku rejimiyle bağlantılı bir isim. Georgescu, siyasi kariyerinde, Çavuşesku döneminde görev yapmış diplomatların ve gizli servis (Securitate) çevresinin desteğini aldı.

Romanya kamuoyu, bu bağlantıları uzun süredir biliyor. Ancak Georgescu'nun kendisinin de mentör olarak gösterdiği isimlerden biri, Çavuşesku döneminin önemli diplomatı Mircea Mali?a. Georgescu'nun, NATO'ya yönelik casusluk faaliyetleriyle ün kazanan ve 1990-1992 yılları arasında Romanya dış istihbarat servisini yöneten Securitate generali Mihai Caraman'ın ağıyla da bağlantıları olduğu iddia ediliyor.

Bu tabloyu değerlendiren eski rejim karşıtı ve insan hakları savunucusu Gabriel Andreescu, bir yazısında şu yorumu yapıyor: "George Simion'un zaferi, eski komünist güç ağlarının yeniden iktidara gelişi olur."
17 Mayıs 2025 14:16
DİĞER HABERLER