Kamuoyunun 'Ecevit'i ayağa kaldıran doktor' olarak tanıdığı Mücahit Pehlivan, o dönem yaşananları anlattı.
Ergenekon davasında tanık olarak dinlenen dönemin koruma amiri Recai Birgün'ün anlattıkları, merhum Başbakan Bülent Ecevit'in hastalığıyla ilgili tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Birgün'ün "Seyyar röntgen cihazlarını gece vakti eve soktuk" sözlerinin ardından gözler, Ecevit'in sağlığına kavuşmasında önemli rol oynayan Dr. Mücahit Pehlivan'a çevrildi. O dönem Başkent Üniversitesi'nin uyguladığı tedaviyi kesen Pehlivan, Zaman'a çarpıcı açıklamalar yaptı.
'Üniversitedeki tedavinin neresi yanlıştı?' sorusuna hukukî süreç devam ettiği için cevap vermeyen Pehlivan, ancak bu konuda kanaatlerinin olduğunu söyledi. "Mahkeme isterse her şeyi anlatırım. Konuşamadığımız ve sadece mahkemede anlatacağım şeyler var" dedi. Kamuoyu vicdanında 'bu işte bir bit yeniği var' denildiğini vurgulayan Pehlivan, tedavi sürecini ise şöyle anlattı: "İşin gizli olmasını istediler. Muayenede omurgasında kırık buldum. Bu tip kırıklarda hastayı yatırmaya bile gerek görmüyoruz. Çelik korsesi varmış, attık. Evden çıkmaması söylenmiş. 'Acilen dışarı çıkmalısınız.' dedik. Yüksek dozda kortizon almıştı. En ufak sendelemede kırılmalar oluyordu. Eski tedaviyi kesince Ecevit düzeldi."
Ergenekon davasında tanık olarak dinlenen merhum Ecevit'in koruma müdürü Recai Birgün, Mehmet Haberal'ın sahibi olduğu Başkent Üniversitesi Hastanesi'nde Ecevit'e yanlış tedavi uygulandığını, bu tedavinin kesilmesiyle Ecevit'in düzeldiğini belirterek, "Ecevit'e yapılan, tam bir operasyondu" ifadelerini kullandı. Birgün'ün sözünü ettiği tedaviyi kesen doktor, ortopedist Mücahit Pehlivan'dı. Pehlivan, teklifi Recai Birgün'ün yaptığını Rahşan Ecevit'in kabul etmesinden sonra Ecevit'i muayeneye gittiğini vurguladı. Eski tedaviyi kesince Ecevit'in düzeldiğini vurguladı.
Pehlivan, merhum Başbakan'ın kendisinden önce uzun süre evden çıkarılmadığını, bu durumdan birilerinin büyük rant sağladığını da vurguladı. Pehlivan, "Ülke için önemli toplantılarına Sayın Başbakan gidemiyordu. Borsa düşüyor, dolar fırlıyor. Yani bu işten rant sağlanıyordu. Bu işte siyasî bir rant olabilir diye de düşünüyorum. Bunlar aklımıza geliyor." şeklinde konuştu.