Euronews'te yer alan habere göre Rusya’da geçen ay Kuzey Kutbu'ndaki bir hapishanede ölen muhalif Aleksey Navalny dul eşi Yulia Navalnaya 15-17 Mart tarihlerinde devlet başkanlığı seçimlerinde muhalefetin Devlet Başkanı Vladimir Putin'e sembolik bir ders vermesi için seferber olması çağrısında bulundu.

Rus seçmeni özellikle öğle vakti sandık başına çağıran Yulia Navalnaya 'Putin'e karşı öğle vakti' sloganıyla başlatılan eylemle sandık başına gidenlerin iktidara yönelik tepkilerini dile getirmelerini ve ya Rus liderin aleyhinde ya da geçersiz oy vermesini istedi.

Yulia Navalnaya, bu protesto eylemiyle Rus seçmenin şaibeli bir şekilde cezaevinde hayatını kaybeden eşinin son isteğini de yerine getirmiş olacağını ifade etti.

'Putin'e karşı öğle vakti' adlı eyleme ölümünden iki hafta önce Rus muhalif Navalny destek verdiğini duyurmuştu.

Navalnaya, YouTube üzerinden yüklediği görüntü konuşmada, “seçim sizin, Putin dışında herhangi bir seçmen oy verebilirsiniz. Oy pusulasını tahrip edebilirsiniz, üzerine büyük harflerle ‘Navalny’ yazabilirsiniz. Oy vermenin hiçbir anlamın olduğunu düşünseniz bile, gelip oy verme istasyonunun önünde durabilir ve sonra arkanızı dönüp evinize gidebilirsiniz.” dedi.

Protesto eylemini ilk kez kim gündeme getirdi?

Söz konusu eylemi ilk kez gündeme getiren ve yurt dışında yaşayan muhalif Maxim Reznik Meduza isimli internet haber sitesine yaptığı açıklamada, Rus seçmenin sandığa giderek seçimi sabote etmesi çağrısını yinedi.

Reznik’in ilk kez ocak ayında gündeme getirdiği protesto eylemi, Rusya’daki diğer muhalifler tarafından da destekleniyor.

Rusya’da bağımsız bir çizgide yayın yapan “Novaya Gazeta” eyleme destek verirken, Navalny’nin son isteğini yerine getirilmesi çağrısında bulundu.

Rusya'da cuma gününden pazar gününe kadar sürecek olan devlet başkanlığı seçimlerinde Vladimir Putin'in 6 yıllık dönem için seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor.

1999'dan bu yana devlet başkanı ya da başbakan olarak iktidarda olan Vladimir.

Putin, 15-17 Mart tarihleri arasında yapılacak seçimi kazanması halinde, Kremlin'de en az 2030 yılına kadar iktidarda kalacak ki bu da 18. yüzyılda Büyük Katerina'dan bu yana herhangi bir Rus liderden daha uzun bir süre.